TÜGİAD: İran Ambargosunun Kaldırılması İnşaat Sektöründe Dengeleri Sarsabilir



Yaptırımlar nedeniyle ağır darbe yiyen ihracat faaliyetlerinin yeniden yükselişe geçeceğini beklediklerini ifade eden Çuhacı, “Türkiye ve İran arasında nisan ayı başında ticaret, eğitim, sağlık, çevre, aile ve sosyal politikalar konularında imzalanan 8 anlaşmanın da etkisiyle,  iki ülke arasındaki ticaret hacminin ve işbirliğinin artacağını düşünüyoruz. Özellikle dış ticaret faaliyetlerinde başı çeken altın, ilaç, tütün mamülleri, kağıt ve plastik ürün ihracatında yükseliş bekliyoruz. Ancak Türkiye’nin ihracat yaptığı geleneksel pazarlardan olan inşaat ve inşaat malzemeleri sektörlerinde kayıplar yaşanabilir. Bu noktada hükümetimizi önlem almaya davet ediyoruz” diye belirtti.

Reklam Goruntulenme Bolumu


Bu gelişmenin, Türkiye açısından olumlu yönleri olacağı konusunda şüphe olmadığını ifade eden Çuhacı, şunları söyledi: “Bu açıdan bakıldığında, hayli uzun bir döneme dayalı ambargo süreci sonrasında İran'ın toparlanma sürecinde, muhakkak ki, Türkiye'ye yeni iş imkanları ve ihracat bağlantıları söz konusu olacak. Bu durum, İran'ın bu coğrafyada, Türkiye'den sonra en üretken, en sanayiye zaman ve para ayırmış, yatırım yapmış ülke olduğunu dikkate aldığımızda, aynı zamanda, birkaç yıl içinde bölgede önemli bir rakibimiz olma konumunu da beraberinde getirecek. Nitekim son dönemde, başta çimento olmak üzere, kimi inşaat malzemelerinde, Mısır ve Irak gibi yakın pazarlarda İran lehine kayıplarımız oldu. Ambargonun tümüyle kaldırılmasıyla İran,  ihracat yaptığımız inşaat ve inşaat malzemeleri gibi geleneksel pazarlarda Türkiye için önemli rakip olarak dış ticaret dengemizde kayıplar yaratabilir. Bunu göz ardı edemeyiz. Bu noktada hükümetimizin üç yönde önlem alması faydalı olacaktır. Bunlardan ilki İran’dan ve diğer ülkelerden çimento ithalatlarında fiyat oluşumlarına (damping) hassas olmalı, kalite standartlarını iyi denetlemeli ve kayıt dışılığa izin vermemelidir. İkincisi özellikle kamu altyapı yatırımlarını ve inşaat sektörünü yeniden canlandırarak çimento talebini desteklemelidir. Üçüncü olarak çimento fabrikalarının karşılaştığı yüksek enerji, çevre, atık maliyetlerini düşürmeli, firmaların enerji verimliliği alanındaki projelerini özendirmeli ve teşvik etmelidir.”