Küratörlüğünü Hou Hanru'nun üstlendiği 10. Uluslararası İstanbul Bienali'nin kavramsal çerçevesi, "İmkânsız Değil, Üstelik Gerekli: Küresel Savaş Çağında İyimserlik" olarak belirlendi. 10. Uluslararası İstanbul Bienali, geleneksel anlayışta bir sergi olmayacak, aksine, izleyiciye mekânlarla doğrudan ilişki kurabileceği katılımcı bir deneyim yaşatacak.
Şu anda San Francisco Sanat Enstitüsü'nde Sergiler ve Kamusal Programlar Yönetmeni ve Sergi Araştırmaları ve Müzecilik Bölümü Başkanı olan Hou Hanru, dünya çapında 50'den fazla serginin küratörlüğünü yaptı.
Bienal'in ana mekânları Atatürk Kültür Merkezi, İstanbul Manifaturacılar Çarşısı ve Antrepo No.3 olarak belirlendi.
Bienal Kapsamındaki Özel Projeler
10. Uluslararası İstanbul Bienali kapsamında bütün şehre yayılan özel projeler de izlenebilecek. Bienal atölye ve eğitim programı proje ortağı santralistanbul ve Kadıköy Halk Eğitim Merkezi, özel proje mekânları arasında yer alıyor.
Gecegezenler projesi ise, hem üretim, hem de sunum sürecinde izleyiciyle güçlü ve katılımcı bir ilişki kurmayı amaçlıyor. Bu proje kapsamında, Bienal süresince İstanbul'un çeşitli yerlerinde gece gösterimleri yapılacak.
"Yakmalı mı Yakmamalı mı?"
Bienal mekânlarını geçmişine ve kent hayatındaki yerlerine göre belirleyen 10. Uluslararası İstanbul Bienali küratörü Hou Hanru, AKM'de ziyarete açılan sergide Nancy Davenport ve Xu Zhen'nin çlışmalanını kullandı.
Kentsel yaşama dair projeler içeren sergi, ütopya kavramına odaklanacak. AKM girişi, alt ve üst fuayeler ile diğer ortak kullanım alanlarında maketler, videolar, fotoğraflar ve yerleştirmelerden oluşan çalışmalar sergilenecek. AKM'nin yıkımıyla ilgili güncel tartışmalara da değinen sergi, izleyicinin dikkatini binanın önemine çekmeyi de amaçlıyor.
Nancy Davenport
Kanadalı fotoğraf sanatçısı Nancy Davenport, AKM'deki sergiye, fotoğraf ve video çalışmalarıyla katılıyor. Davenport'un AKM'de sergilenecek fotoğrafları, 1960'lar ve 1970'lerin önemli kültürel olaylarıyla ilgili.
Xu Zhen
1977 doğumlu Çinli sanatçı Xu Zhen, yeni neslin en parlak sanatçılarından biri kabul ediliyor. Xu Zhen, 10. Uluslararası İstanbul Bienali'ne, AKM'de sergilenecek "8.848-1,86" adlı çalışmasıyla katılıyor. "8.848-1,86", 8.848 metrelik Everest'in zirvesine yapılan bir sözde tırmanış sırasında zirvenin 1,86 metrelik parçasını koparıp getiren bir grubun macerasına dair bir yerleştirme ve belgesel çalışması.
Bİenal Mekanlarından biri de İMÇ
10. Uluslararası İstanbul Bienali mekânı İMÇ, güncel sanat sergi mekânı olarak ilk defa kullanılıyor. Hou Hanru, İMÇ Bloklarının tarihini, mimarisini ve işlevini göz önünde bulundurarak, bu mekânın "Dünya Fabrikası" teması çerçevesindeki projelere ev sahipliği yapmasına karar verdi.
İMÇ
İstanbul Manifaturacılar Çarşısı'nda yaklaşık bin dükkân bulunuyor. Yer aldığı çevrenin kentsel tasarımı ve bina kompleksinin mimari tasarımı Manifaturacılar Kooperatifi ve İstanbul Belediyesi tarafından 1960'larda düzenlenen farklı yarışmalarla seçildi. Birincilik alan proje, daha sonra önde gelen banka ve şirketlerin binaları, havaalanları, alışveriş merkezleri gibi Türkiye'nin birçok önemli binasını tasarlayan Doğan Tekeli ve Sami Sisa'ya ait. Dönemini temsil eden mimarisiyle İMÇ, modern mimarlığı ve şehir planlamacılığını ilerleyen Türkiye'ye tanıtması açısından belirleyici bir role sahip.
"Dünya Fabrikası"
İMÇ'deki sergi, küreselleşme çağında dönüşen üretim biçimleri ve çalışma hayatına dair projeler içeriyor. İMÇ'de ortak kullanım alanlarında (avlu, boş duvar vb.) yerleştirmelerin yanı sıra, seçilen dükkanlarda sergiler, mekan müdahaleleri, performanslar ve video yerleştirmeleri yer alacak.
İMÇ'de yer alacak sanatçılar
"Dünya Fabrikası" teması çerçevesinde projeleri sergilenecek sanatçılar arasında, Vicky Funari / Sergio de la Torre ve Cao Fei de var.
Vicky Funari / Sergio de la Torre
"Maquilapolis: Fabrikalar Kenti", Meksika'da fabrikada çalışan kadınların daha iyi çalışma koşulları için gösterdikleri çabaları anlatıyor. Cao Fei
Cao Fei'nin "Kimin Ütopyası?" projesi ise, Çin'de, Pearl River Delta'da küreselleşmeyle birlikte yaşanan dönüşümü ve göçmen işçilerin hayatlarını ele alıyor.
Rüya Evi
Antrepo No.3'teki "Rüya Evi" sergisi insanların kentteki gece güzergâhları üzerinde dinlenmeleri, uyumaları ve rüya görmeleri için alanlar sağlayarak gerçek bir bienal mekanı olma amacıyla gerçekleştirilen Bienal gece programı projelerinden biri.
Sadece Geceleri Açık!
Antrepo No.3'teki "Rüya Evi" sergisi, sadece geceleri açık olacak. "Rüya Evi" bölümü, binanın içine yerleştirilecek yükseltilmiş platformlardaki işlerden oluşacak. Bu sergi, Bienal izleyicisine, sergi aracılığıyla gece aktivitelerini deneyimleme fırsatı sunacak: rüya görmek, hayal kurmak, çalışmak, uyumak...
Koçtaş'ın tema sponsorluğunu üstlendiği "Rüya Evi", ünlü mimar Yung Ho Chang ve mimarlık ofisi Atelier FCJZ tarafından tasarlandı. Bienal'in açıldığı hafta boyunca (8-15 Eylül) her gece açık olacak "Rüya Evi", sonraki haftalarda Cuma ve Cumartesi geceleri ziyaret edilebilecek.
"Rüya Evi" sergisinde yer alacak sanatçılar
Antrepo No.3'te "Rüya Evi" sergisinde yer alacak sanatçılar arasında, Chen Hui-Chiao ve Taro Shinoda da var.
Chen Hui-Chiao
Chen Hui-Chiao eserlerinde, şiir, psikoloji ve rüya halinden ilham alıyor. Chen farklı biçimleri bir araya getirerek yeniden yorumluyor ve nesneler arasında yeni ilişkiler kuruyor. Chen Hui-Chiao'nun "Şimdi ve Burada" sergisi, Rüya Evi'nde görülebilecek.
Taro Shinoda
Taro Shinoda'nın çalışması, el yapımı bir teleskopla çeşitli şehirlerde yaptığı çekimlerden oluşuyor. Shinoda'nın hem şehirden, hem de farklı şehirlerde ayın yüzeyinden aldığı görüntülerden oluşan videoları, Rüya Evi'ndeki minderlere uzanarak izlenebilecek.
Detaylı bilgi için lütfen tıklayınız.