Madrid - Barajas havaalanının 4. Terminali sonunda bitirildi ve açıldı. 1997 yılında düzenlenen yarışmayı, Richard Rogers Partnership (Londra) ile Estudio Lamela (Madrid) kazanmışlardı.
Açılışla birlikte, Madrid havaalanının kapasitesi 65 milyon yolcuya yükselmiş oldu. Bu, Avrupa'da beşinci büyük havaalanı demek oluyor. Terminalin kendisi, iki yeni pist ve yaklaşık 10000 arabalık otoparkın maliyeti 6 milyar euro'nun üzerinde. Yeni yapı, 1.200.000 metrekarelik boyutuyla aynı zamanda kıtanın en büyük yapılarından da birisi.
"En"ler ve sayılar dışında, tasarımın ana hatları tasarımcıları tarafından birkaç ana başlıkta toplanıyor.
Enerji meselesi ön planda. Yaz sıcağını sorun olmaktan çıkarmak için yapının kuzey-güney aksına yerleştirilmesinin yanında, çatı ve güneşlikler de özel olarak tasarlanmış. Alt katın gün ışığı ile bağlantısını sağlamak için ise, "kanyon"lar geliştirilmiş. Mekansal netlik, tasarımda öne çıkan kavramlardan bir diğeri. Terminalin strüktürü, yolcu tarafından rahatlıkla okunabilir olmalı. Esnekliğin de yapının barındırdığı önemli özelliklerden bir olduğunu vurgulamak gerekiyor. Çizgisel strüktür, aynı zamanda çeşitli eklemelere ve genişletmelere izin vermekte.
Tasarımın bir başka ayırt edici özelliği ise, çatı formu. Dalgalanan çatı formu, her an kalkacakmış havasına sahip. Eğik ve dallanmış elemanlarla yerde tutuluyor hissi veren kanatsı çatı formu iç mekanının her noktasında benzer bir gerilim oluşturarak, hangarımsı bir sıkıcılığın önüne geçiyor ve sahip olduğu ölçeği anlamlı bir şekilde değerlendirmiş oluyor.