Türkiye’nin organik çamfıstığı deposu olan Kozak Yaylası çevresinde, biri
Ayvalık’a, 16’sı Bergama’ya bağlı toplam 17 köy var. Kozak Yaylası’ndaki altın
arama çalışmasını durdurmak için mücadele veren bu 16 köy, kendilerine destek
vermedikleri gerekçesiyle Bergama’dan ayrılmak, Ayvalık’a bağlanmak istiyor.
Geçen hafta cuma günü bu istemlerini Bergama Kaymakamlığı’na bildiren muhtarlar,
ilk olarak pazarlarını Ayvalık’a taşıyacak.
Bergama Kaymakamlığı’na
başvuran muhtarlar, “Bergama’nın ekonomisini ayakta tutan bu köyler, altın
talanına maruz kalmıştır. Siyanür kullanılarak çıkarılacak olan altın, çam
fıstığı ağaçlarını kurutacak, köylülerin ve çevrenin katliamına neden olacaktır.
Madencilere destek vermeyi tercih eden Bergama’ya bağlı olmak istemiyoruz”
dedi.
Helenistik çağdan bu yana ekolojik olarak yetişen çam fıstığı
ağacından Türkiye’nin yıllık 40 milyon doları aşan ihracat geliri olduğunu
belirten köylüler, “altın madeni çıkarılması halinde, 17 köyün geçim kaynağı
olan çam fıstığı ağaçlarının kuruyacağı, tarım alanlarının ve doğal
güzelliklerin yok olacağı” gerekçesiyle harekete geçti. Kaç
arama ruhsatı var?
Bergama’ya bağlı Yukarıbey (merkez),
Aşağıbey, Aşağıcuma, Ayvatlar, Çamavlu, Demircidere, Göbeller, Güneşli,
Hacihamzalar, Hisar, Kaplan, Karaveliler, Kıranlı, Okçular, Terzihaliller,
Yukarıcuma köylerinin başlattığı girişime, bazı beldelerin de katılabileceği
öğrenildi.
Tüm muhtarlar adına adına açıklamada bulunan Yukarıbey Köyü
Muhtarı İlhan Çakır, yaptıkları girişimi ve nedenlerini şöyle
anlattı:
“Siyanürle altın aramanın bedelinin ne olduğunu bilmek için
artık müneccim olmak gerekmiyor. Kozak Yaylası köyleri olarak 17 köy, altın
madenine karşı mücadele veriyoruz. Ancak Bergama, belediyesi ve sivil toplum
örgütleriyle bizi yalnız bıraktı. Biz de hem sözlü hem yazılı olarak Bergama
Kaymakamlığı’na başvurduk, dilekçe verdik.
Maden Dairesi’nin, ne kadar
maden ruhsatı verdiğine dair bilgi sorduk. Önümüzde, belediyeler, odalar ve tüm
sivil toplum örgütleriyle tek yürek olmuş Kazdağları Platformu örneği var. Bizde
o birlik ve beraberlik yok. Hepsi altın madeninden taraftar görünüyorlar.
Bergamalı vatandaş da, sivil toplum örgütleri de bize destek vermiyor.
Kaderimize terk edildik. Kaderimizi başkalarının belirlemesine izin
vermemek için Bergama’ya bağlı köyler olarak bir araya geldik ve Ayvalık’a
bağlanmaya karar verdik. Gerekli bilgi ve belgeleri topladıktan sonra İzmir ve
Balıkesir valiliklerine de başvuracağız. İçişleri Bakanlığı’na da yazılı
bildirimde bulunacağız. İlk etapta kararlılığımızı göstermek için pazarımızı
Ayvalık’a taşıyoruz.”
"Bergama'nın geliri
azalacak"
En zengin köylerden biri olan Kaplan Köyü Muhtarı Harun Demir ise,
“Bergama’ya da Ayvalık’a da 35 kilometre uzaklıktayız. Bizim için değişen bir
şey olmayacak ama bize destek vermeyen Bergama’nın ekonomisi sarsılacak” dedi.
Demir, şöyle devam etti: “Kuraklık olmadan önce köyümüzün yıllık geliri
2 milyon YTL kadardı. Kuraklık nedeniyle geçen yıl gelirimiz 65 bin YTL oldu.
Küresel ısınma gibi etkenlerle zaten kuraklık yaşanırken, tonlarca su
kullanılarak çıkarılacak altın madeni, Kozak Yaylası’nı kurutur.
Yeraltı
sularını zehirler. Gelir kaynağımız olan çam fıstığı yok olursa göç başlar.
Köyümün nüfusu 430. Bize sahip çıkmayan, madenciye destek veren Bergama’dan
ayrılmak, yol yakınken hayrımıza olur diye düşünüyoruz.”