Ataköy'den Bakırköy'e giderken sahil yolundaki Shell benzin istasyonu, bugünlerde ilginç görüntülere sahne oluyor. Konumundan ötürü 6 ay öncesine kadar yoğun bir araç trafiğine sahip olan istasyonda bugünlerde "in-cin top oynuyor". Nedeni ise Türk filmlerini aratmayacak bir inatlaşma. Durumu daha da ilginç kılansa yıllardır işportacıların peşinde koşarken görmeye alışık olduğumuz zabıta ekiplerinin de işin içinde olması. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, mühürlediği istasyonun kaçak olarak satış yapmaması için, zabıta ekiplerine 6 aydır 3 vardiya olarak nöbet tutturuyor.
"Bütün yaptığımız satış yapmasını engellemek için istasyonun önünde oturup beklemek" diyen zabıta memurları, zamanlarını gazete okuyarak ve bulmaca çözerek geçirdiklerini söylüyor. Amirlerinden ilginç emirler aldıklarını belirten bir zabıta memuru "Amirimiz gerekirse yıllarca burada bekleyeceksiniz ve bir litre akaryakıt satmasına izin vermeyeceksiniz, dedi" diyor.
Ataköy Petrol A.Ş ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi arasındaki inatlaşma bundan 3 yıl önce Toplu Konut İdaresi'nin (TOKİ) yaptığı şikayetle başlıyor. TOKİ, belediyeye, Ataköy Petrol'ün kendi arazisinde yer aldığını ve çıkmadığını bildirerek yardım istiyor.
Belediye, bunun üzerine Ataköy Petrol'e yazılı bir uyarı göndererek araziyi boşaltmasını istiyor. Ancak Ataköy Petrol yetkilileri bunu kabul etmeyerek faaliyetlerini sürdürmeye devam ediyor. Bundan sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 2004 başında, şirketin TOKİ projelerine engel olduğu gerekçesi ile İstanbul 2. Asli Ticaret Mahkemesi'ne başvurup konuyu yargıya taşıyor.
Tank ve pompalara mühür
2 yıl süren yargı süreci Nisan 2006'da tamamlanıyor ve akaryakıt istasyonunun 3. şahıslara devredilmesine yönelik işlemin iptaline karar veriliyor. Mahkemenin verdiği bu karar üzerine belediyeye bağlı zabıta ekipleri harekete geçiyor ve pompalar mühürleniyor. Fakat asıl inatlaşma da işte bu mühürlemenin ardından başlıyor. Firma yetkilileri mühürleme işleminden birkaç gün sonra mührü sökerek hiçbir şey olmamış gibi ticari faaliyetlerini sürdürüyor. Firmanın bu tavrı üzerine tekrar istasyonun yolunu tutan zabıta ekipleri bu sefer pompaların yanı sıra, akaryakıt tanklarını da mühürlüyor.
Ama iddialara göre, firma, mührü sökmeden de akaryakıt satmaya başlıyor. İşte bu inatlaşma üzerine İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü'ne bağlı büyük bir araç Mayıs 2006'da benzin istasyonun önüne park ederek mesai saatleri içinde nöbet tutmaya başlıyor. Ancak bu da sorunun çözümünde kâr etmiyor. İddialara göre akaryakıt istasyonu bu defa da gece satışlarına başlıyor. Bu iddia üzerine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın talimatı ile akaryakıt istasyonun önüne 7 gün 24 saat ve 3 vardiya olmak üzere, 4 kişiden oluşan minibüslü bir zabıta ekibi tahsis ediliyor. Mayısın sonunda göreve başlayan bu zabıta ekipleri, 6 aydır aynı noktada bekleyişini sürdürüyor. İstasyonun tüm çalışanları da her gün düzenli olarak işe geliyor. İşletme kalabalık bir güvenlik ekibi tarafından korunuyor. Gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirten Shell yetkilileri ise "Gerekirse bayiliğimizi geri çekebiliriz ama henüz böyle bir kararımız yok" diyor.
Çevre esnafı Topbaş'ın inadı diyor
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin petrol istasyonunu yıkmamasının gerekçesi ise Belediye Meclisi'nde bu yönde henüz bir kararın çıkmamış olması. Çevredeki esnafa göre bu yaşananlar Ataköy Petrol A.Ş'nin sahipleri ve Kadir Topbaş arasındaki inatlaşmadan kaynaklanıyor. "Topbaş burada akaryakıt istasyonu açan firma yetkilileri ile 3 yıldır amansız bir mücadele içinde" diyen esnaf, taraflar arasında hakaretlerin de söz konusu olduğunu söylüyor.
Öte yandan konuyla ilgili bilgi talep ettiğimiz ve iddiaları aktardığımız Kadir Topbaş ve Zabıta Müdürü Bekir Korkmaz, herhangi bir açıklama yapmadı. Firma yetkilileri ise "Problemlerimizi kendi aramızda çözmek istiyoruz, basına yansıması taraftarı değiliz" diyerek suskunluklarını korudu.