Afrodisyas Müzesi’ne Yeni Yüz...



M.Ö. beşinci yüzyılda kurulan ve adını Yunan mitolojisindeki güzellik tanrıçası Afrodit’ten alan Afrodisyas Antik Kenti’nin yaklaşık 20 yıl önce inşa edilen müzesi, Ömer Koç başkanlığındaki Geyre Vakfı tarafından yenilendi. Yenilenen kompleks, vakfın ev sahipliğinde, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ve Aydın Valisi Hüseyin Avni Coş’un katılımıyla önceki gün ziyarete açıldı.

Eğer bir gün 6000 yıllık bu tarihi görmeye karar verir de yola koyulursanız; Ege’nin sazlıklar, mısır tarlaları ve zeytin ağaçlarınca çevrelenmiş dar yollarında; denizin tam aksi yönüne, Afrodisyas Antik Kenti’ne ilerlerken bir an atmosferden büyülenip ne amaçla orada olduğunuzu unutabilirsiniz. Ancak, kırsal alandaki “Profesör Kenan Erim Sokağı” levhası bir an için silkinmenizi sağlayacaktır. UNESCO Kültür Mirası listesinde yer alan Afrodisyas sit alanına giden sokağın adı böyle. Ancak buna şaşırmak yersiz; nitekim Afrodisyas için Kenan Erim ve onun 31 yıllık çabası çok önemli. Zaten, gerek köylüler, gerekse vakıf üyeleri her fırsatta saygıyla anıyorlar mezarı da burada bulunan Erim’i.

Afrodisyas’ın Erim tarafından ‘keşfediliş’ hikâyesi en az bu sit alanı kadar etkileyici: Ara Güler 1958’de Aydın’da kaybolup Geyre Köyü’nde sabahlamak zorunda kalır ve kaçınılmaz olarak etrafı fotoğraflar. Bu fotoğraflarla ilgili Erim’den yazı yazması istenir ve o günden sonra, ölümüne dek adeta bu diyar için nefes alır Erim. Önce Geyre köyü, sit alanının üzerinde oturduğu için 1961 yılında bugünkü yerine taşınır ve ardından kazılara başlanır. Geyre Vakfı’nı kurmak ise modacı Vural Gökçaylı önderliğindeki bir grup gönüllüye kalır. Vakıf, kurulduğu 1987 yılından bu yana, hâlâ, olağanüstü bir gayretle Afrodisyas’taki kalıntıların sağlıklı bir şekilde ortaya çıkarılıp korunmasına uğraşıyor.

Proje Cengiz Bektaş'ın

Önceki gün tanıtımı yapılan ve yüksek mimar Cengiz Bektaş’ın yönettiği yenileme projesi kapsamında, müzenin ışık sistemi, sergi panoları düzenlendi, akan damı, kırmızı çıplak tuğla duvarlar, gözü alan ışıklar giderildi. Bahçede ise bir yandan Ara Güler ve Geyre Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Mesut Ilgım’ın “Afrodisyas’ın Dünü Bugünü” sergisi devam ederken, diğer yandan dokuz yıl önce ‘yersizlik’ yüzünden İzmir Arkeoloji Müzesi’ne gönderilen ve yakın zamanda geri alınan 86 parça fresk sergileniyor.

Ne ki, bu friskler için henüz kapalı bir alan bulunamamış; gönüllülük ve bağışlarla yürüyen vakıf da tam bu konuda dertli. Vural Gökçaylı’ya kulak veriyoruz: “Ne bu freskler, ne de depoda duran yüzlerce parça için yer var elimizde. Herkesi duyarlılığa, bağışta bulunmaya ve gönüllülüğe davet ediyoruz. Hepimizin işi var; günübirlik geliyoruz buraya. Resmi söz hakkımız da yok üstelik, burası devletin. Ama, yeri geliyor buranın elektrik parasını bile biz ödüyoruz.”

Vakıf, 12 Aralık’ta İstanbul Teknik Üniversitesi’nde 5 rölyefin restorasyon masraflarının karşılanması için bir şan resitali düzenleyecek.

(Geyre Vakfı: 0 212 242 38 13 - 14)