7 Milyar $ Yabancı Yatırım Kapıda Bekliyor



2006 yılında inşaat sektörü yüzde 20 büyüyecek; konut kredileri 20 milyar doları bulacak. Ayrıca, yabancıların da 6- 7 milyar dolarlık gayrimenkul yatırımı yolda. 2006 yılına başladığımız bu soğuk günlerde önümüzdeki ayların neler getireceğini özetleyelim.

Gayrimenkul Sektörü büyümeye devam edecek:
-Gayrisafi yurt içi hasılanın, yani Türkiye'de bir senede üretilen değerin yaklaşık yüzde 6-8'i doğrudan Gayrimenkul sektöründen kaynaklanıyor. Sektörün dolaylı olarak etkilediği yaklaşık 250 alt sektör (çimento, demirçelik, yapı malzemeleri, vb) var. Bu alt sektörlerle beraber ekonomide etkisi yüzde 25-30'lara kadar çıkıyor.

2004 yılı sonuna kadar son on yılda yaklaşık olarak yüzde 15 küçülen inşaat sektörü geçtiğimiz sene patlama yaptı ve yüzde 20 büyüdü. Bu sektörün 2006'da da aynı büyüme hızına ulaşacağı tahmin ediliyor.
-Konut fiyatlarının artış göstereceği, ancak bu artışın geçtiğimiz sene yaşadığımız oranlarda olmayacağı da diğer bir tahmin. Geçtiğimiz yıl büyük şehirlerde dolar bazında yüzde 40'lar nispetinde fiyat artışları yaşandı. Büyük şehirlerde merkez bölgelerdeki arsa darlığı ve konut talebinin sürmesi fiyat artışının devam edeceğini gösteriyor.

Konut yapımında rekor
-Bu yıl çok büyük çaplı konut projelerinin hayata geçirilme dönemi olacak. 10 senelik küçülme sonrası inşaat sektörü hazırlıksız tutulduğu büyüme dönemini yakalamak için geçtiğimiz bir yıl içinde birçok proje hazırlığı yaptı. Önümüzdeki aylarda bu projelerin birer birer ortaya çıkışını göreceğiz. Özellikle bu yıl sonuna kadar belki de Türkiye'de hiç görmediğimiz kadar konut yapımına şahit olacağız. Finans sektörü gayrimenkul sektörünü desteklemeye devam edecek:

20 milyar $ konut kredisi
-Önümüzdeki aylarda mortgage kanununun yasalaşmasıyla beraber finans sektörü yeni kredi seçenekleri ile konut kredilerini artırarak vermeye devam edecek. Bu yılın sonunda 2005'e göre yüzde 100'lük bir artışla toplam 20 milyar dolarlık yeni konut kredisi şaşırtıcı olmayacak.

-Bu yıl birçok yabancı kuruluşun konut kredisi vermek veya destek hizmetleri için Türkiye'ye gelişini göreceğiz. Özellikle 2006 sonbaharında Türkiye'ye gelmiş olan yabancı finansal kuruluşların da aktif olması ile beraber konut kredilerinde yoğun rekabet oluşacak.

Uluslararası likiditenin bolluğunun devam etmesi, Türkiye'nin AB perspektifi, hükümetin sıkı maliye politikalarının ve eşzamanlı olarak Merkez Bankası tarafından yürütülen fiyat istikrarına odaklı para politikasının etkin devam ettirilebilmesi ile konut kredi faizlerinin biraz daha düşeceği tahmin ediliyor. Dünya genelinde 2005 yılında yaşanan enerji arzı sıkıntılarının devam etmesinin genel faiz oranları üzerindeki artırıcı etkileri saklı kalmak üzere, konut kredilerinde bu yılın sonuna kadar iyimser bakış açısıyla aylık yüzde 0.8 faiz oranlarını konuşmaya başlayabiliriz.