Allianoi Boğulmasın



Yortanlı Barajı'nın suları altına gömülmek istenen Allianoi için Avrupa Parlamentosu Başkanı Hans-Gert Pöttering'in Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a "antik kentin korunması" yönünde mektup yazmasının ardından Türkiye genelinde 11 üniversitenin arkeoloji bölümü öğrencileri ayrı ayrı yaptıkları açıklamalarla, "Allianoi boğulmasın" çağrısında bulundu.

Antik kentin mutlaka korunması gerektiğini vurgulayan Allianoi kazı heyeti başkanı Yardımcı Doçent Ahmet Yaraş, henüz yüzde 20-30'luk bölümü kazabildiklerini belirterek kazı yapabilmeleri için ilgililerden kendilerine 5 yıl daha süre tanımalarını istedi. Bölgenin müthiş gelir getirecek "Termal, Sağlık, Kültür, Turizm ve Kongre Merkezi" haline getirilebileceğini belirten Yaraş, halkın su ihtiyacını karşılamak için Allianoi yok etmek yerine ilk aşamada, yapımı devam eden, bölgeye 200-300 metre uzaklıktaki Çaltıkoru Barajı'nın hizmete açılmasını önerdi.

Trakya, Çanakkale 18 Mart, Hacettepe, Mersin, İstanbul, Uludağ, Dicle, Konya Selçuk, Ankara, Muğla, Isparta Süleyman Demirel üniversitelerinin arkeoloji kulüpleri yaptıkları açıklamada, "Allianoi antik kentinin sulara boğulmasını istemiyoruz" dediler. Rektör Enver Duran ve öğretim üyelerinin de katıldığı Trakya Üniversitesi Arkeoloji Bölümü'ndeki toplantıda açıklamalarını okuyan öğrenciler yetkililere şöyle seslendiler:

Hatadan dönülsün
"İzmir 2 No'lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun aldığı, Allianoi antik kentinin etrafına koruma duvarlarının konulması ayrıca kentin doğal yolla üzerinin alüvyonla kaplanması kararının, tarihi miras yolunda yapılan bir hata olduğunu görüyor ve bu hatadan dönülmesini istiyoruz. Bizler, öğrenciler olarak, dünyanın en sağlam kalabilmiş Roma dönemi kaplıcasının bundan sonra da Anadolu çocuklarına ve dünya çocuklarına miras kalabilmesini istiyoruz. Tarihimizi, bir dünya mirasını göz göre göre boğamayız, boğmamalıyız. Allianoi, doğa tarafından dünyada en iyi korunmuş ve halen sıcak suyu kullanılabilen bir sağlık yurdudur. Ve buranın sulara gömülmesine göz yummak istemiyoruz. Allianoi boğulmasın!"

Öğrencilerin böylesine duyarlı olmalarının sevindirici olduğunu belirten Allianoi kazı heyeti başkanı Yaraş, bölgenin, yaklaşık 500 yıl Anadolu'da hüküm sürmüş Roma İmparatorluğu'ndan en sağlam kalmış sayfiye yeri olduğunu belirtti. Aynı zamanda Trakya Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi olan Yaraş, 9 yıldır yaptıkları kazı sırasında taşınmaz olarak anıtsal caddeler, odalar, köprüler, kilise, doktorların kullandıkları mekânlar ve 9 bin 600 metrekarelik 2 katı tamamen korunmuş, 3 katlı ılıca yapısı ortaya çıkarıldığını bildirdi.

Ilıcanın, "dünyanın en sağlam kalmış ve içinde sıcak suyu olan antik bir kaplıca" olduğuna dikkat çeken Yaraş, halen insanların romatizmal ve kadın hastalıkları için şifa bulmak amacıyla sulardan, havuzlardan yararlandıklarını söyledi.

'5 yıl daha izin verilsin'
Tarihte önemli bir sağlık merkezi olduğunu belirledikleri Allianoi'de yapılan kazılar sırasında çok sayıda tıp aleti de bulduklarını kaydeden Yaraş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sadece yüzde 20-30'una ulaşabildiğimiz bir yerde tüm bunlar arkeoloji bilimi açısından çok önemli veriler. Baraj faaliyete geçirilirse, tamamına ulaşmamız engellenmiş olacak ve burası 17 metre su altında kalacak. Böyle bir şey arkeoloj bilimi için en büyük tehlike. Oysa bizim en az 5 yıl daha aktif olarak kazı yapmamız gerekiyor ki tam sınırlar tespit edilsin. O yüzden 5 yıl daha kazı yapılmasını talep ediyoruz. 5 yıl sonra devlet çağdaş bir devletse korur, değilse yok eder ."

Allianoi'nin "Termal, Sağlık, Kültür, Kongre ve Turizm Merkezi" haline getirilebileceğini vurgulayan Yaraş, "Bu projenin benzeri Almanya'da var. İnanılmaz para kazanıyorlar. Aynı şeyleri Bergama'da da yapabiliriz. Sponsorlar da var. Avrupa Parlamentosu'ndan parasal destek sağlanabilir. Yeterki siyasi bir irade olsun. Çağdaş düşünebilen kafalar olursa yapılamayacak bir şey yok" dedi.

Allianoi bir mihenk taşı
Kültür varlıklarının bir yerden bir başka yere taşınmasını etik bulmadıklarını belirten Yaraş sözlerini şöyle noktaladı: "Toplumda bu kadar duyarlılık kazanılmışken Allianoi suyun derinliklerine gönderirsek insanlarda devletin kültürel değerlere sahip çıkmadığı yönünde kanı oluşacak. Bu da kültür varlıklarına bakışımızı olumsuz etkileyecek. Definecilik gibi olumsuz şeyler artacak. Yurtdışına kaçırılmış olan kültür varlıklarını yeniden istemeye yüzümüz olmayacak. O yüzden Allianoi bir mihenk taşı ve mutlak surette korunması gerekiyor."