İzmir’in Bergama İlçesi’nde bulunan Allianoi Antik
Kenti’nin Yortanlı Baraj suları altında kalmasının
önünde engel kalmadı. İzmir 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma
Kurulu, antik kentin ‘siltli kille’ doldurulmak yerine
‘kumla’ doldurulduktan sonra baraj sularının altında kalmasına
izin verdi.
Yortanlı Barajı gölü içerisinde kalan ve çevrecilerin uzun
yıllardır baraj sularının altında kalmasını önlemek için mücadele ettikleri
evrensel kültür mirası niteliğindeki Allianoi Antik Kenti’nin baraj gölüne
katılmasının önünde engel kalmadı. Çeşitli üniversitelerdeki öğretim üyeleri
tarafından oluşturulan yeni bilim heyetinin 4 Ağustos 2010 tarihinde verdiği
rapora uyan İzmir 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu, antik
kentin DSİ’nin önerisi doğrultusunda kumla kaplanarak korunmasına karar verdi.
İzmir 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun kararı üzerine
Bergama Müzesi kontrolörlüğünde antik kentte ot temizliği
çalışmaları başladı.
Çevreciler
ayaklandı
Gelişmeler üzerine Allianoi’nin Yortanlı Barajı’nın
suları altında kalmasını önlemek için mücadele eden Alliaoni Girişim
Grubu üyeleri antik kente giderek inceleme yaptı. Antik kentteki
gelişmelerin kaygı verici olduğunu söyleyen Allianoi Girişim Grubu Dönem Sözcüsü
İffet Diler, “Kalabalık bir işçi grubu temizlik çalışmaları
yapıyordu. Büyük hamamda bulunan suların tahliyesine başlamışlardı. Bu
çalışmanın ardından restorasyon öğrencilerinin gelip duvarlarda güçlendirme
çalışması yapacağını öğrendik” diye konuştu.
Raporda “küçük”
değişiklik
Gelişmeler hakkında sağlıklı bilgi edinemediklerini
ifade eden Diler, “Bize bilgi vermekten kaçınıyorlar. Ancak öğrendiğimiz
kadarıyla yeni bir bilim heyeti oluşturulmuş ve Kurul bu heyetin raporu ışığında
bir karar vermiş. Bilim heyeti de daha önce Danıştay tarafından iptal edilen ve
kalıntıların mille kaplanmasını öngören raporda ‘küçük’ bir değişiklik yapmış,
daha önce kalıntıların siltli kille kaplanması öngörülüyordu bu sefer kilin
yerini kum almış. Bu gelişmeler karşısında şaşkına döndük. İşlemin durdurulması
için en kısa zamanda mahkemeye başvuracağız” dedi.
Allianoi Girişim
Grubu üyelerinden Jeofizik Mühendisi Erhan İçöz, kil yerine kum
kullanmanın antik kente daha büyük zarar vereceğini ileri sürdü. İçöz, “Daha
önce mahkemenin iptal ettiği tavsiye kararında ‘siltli kil’ ile kaplanması
öngörülüyordu. Bu sefer karara kum yazmışlar. Siltli kil, kilin biraz daha büyük
tanecikli olanıdır. Kum ise en iri taneli olan malzemedir. Kil suyu geçirmez,
kendi bünyesine alır ve şişer kum ise suyu geçirir. Bu durumda antik
kalıntıların suyla teması kesilmeyecek ve üzerlerindeki kum nedeniyle de sürekli
tahribata maruz kalacak” diye konuştu.
Görevi kötüye
kullanmaktan suç duyurusu
Allianoi’nin kille kaplanarak sular
altında bırakılmasına karşı 4 iptal, 2 yütürmeyi durdurma kararı aldıklarını
söyleyen Avukat Hilal Küey ise, “Açılan bütün davalar Allianoi
lehine sonuçlandı. Sadece 2009 yılında alınan karara karşı açtığımız dava
sürüyor. Bütün bunlara karşın yine hukukun arkasına dolanarak yeni bir karar
çıkartmışlar. Kille kaplanmasına karşı ortada bir yürütmeyi durdurma kararı
varken ‘kil yerine kum’ diye yeni karar almak artık aynı konuda ‘bezdirici’
karar almak sınıfına giriyor, Türk Ceza Yasası’na göre bunun karşılığı görevi
kötüye kullanmak oluyor. Bunlar biraz dalga geçer gibi kil yerine kum yazıp aynı
kararı alarak mahkeme kararın ihlal ediyorlar. Anayasa’ya göre mahkeme kararının
bütün kurumlar tarafından uygulanması gerekiyor. Bunun sorumluları hakkında
Cumhuriyet Savcılığı’na görevi kötüye kullanmak suçundan suç duyurusunda
bulunacağız” dedi.
DSİ’nin kontrolünde
çalışılacak
Öte yandan İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürü
Abdülaziz Ediz, İzmir 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını
Koruma Kurulu’nun, oluşturulan bilim heyetinin 4 Ağustos 2010 tarihli raporuna
dayaranak 17 Ağustos 2010 tarihinde kumla gömme kararı verdiğini dile getirdi.
Ediz, “Geçen hafta Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’nden
yazı geldi. Allianoi ile ilgili mahkeme süreçleri de bitmiş durumda. Kurul’un
verdiği kararı DSİ uygulamaya başlıyor. Bundan sonra çalışmalar DSİ’nin yapacağı
iş programı çerçevesinde sürecek ve bir engel kalmadığı için de su tutulacak”
diye konuştu. (dha)