Almanya Ekolojik Elektrik Enerjisi İhraç Edecek



Kuzey Almanya'nın kıyı şeridince uzanan Frizonya'da enerji dönüşümü hemen göze çarpıyor. Sahil boyunca yüzlerce rüzgâr türbini durmadan elektrik üretiyor. Hemen bütün çiftlik binalarının damı güneş panelleriyle kaplı. Geniş arazilerde yetişen mısır, biyogaz üretiminin başlıca hammaddesi. Enerji üretiminin bütün coğrafyaya dağılması, 25 yıl önce bölgede yaşayanların onayı ve çiftçinin aktif katılımıyla başlamıştı. Küçük ünitelere, sadece büyük tröstlerin altından kalkabileceği milyarlarca euroluk yatırım yapıldı.

Schleswig-Holstein Rüzgâr Enerjisi Birliği'nden Nicole Knudsen, yeşil enerji kaynaklarının büyük şirketlere değil, özel şahıslara ait olduğunu anlatıyor:

“Kuzey Frizonya'daki her on rüzgâr türbininden dokuzunun özel sahibi var. Yüzde 51'lik sanayi ortaklığından değil, yüzde 90'lık halk sermayesinden söz ediyoruz. Belde ve belediyeler el ele verip rüzgâr parkları kurmaya ya da yel değirmenleri dikmeye karar vermiş. 800 nüfuslu köyde yaşayanların 600'ü bu tesislere ortak olmuş. Bu santraller, tesadüfen aynı yerde yaşayan birkaç büyük sermayedarın değil, bütün bölge sakinlerinin malı”.

Kapısının önündeki enerji dönüşümüne ortak binlerce Frizonyalıdan biri de Ernst Hinrichsen. Yeşil enerji yatırımlarının kârlı olduğunu bankalar da bildiği için, hisse satın almak isteyenlere güçlük çıkarmadan kredi açılıyor. Elektrik satıldıkça kredi taksitleri de ödeniyor. Yenilenebilir enerji yatırımlarının getirisi yüzde yedi ile yüzde sekiz arasında değişiyor. Hinrichsen,“Yeni yatırım modeli burada olumlu karşılandı ve kendi rüzgâr parkımızı kurduk. Köyde yaşayan 500 kişiden 430'u tesislere ortak olmak istiyor. 4 milyon euroya ihtiyacımız vardı, on milyonluk hisse talebi geldi. Bu projeyi halka açmanın ne kadar yararlı olduğu, gösterilen yüksek ilgiden de belli" şeklinde konuşuyor.

Devlet teşviki

Eskiden rüzgâr enerjisi bölge halkını bölüyordu. Arazisine rüzgâr türbini dikilen çiftçi kira gelirleri sayesinde zengin olurken, toprağı olmayanlar ağzını havaya açıyordu. Anlaşmazlıkları ortadan kaldırmak, kâra herkesi ortak etmek ve maliyeti asgariye düşürmek için artık rüzgâr parkları planlı bir şekilde genişletiliyor.

Deutsche Welle Türkçe'nin haberine göre Galmsbüll köyündeki yenilenebilir enerji tesislerinin müdürü olan çiftçi Jess Jessen, yel değirmenlerinin artması yüzünden topraktan alınan üründe kayıpları olduğunu ve bu kayıpların da devlet tarafından tazmin edildiğini söylüyor:

“Rüzgâr türbini dikilebilecek toprağı olan çiftçilerle 120 kira sözleşmesi imzaladık. Herkese aynı kira bedeli ödeniyor. Arazisinde tesis kurulan çiftçinin ürün kaybı tazmin ediliyor. En fazla para, kiralama yoluyla kazanılıyor”.

Schleswig-Holsteinlılar rüzgâr enerjisi kapasitesinin daha da arttırılmasından yanalar. Eyalet nüfusunun yüzde 70'i ek rüzgâr parkları inşa edilmesini arzuluyor. Hedef, 2020 yılına kadar rüzgâr enerjisini 3 bin 700 megavattan 9 bin megavata çıkarmak.

Bakanlık kuruldu

Kesintisiz esen rüzgâr Almanya'nın kuzey eyaletindeki belediyelere, çiftçilere ve bölge halkına bol para kazandırıyor. Küçük belediyeler kurumlar vergisi üzerinden 50 milyon euro elde ederken yedi bin kişi de rüzgâr enerjisi branşında çalışıyor.

Üç milyon nüfuslu bu eyalet sürekli rüzgâr alması sayesinde yenilenebilir enerjilere geçişte öncülük rolünü üstlendi. Eyaletin elektrik ihtiyacının yarıdan fazlası yeşil enerjiden sağlanıyor. Rüzgârın payı yüzde 70'i buluyor. Eyalet hükümeti rüzgâr ve biyolojik kütle potansiyelini daha iyi değerlendirebilmek için özel bir bakanlık ihdas etti. 2015 yılına kadar eyaletin enerji ihtiyacı yüzde yüz oranında çevre dostu kaynaklardan karşılanacak ve 2020 yılından itibaren de komşu eyaletlere yeşil elektrik ‘ihraç' edilecek.