Altı Soruda Ucube Krizi



Radikal Gazetesi'nden Serkan Ocak, 'İnsanlık Anıtı'nı dönemin belediye başkanı Naif Alibeyoğlu ve heykeltıraş Mehmet Aksoy'a sordu. 'Ucube krizi'nin anatomisini çıkardı.

1- Anıt projesi nereden çıktı?

Kars Belediyesi 2006 yılında o dönem AK Parti’den belediye başkanı olan, daha sonra CHP’ye geçen Naif Alibeyoğlu tarafından gündeme getirildi. Tüm partilerin desteğiyle proje başladı. Bölgedeki gecekondular yıkıldı. Anıtın yapımına başlandı. Hem Erivan’da hem de Iğdır’da birer soykırım anıtı olduğunu hatırlatan Alibeyoğlu “Halklar arasında kan davasını pompalanıyor. Gerek Erivan’da gerekse Iğdır’daki anıtlara alternatif bir anıt yapalım dedik. Türk insanının soykırım yapmadığını gösteren anıt olsun istedik. Tamamlandığında 35 metrelik vicdanın gözyaşı olacaktı. Ateşe karşı su akacaktı. 50 bin kişilik amfi tiyatro ile kaleye teleferik yapılacaktı. Barıştan ve insanlıktan yana olduğumuzu, soykırım yapmadığımızı gösterecektik” dedi.

2- Neden durdu?

2008 yılında Anıtlar Kurulu, projeyi durdurdu. ‘Bölgede tarihi eserler bulunduğuna’ kanaat getiren kurul, insanlık anıtını henüz tamamlanmadan yıkım kararı aldı. AK Parti’den CHP’ye geçen Alibeyoğlu, 2009 yılında belediye başkanlığı seçimini kaybetti. 2009 seçimlerinde seçilen AK Partili Nevzat Bozkuş ise “Sit alanı üstünde olduğu ve ruhsatı bulunmadığı için” heykeli yıkacaklarını açıkladı.

3- Anıt ne anlatıyor?

Heykeltıraş Mehmet Aksoy eserini “Karşı karşıya savaş hazırlığı içerisinde iki adam konulmuş. Asker gibiler. Üstlerinde ölüm kokusu var. Aralarındaki boşluğu mezar gibi kullanıyorum. Gözyaşı, su, hayatı anlamı, devamlılığı anlatmak için kullanıyorum” diye tarif etti.

4- Neden tepki çekiyor?

Eseri hakkında ‘Bunun biri Ermeni, kendini kasıyor. Diğeri ise Türk de elini uzatmış, ezik büzük özür diliyor. Gözyaşları da Ermenilerin sevinç gözyaşları’ diye kahve falı bakar gibi yorumlar yapıldığını belirten heykeltıraş Aksoy, “Şimdiki Kars Belediye Başkanı bir falcı dükkânı açsın. Daha önceki belediye başkanı ne yaptıysa karşı. Heykelden anlamazsın, bilmezsin. Kahve falı bakar gibi neden yorumluyorsun? Kahve falı değil ki, heykel bu heykel” dedi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in 1994 yılında “Tükürürüm böyle sanatın içine” diye tepki gösterdiği ‘Periler Ülkesinde’ adlı heykel de Aksoy’a aitti.

5- Anıt taşınabilir mi?

Heykeltıraş Aksoy’a göre bu mümkün değil: “Bu heykel 1500 ton. Bu ağırlığı kaldıracak vinç mi var? Onun içine koyduğum betonu, demiri ben biliyorum. Taşınmasına gerek de yok. Sit alanında deniliyor. Orada olduğu zaten belliydi. İnşaat yapmıyoruz, apartman dikmiyoruz. Heykel yapıyoruz. sit alanı olsa ne olur? Kaçak gecekondu değil ki. 4 yıl önce hiçbir laf söylenmedi de şimdi ne oldu? Bu bir partizanlıktır. Bu heykel henüz yarım.”

6- Şimdi ne olacak?

AK Partili belediye kararında ısrar ederse Türkiye, Başbakan demediği söz sayesinde dış basında da yankı bulan 35 metre uzunluğunda, 1500 tonluk bir heykeli iş makineleriyle yıkmak zorunda kalacak.