Amfora Yağması İsyanı



Dünyanın en büyük amfora parkının bulunduğu Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi’nin eski müdürü, Türkiye’nin ilk su altı arkeoloğu Oğuz Alpözen, "Amforaların yoğun olduğu Yassıada ve Yalıkavak koyları denetim altına alınmalı. Bu gibi koylarda amfora parkları oluşturulmalı ve kültür turizminin hizmetine açılmalı" dedi.

Ege ve Akdeniz kıyılarındaki 3-5 bin yıllık amforaların yüzde 99’unun gün ışığına çıkarılamadığını ve yağma edilme tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını belirten Oğuz Alpözen, tarihin göz göre göre yok edilmesinin önlenmesi gerektiğini söyledi.

Bodrum’un Turgutreis Beldesi açıkları, Yassıada ve Yalıkavak koylarında amfora tarlaları bulunduğunu belirten Oğuz Alpözen, şunları söyledi:

Kültür turizmi yapılmalı

"İlgili bakanlık yeterince korumadığı, önlem almadığı, sualtı kazı çalışmalarına gereken önem verilmediği için amforalar yoğun bir şekilde yağmalanmaktadır. Oysa balıkçıların ve eski sünger avcılarının bulduğu amfora örnekleri sayesinde dünyanın en eski batıkları olan Uluburun ve Doğu Roma batıklarını bulduk ve gün ışığına çıkardık. Amforaların yoğun olduğu Yassıada ve Yalıkavak koyları denetim altına alınmalı. Bu gibi koylarda amfora parkları oluşturulmalı ve kültür turizminin hizmetine açılmalı" dedi.

Korunması gerekir

Ortakent-Yahşi Beldesi’ndeki atölyesinde 35 yıldır amfora yapan Bora Sencer de tarihte en iyi soğutma ve yiyecekleri koruma kabı olarak kullanılan örneklerin tarihi kimliğini asla kaybetmediğini belirtti. Sencer, amforaların yağmalanarak yasak olduğu halde satıldığını hatırlatarak, "Amforaların yani günümüzün çağdaş testisinin tanıtımı, yapımının öğretilmesi için ilköğretim okullarında gönüllü ders vermek istiyorum. 5 bin yıl önce olduğu gibi aynı metotla, ayak çarkı ve el gücüyle amfora yapmayı sürdürüyorum. Amforaların korunması gerekir" diye konuştu.