Antalya Nekropolü'ne Kepçe!



Antalya’da iş makinesiyle arkeolojik alan kazısı gelenek olmuş! Kaleiçi’ndeki kepçeli kazının haberini (1) okuyan bir arkadaşımdan, benzer bir olayın Antalya Nekropolü’nde de yaşandığını ve örtbas edildiğini öğrendim. Fotoğraflarda da görüldüğü gibi, Büyükşehir Belediyesi’nin, eski Doğu Garajı ve Halk Pazarı bölümünde, 2 Mart 2008’de başlattığı, alışveriş merkezi (AVM) inşaatı temel kazısında, biri oda tipi ve sekizi lahit tipi onlarca antik mezar, iş makinesi kepçeleriyle parçalanmış.

Nekropol ‘yok’ sayıldı

Müze’nin 1980-1999 arasında ortaya çıkardığı 82 antik mezar ve çok sayıda eser, Büyükşehir’in AVM projesinin, (eski adıyla) Attaleia Nekropolü’nün alanı içinde olduğunu ortaya koymuştu (2). Antalya Koruma Kurulu da, 1992’de, Nekropol alanındaki yeni yapılarda subasman vizesi alma aşamasında, Antalya Müze Müdürlüğü’nün görüşünün alınmasını zorunlu tutmuştu. Ama Nekropol’ü “sit” ilan etmemişti. Büyükşehir, imar planında park olan 8 bin m2 Nekropol alanı (eski Halk Pazarı) ile kuzeyindeki 13 dönümlük ticari alanı (eski Doğu Garajı) birleştirdi ve inşaat iznini 50 bin m2 yaptı. Bu alanda yapılacak AVM için Mimarlar Odası’nın koordinasyonu ile 2005’te yapılan yarışmada, Ömer Ozan Erkal’ın projesi birinci seçildi. Ne plan tadilatlarında ne de yarışma bilgi notlarında, Antalya Nekropol’ü hiç anılmamıştı. Erkal, AVM projesinin halk pazarı bölümünü Nekropol’ün üzerine yerleştirdi ve yarışma jürisi de bunu sorgulamadı.

Sit alanı önerisi

Bu ihmale dikkat çekip “Doğu Garajı sit alanı olmalı!” kampanyası başlatan yerel Son Nokta dergisi, 1999’a ait Müze’nin kazı raporu bilgileri ile Büyükşehir’i ve Koruma Kurulu’nu uyarmış: “... bölge antik Antalya’nın (Attaleia) mezarlığıydı! Buraya vurulacak bir kazma binlerce yıllık mezarları ortaya çıkartacaktır...” (3). Son Nokta, bu uyarısını aylarca tekrarlamış ama Kurul Müdürü Bülent Baykal “görmedim” diyor. “Sit” uyarısını dikkate almayan Büyükşehir de, yap-işlet-devret yöntemiyle 2007’de açtığı AVM projesi ihalesini Kadıahmetoğulları AŞ’ye vermiş. Firma da, 2 Mart 2008’de, Antalya Nekropolü’nde iş makineleri ile “temel” kazmaya başlamış. Bir iddiaya göre, Nekropol’de “temel” kazısı, iş makinelerinden bir tanesi derin bir oda mezara düşünceye kadar (üç gün) sürmüş. Bazı yerde, dört metredeki mezarları dahi kazıyan iş makineleri ile Nekropol’ü yok edemeyeceğini anlayan firma ve Büyükşehir, parçalanmış mezarların üzerini toprakla kapattıktan sonra Müze’ye haber vermiş. Nekropol’ün üçte ikisinde, mezarların üzerindeki kepçe izleri ve bir oda mezarının 3 m derinlikteki taş basamaklarının iş makinesi ile parçalanması bu iddiaları doğruluyor.

AVM inşaatı sürüyor

Antalya Nekropolü’ndeki sekizi lahit tipi, onlarca mezarın parçalanması, “fail” kendisi Müze’ye haber verdiği için “iş kazası” sayılmış! Müze Müdürü Selahattin Aksu’nun başlattığı kurtarma kazısında çıkarılan Roma ve Bizans’a ait mezarların yanı sıra Helenistik döneme (İÖ 3. yy) ait mezarlar ve antik eserler sayesinde Antalya’nın kuruluşu 100 yıl geriye tarihlenmiş. Bu veri, Antalya’nın, (kurucusu sayılan) Bergama Kralı Attalos’tan önce bir yerleşim yeri olarak kullanıldığını kanıtlıyor. Bu gelişme üzerine, 1992’de subasman vizesi ile yetinen Koruma Kurulu, bu kez Nekropol alanını potansiyel sit ilan etmiş ve AVM projesinin 8 bin m2’lik bölümünü durdurmuş. Ama aynı kurul, AVM projesinin “potansiyel sit”in etkileşim çevresinde kalan 13 bin m2’lik bölümünde inşaata izin vermiş. Oysa Koruma Kanunu, Müze kazısı bitince “1. derece sit alanı” statüsü kazanacak Antalya Nekropolü ve çevresindeki tüm planlarını iptal ediyor: “Bir alanın, koruma bölge kurulunca sit olarak ilanı, bu alanda her ölçekteki plan uygulamasını durdurur. Sit alanının etkileşim çevresine ilişkin varsa 1/25.000 ölçekli plan kararları ve notları alanın sit statüsü dikkate alınarak yeniden gözden geçirilerek ilgili idarelerce onaylanır” (md. 17). Bu doğrultuda, AVM projesini iptal ederek, plan tadilatı yapması gereken Büyükşehir, kanundaki “sit ilanından önce imar mevzuatına ve onaylı imar planlarına uygun olarak alınmış yapı ruhsatı ve eklerine göre subasman seviyesi tamamlanmış yapıların inşasına devam edilebilir” istisnasından yararlanmak istemiş, Kurul da bu isteğe uymuş. Kurul’un bu toleransı ile temel kazısını 30 metreye indiren firma, 24 saat çalışarak, AVM projesinin 13 bin m2’lik bölümünde temel atmaya hazırlanıyor. Eski başkan Menderes Türel’in seçim broşüründe, Müze kazısı bittiğinde, AVM projesinin halk pazarı kısmının da uygulanacağı açıklanmıştı. Türel’e göre, Antalya Nekropolü’nün üstüne AVM’nin halk pazarı bölümü yapılacak ve 8 bin m2’lik Nekropol’ün küçük bir bölümü, AVM’nin bodrumunda ziyarete açılacaktı.

AVM mi, müze mi?

“Potansiyel sit”teki antik mezarları kepçe ile temizleyip AVM yapmakta ısrar eden eski Büyükşehir yönetimi, 29 Mart’ta değişti. Bu değişim, Antalya Nekropolü’nü AVM ile korumaktan kurtarır mı, yoksa (eski Otogar alanı gibi) AVM inşaat alanının artışıyla mı sonuçlanır, emin değilim. Uzmanların “üç maymun” tavrı, Nekropol’deki onlarca antik mezarın iş makinesi ile parçalanıp kazınmasına yol açtıysa da, Koruma Kurulu, “potansiyel sit alanı” ilan etmiştir.

Şimdi yanıtı merak edilen en önemli soru şu: Yeni Büyükşehir yönetimi Antalya Nekropolü’nü nasıl değerlendirilecek? Burada üç seçenekleri var.

1) Ticaret lobisine boyun eğip Nekropol’ü AVM’nin bodrumunda sergilemek.

2) AVM projesini tümüyle iptal ederek, Antalya Nekropolü ve “etkileşim çevresi”ni 2300 yılı aşan Antalya şehir tarihini “dün-bugün-gelecek” kurgusu içinde sergilemeye imkan verecek Antalya Kent Müzesi yapmak.

3) Yeni bir Arkeoloji Müzesi için Kültür Bakanlığı’na tahsis etmek ve karşılığında da Perge ve Termesos antik tiyatrolarını ve Kırkgöz Han’ı kültürel amaçla kullanmak için istemek...

Antalya Nekropolü’nü iş makinesi ile 4 metre derinliğe kadar kazarak, biri oda mezarı onlarca “taşınmaz kültür varlığı”nın tahrip edilmesinin Koruma Kanunu kapsamında soruşturulması işi ise, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı ile Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın ilgisini bekliyor!

Hasan Üstün / İÜ, Araş. Gör.

1. Üstün, H. ‘Sit alanında iş makinesi’, Radikal İki, 8.3.2009
2. Büyükyörük, F.- Tibet, C., ‘1998-1999 Yılı Antalya Doğu Nekropolü Kurtarma Kazıları’, Adalya, 1999-2000, S.4, s. 115170
3. Özyol, İ., ‘Doğu Garajı Sit alanı olmalı!’, Son Nokta, 410.7.2007, S.7, s.1821