İstanbul, çarpık kentleşmenin ve
betonlaşmanın esiri oldu. Betondan geçilmeyen megakentin kimi
ilçelerinde bırakın nefes alınabilecek bir yeşil alan bulmayı, bir ağaç bile
bulmak güç. İstanbul’da kişi başına düşen aktif yeşil alan miktarının 1
metrekarenin bile altında olduğunu savunan Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube
Başkanı Erhan Demirdizen’e göre, sağlıklı bir yaşam için bu
oran 10 metrekare olmalı. İBB’ye göre ise, İstanbul’da kişi
başına düşen yeşil alan 6.4 metrekare. Bu rakam Avrupa ülkelerinde 45
metrekareye ulaşıyor.
Konumu ve tarihi dokusuyla Türkiye’nin Avrupa’ya açılan penceresi olan
İstanbul’un çarpık yapılaşma ve artan betonlaşmayla geldiği nokta içler acısı.
Milliyet fotomuhabiri Murat Öztürk’ün havadan çektiği bu
fotoğraf, megakentin içinde bulunduğu durumu gözler önüne seriyor. Yüzlerce
belki de binlerce binanın bulunduğu alandaki ağaçları neredeyse parmakla
sayabiliyorsunuz. Şehirdeki en önemli yeşil alanlar ise, askeri alanlar, saray
bahçeleri, tarihi alanlar, mezarlıklar ve türbelerin çevreleri...
‘Depremde kaçacak alan yok’
Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Erhan
Demirdizen, yeşil alanların, şehirlerde estetik, hava kirliliğini
önleme, temiz hava sirkülasyonunu sağlama, iklimi yumuşatma, yaşanabilir bir
çevre oluşturmanın yanı sıra sağlık açısından da büyük önem taşıdığını belirtti.
Demirdizen, Avrupa’daki şehirlerde ortalama 20 metrekareyi bulan kişi başına
düşen aktif yeşil alan miktarının İstanbul’da 1 metrekarenin bile altında
olduğunu savundu.
Demirdizen, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı’nın 1999’da
yaşanan depremin ardından hazırladığı Plan Yapımına Dair Esaslara
İlişkin Yönetmeliğe göre, şehirlerde kişi başına düşen aktif yeşil alan
miktarının 10 metrekare olması gerektiğini dile getirdi.
İstanbul’un beton yığını olmaktan çıkarılması gerektiğini anlatan Demirdizen,
“Uluslararası standartlara göre 700-800 metre yarıçaplı bir alanda insanların
yürüyerek ulaşabilecekleri bir yeşil alan yani bir park olmalı. Kentin dışındaki
ormanları veya yol ve kavşak çevrelerindeki pasif yeşil alanlar kullanılabilir
alanlar değil. Ayrıca deprem riski bulunan bir kentte insanların olası bir
tehlike anında çıkabilecekleri açık alanlara ihtiyacı vardır. Ama birçok yerde
bu tür alanlar yok” dedi.
‘İstanbul oksijensiz bırakılıyor’
Türkiye Çevre Koruma ve Yeşillendirme Kurumu (TÜRÇEK) Genel Sekreteri
Kerem Ateş ise, İstanbul’da son yıllarda yeşil alanların jet
hızıyla yapılan imar değişiklikleriyle imara açıldığını savunarak, şöyle
konuştu:
“İstanbul’daki yeşil alanlar tükenmeye yüz tutmuş durumda. İstanbul adeta
oksijensiz bırakılıyor. Yaz günlerinde yaşanılan sahra sıcaklarında yeşil
alanların yokluğu ve çarpık yapılaşmanın büyük etkisi var.”
İBB’ye göre 6.4 metrekare
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yetkilileri ise, İstanbul’da kişi başına
düşen yeşil alan miktarının 6.4 metrekare olduğunu ve bu orana pasif alan olarak
tabir edilen yol kenarları ve kavşaklardaki yeşil alanların da dahil olduğunu
söyledi. Dünyada bu oranın 7 metrekare, Avrupa Birliği’nde ise 10 metrekare
olduğunu dile getiren belediye yetkilileri, hedeflerinin İstanbul’da bu oranı 10
metrekareye çıkarmak olduğunu dile getirdi.
Stockholm’de 87.5, Amsterdam’da 45.5 m2
Bahçeşehir Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç.
Dr. Yıldız Aksoy’un dünya genelindeki kişi başına düşen yeşil alan
araştırmasına göre, İstanbul birçok şehrin gerisinde kalıyor.