Biçim İşlevi İzleyecek mi?

Mimarlığın gidişatının amacına yönelik olup olmadığını sadece zaman gösterecek: bir izleyici kitlesinin dikkatini çekmek, gelişimi tetiklemek, ölen bir bölgeyi yeniden hayata geçirmek.

Müze binalarının modern çağı 1959'da Frank Lloyd Wright'ın Manhattan'ın Yukarı Beşinci Cadde'sinde tasarladığı Solomon R. Guggenheim Müzesi'nden 40 yıl sonra Frank Gehry'nin İspanya, Bilbao'da tasarladığı müze ile tekrar yükselmiştir. Bilbao Etkisi - ilgi çekmek, uyarmak ve yeniden hayata geçirmek amacıyla gözleri yuvalarından fırlatıcı bir mimarinin kullanımı - tüm hızıyla ortaya çıkmıştır. Dünya çapında şehirler bir yıldız mimar tutup bir müze yada kütüphane binası tasarlatmak için adeta yarışmışlardır. Bununla şehirsel çürümüşlük, ilgi eksikliği ya da hareketsiz turizm gibi problemlerin kaybolacağını ummuşlardır.

19. yüzyılın sonlarında, Şikagolu ünlü mimar Louis Henri Sullivan, "Biçim her zaman işlevi izler," şeklindeki ısrarlarıyla ilk gerçek modern mimar olarak anılmaya başlanmıştı. Yapıları süsleme üzerinde yoğunlaşmaktan ziyade ölçülü ve zevkli bir dekorasyon içermekteydi.

1960'ların ortalarında, popüler kültürün vaizi Marshall McLuhan "ortam mesajın kendisidir," şeklinde günümüz mimarlığıyla ilgili kehanette bulunmuştur. Bugünün büyük projelerini çok zaman mimarların kontekstle, tarihle, yerle veya fonksiyonla ilişki kurmadan kendi icad ettikleri objeler teşkil ediyor. Tabi ki bu parlayan mimarlığın yerini sürdürüp sürdüremeyeceğini bilmek için çok erken. Yeni ortaya çıkan bir takım durumlar Bilbao'nun 15 dakikalık şöhretinin söneceğini iddia ediyor.

Renzo Piano yıldız mimarların bir sonraki kuşağıdır. Projeleri şiddetli şehirsel tasarım rehberlerine, ağır müşterilere ve ciddi program taleplerine katılmaktadır. Los Angeles County Sanat Müzesi, New York Whitney Müzesi ve Pierpont Morgan Kütüphanesi gibi sıkı şehirsel arsalar ve talepkar komşuların zorladığı projeleri tasarlamaktadır.

Bu değişen trendin Denver sanat müzesine Liebeskind'in eklediği bölümle pek az alakası vardır. Ancak vurgudaki bu kayma başka bir büyük projeyi duyurabilir: adalet merkezi.

Merkezin master plancısının niteliklerine yönelik talep geçen hafta sokaklara çıkmıştır.

İyi haberler: Master plancı 600 arabalık garaj için en uygun yeri belirleyecektir. Garajın 14. Caddenin güneyine yerleştirilmesi beklenmektedir. Master plancı belediyeye ait merkezi ve bölgeyi zorlayabilme yetkisine sahip olacaktır. Bunun getirisi daha geniş kaldırımlar, daha güçlü birleşimler ve trafikte ferahlama olacaktır.

Kötü haberler: Çok fazla soru cevapsız kalıyor. Master plancı adaylarına hapishane ve mahkeme salonu için en son program verilecek mi? Denver yıllarını ve milyonlarını test ve teyit edilip, taze, uzman gözlerce zorlanması gereken bir programı oluşturmaya harcadı. Mater plancı sadece binanın düzenine, malzemesine ve peyzajına mı karar verecek? Yoksa en etkin ve ekonomik programı test eden master plancı final tasarımında tüm kompleksin binalarının içlerinde yaptıklarını da yansıtacak mı?

Bir mahkeme binası ve hapishane her şehir için ciddi strüktürlerdir. Güçlü bir demokrasinin anahtar sembollerini teşkil etmektedirler: kanunun kuralı ve avantajları ve vatandaşlığın sorumlulukları. Bu yapılar halka ait daha büyük bir kompleks içindeyken zorunlulukları daha zamansız, ağırbaşlı ve duruma uygun olmaktadır.

Bu değerler iyi anlaşılmış ve yürütülmüş bir plan içinde yansıtılmalıdır. Louis Sullivan'ın - biçim işlevi izler - şeklindeki uyarısı Marshall McLuhan'ın populer kültür hakkındaki gözlemlerini de barındırmaktadır. Tarih, alan ve amaç bağlamları Denver Adalet Merkezi'nin en ileri tutulan öncelikleri olmalıdır.