‘Bizler Kent ve Toplum için Varız’



Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açtıkları davalarla belediyelerin hizmetlerini engellemekle suçlanan meslek odaları, Erdoğan’a yanıt verdi. TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Nimet Özgönül, Erdoğan’ın kendilerini eleştirmesi için öncelikle kentle, çevreyle ve mimariyle ilgili politikasının olması gerektiğine vurgu yaptı. Kent ve toplum için var olduklarını anlatan Özgönül, Başbakan Erdoğan’ın “Önlerinin tıkandığı ve istediklerini yapamadıkları için böyle konuştuğunu” kaydetti. Şehir Plancıları Odası da yaptığı açıklamada, “Başbakan Erdoğan, bir süredir açık hale gelen tutumu ile kendi ideolojisiyle uyuşmayan hiçbir yaklaşıma hoşgörü göstermiyor” dedi.

Başbakan Erdoğan, partisinin Kızılcahamam’daki 13. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nın kapanışında yaptığı konuşmada meslek odalarını hedef almıştı. Konuşmasında AKP’li belediyelerin kentlerin çehrelerini değiştirdiğini öne süren Erdoğan, “Modern şehirlerde katlı köprülü kavşak olmaz diyorlar. Hâlâ bu sol zihniyet katlı köprülü kavşak fikrine karşı. Dünyada böyle şey yok diyorlar. (...) Danıştay’a dava açarlar, bilmem nereye dava açarlar. Bunlar yapılmasın derler. Bir de belediyelerimiz bunlarla uğraşır. Yapılacak olan birçok şeyi şu anda yapamıyorsak inanın bu odalar sebebiyle yapamıyoruz” demişti.

Erdoğan’ın bu açıklamalarına yanıt yine odalardan geldi. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Nimet Özgönül, Erdoğan’ın konuşmasını, önlerindeki süreçte meslek odalalarına yönelik yapmayı planladığı ön çalışmasının adımları olarak değerlendirdi. Başbakan Erdoğan’ın konuşmasıyla meslek odalarını halkın gözünden düşürmeye çalıştığını belirten Özgönül, meslek odalarının kamusal bir görev yaptığını anımsattı. Özgönül, “Burada kendimize yönelik hiçbir talep yok. Kent ve toplum için var olan bir meslek odasıyız” diye konuştu. Bir başbakanın kentin nasıl ele alınacağına ilişkin konuşmasının ne kadar doğru olacağının tartışılacağını kaydeden Özgönül, “O ülkenin içinde bulunduğu duruma baksın. Bunu kent yönetiminin tartışması gerekir” dedi. Özgönül, şöyle konuştu:

“Aslında onlarınki insanları şehirden koparan bir anlayış. Bugün insanlar şehirlerde yaşamıyor, otomobillerde yaşıyor. Bunu Ankara için de rahatlıkla söyleyebiliriz. Baştaki siyasi yapının yerel yöneticilerinin uygulamalarında baktığımızda Ankara’nın mimarisinde modern ile tarihi buluşturan yaklaşımı göremezsiniz. Geçmişle geleceği aynı potada buluşturmuyorlar. Öte yandan ülkenin yönetimine gelen bir başbakanın bizleri eleştirmesi için öncelikle kentle, çevreyle ve mimarlıkla ilgili bir politikasının olması gerekir.”

‘Halka değil ranta dönük çalışıyorlar’

Her türlü hukuka aykırı çalışmalara meslek odalarının karşı çıkarak dava açtıkları için bu tartışmaların yaşandığına vurgu yapan Nimet Özgönül, “Önleri tıkandığı ve istediklerini yapamadıkları için böyle konuşuyorlar. Kente kendi damgalarını vurmak istiyorlar” görüşünü aktardı. Özgönül, kentle ilgili projelerdeki rantlara da dikkat çekerek, “halka yönelik değil ranta dönük kentsel dönüşümler” yapıldığını kaydetti. Özgönül, “Sağlıklı çevreler oluşturmaya yönelik bir çalışmaları olmadığı gibi yıkıp yaparken de başka rantlar yaratıyorlar. Kentleri niteliksizleştirip onların üstünden geçmek değildir mimarlık” diye konuştu.

‘Anayasal hakkımızı kullanıyoruz’

Şehir Plancıları Odası’ndan (ŞPO) yapılan yazılı açıklamada, odanın anayasal haklarını kullanarak gerek merkezi gerek yerel yönetimlerin plan kararlarını ve uygulamalarını yargıya taşıdığı belirtildi. Açıklamada, “Bugüne kadar yargıya taşınan bu kararların sonuçlananlarının büyük bölümünde davalar kazanılmış, sürmekte olanlarında ise yürütmeyi durdurma kararı alınmıştır. Açmış olduğu davalar karşısında bağımsız mahkemelerin almış olduğu kararlar odamızın salt ideolojik saiklerle davranmadığının en önemli kanıtıdır. Aksini iddia etmek bağımsız mahkemelerin de ideolojik davrandığını öne sürmek olacaktır” denildi. Başbakan Erdoğan’ın bir süredir açık hale gelen tutumu ile kendi yaklaşımını ve ideolojisi ile uyuşmayan hiçbir yaklaşıma hoşgörü göstermediği kaydedilen açıklamada, “Tek bir doğru olduğunu ve bunun da kendi doğrusu olduğunu savunan bir anlayış ve ideolojinin ne anlama geldiğini kamuoyu değerlendirmesine bırakıyor, sayın Başbakanın her gün bir başka yolsuzluğu açığa çıkan AKP belediye yönetimlerini gündemine almasını öneriyoruz” değerlendirilmesi yapıldı.