Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfının düzenlediği 'Çağdaş Resim Sanatında DYO Resim Yarışmaları ve Selçuk Yaşar Müzesi'nin Katkıları' konulu panel, Cermodern Konferans Salonu'nda yapıldı. Ankara'da dün açılan 34. DYO Resim Yarışması'nın ev sahipliğini yapan Feyhan Yaşar, açılış konuşmasında, sergiyi taçlandırması için paneli düzenlediklerini söyledi. Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfının 1974 yılında İzmir'de kurulduğunu ifade eden Yaşar, ''DYO yarışmalarının tarihi, vakfın kuruluşundan çok daha eski. Ancak 1993 yılından bu yana yarışmalar vakıf tarafından organize ediliyor. İzmir'deki Selçuk Yaşar Müzesi ise küçük bir mekan olmasına rağmen Türkiye'de resim sanatının geçirdiği evreleri gösteren önemli yapıtlara ev sahipliği yapıyor'' diye konuştu.
Daha sonra, oturum başkanlığını emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Zafer Gençaydın'ın yaptığı panele geçildi. Panelde konuşan Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü Anasanat Dalı Başkanı Prof. Dr. Hasan Pekmezci, Osmanlı'dan bu yana Türk sanatının geçirdiği evreleri ve yaşanan önemli dönemeçleri anlattı. Günümüzde devletin sınırlı olanaklarla yürüttüğü sanat hareketlerinin, toplumdaki sanat birikimine gerekli cevabı veremediğini gören özel kurum ve kuruluşların bu alana ilgi duymaya başladıklarını belirten Pekmezci, ''Kuşkusuz geçmişten günümüze zaman zaman değişik kurum ve kuruluşların, galeriler açarak, sergi yarışmaları düzenleyerek sanat hayatımıza katkılar getirmeye çalıştıkları görülür. Bunların bir bölümü çok kısa ömürlü olmuş, bir bölümü de etkisini, etkinliğini uzun yıllar sürdürmüştür'' dedi. Sanat hareketlerinin bu sayede daha geniş kesimlere ulaşabildiğini ifade eden Pekmezci, şöyle devam etti:
''Bu özel kurum ve kuruluşların etkinliklerinin en uzun ömürlü olanlarından ve en çok sanatçıya ulaşanlarından biri, DYO Resim Yarışmaları'dır. Bu yarışmalar, zaman içinde sanatçılar açısından da bir simge haline gelmiştir. Bu sanat hareketi İzmir'deki sanatçıları kapsarken, gördüğü yoğun ilgi nedeniyle 1970'lerden itibaren bütün Türkiye'den sanatçıların katıldığı bir yarışma ve sergi haline gelmiştir. Yarışma, Anadolu'da sanata ilgi ve yönelim konusunda çok önemli bir ivme yaratmıştır.''
Ressam Habib Aydoğdu ise özelikle sanatsal içerikli yarışmalarda jüri üyeliğinin büyük sorumluluk istediğine dikkati çekerek, yarışmaların saygınlığını ''sürekli ve şaibesiz olmasının'' koruyabileceğini söyledi. DYO Resim Yarışmaları'nın çok daha etkili olabilmesi için sanat yarışmalarına dönüşmesi gerektiğini belirten Aydoğdu, ''Ayrıca 40 yaş sınırı konulmalı. Gençlere fırsat verilmesinden yanayım'' diye konuştu. Aydoğdu, Selçuk Yaşar Müzesi'nin de sadece ödüllü resimlerin yer aldığı bir müze olduğunun daha çok vurgulanması gerektiğini kaydetti.
Panelde, sanat Yazarı İbrahim Karaoğlu ''Çağdaş Sanatın Belleği ve DYO Ödül Okulu'', ressam Yalçın Gökçebağ da ''DYO'nun 40 Yıllık Sanat Serüveni'' konulu sunum yaptı.