TMMOB’ye bağlı 5 meslek odası, Anakent Belediyesi’nin
Atatürk Orman Çiftliği’yle (AOÇ) ilgili onayladığı plana sert
tepki gösterdi. “Cumhuriyetin izlerini başkentinden silmeye ve AOÇ’nin talana
açılmakta olduğunu” belirten odaların başkanları, yasal tüm kanallar
kullanılarak planın iptali için gerekli girişimleri üstleneceklerini bildirdi.
Peyzaj Mimarları Odası, Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi, Mimarlar
Odası Ankara Şubesi, Çevre Mühendisleri Odası Ankara Şubesi, İnşaat Mühendisleri
Odası Ankara Şubesi ortak bir açıklama yaptı. Ankara Kültür ve Tabiat
Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 2 Temmuz’daki kararının Anakent
Belediyesi’nin 13 Ağustos tarihli kararıyla onanarak yürürlüğe girdiği
anımsatılan açıklamada, “Büyükşehir Belediyesi’nin dahi ‘Ankara’nın akciğeri’
olarak adlandırdığı, 1. derece doğal sit alanı olmasının yanı sıra, Mustafa
Kemal Atatürk ve Cumhuriyetimizin mirası niteliğinde olan AOÇ alanı son kararla
talana açılmaktadır” denildi. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek
Kurulu’nun ilke kararlarına göre, 1. derece doğal sit alanlarında sınırlı
düzeyde rekreasyon amaçlı kullanımların dışında, herhangi bir yapılaşma kararı
almanın suç olduğu vurgulanan açıklamada, oysa söz konusu alanında otel,
hastane, akaryakıt istasyonu, otobüs terminali, sosyal tesis alanları, sanayi
tesis alanları, eğitim tesisleri gibi yoğunluk arttırıcı yerleşimlerin
yapılmasının onaylanmasıyla bu ilke kararlarının hiçe sayıldığı kaydedildi.
Açıklamada, şöyle denildi:
“Büyükşehir Belediyesi ve Koruma Kurulu’nun
elbiriliğiyle onaylamış olduğu ‘Atatürk Orman Çiftliği 1. Derece Doğal Sit Alanı
Koruma Amaçlı İmar Planı’ adını taşıyan bu planda geçmişte 30 milyon
metrekareden daha fazlası talan edilmiş olan AOÇ alanın üstündeki işgallerin
önlenmesi ve tasfiyesi beklenirken, ilave inşaat alanları açılarak geçmişteki
talan zihniyeti adeta şahlandırılarak üstelik adı ‘koruma’ olan plan
kararlarıyla AOÇ’nin ranta açılması ve talanı yeniden gündeme getirilmiştir.
Talan planında ‘tarihi çekirdek alanı’ olarak adlandırılan alanda görünen o ki
AOÇ merkezi iş alanı olarak planlanmıştır. Adından tarihi ve doğal değerlerin
korunacağı sanılan planda, yıllardır iskelet gibi duran Marmara Oteli
yasallaştığı gibi, ilave sosyal tesis binaları, lokantalar, büfeler ve diğer
ticari aktivitelerle mevcut yoğunluğun daha da arttırılması planlanmaktadır.
Değil koruma planlarında, alışılmış imar planlarında dahi var olmayan bir
kullanım kararı bu planla getirilerek; yapılaşma miktarına herhangi bir
sınırlama getirilmeksizin, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın inisiyatifi ile
uygun göreceği her türlü yeni bina yapımı ve kullanım biçimine yer verilerek,
plan kararlarında henüz yer almayan, yandaşlarca talep edilebilecek yeni
yapılaşmaların da ucu açık bırakılmaktadır.”
‘Bu planın altına imza atanlar açıkça suç işlemektedir’
Belediye ile kurulun elbirliğiyle onayladığı “koruma” planıyla AOÇ’nin,
Ankara’nın herhangi bir kent parçası gibi yapılaşma alanına dönüştürüldüğü,
otoyollarla ve amacı yeni inşaat alanı yaratmaktan başka bir şey olmayan
kullanımlara yer verilerek yok edilmeye çalışıldığı kaydedilen açıklamada, “Bu
planın altına imza atan meslektaşlarımız, onaylayan ‘koruma’ kurulu üyeleri ve
belediye meclis üyeleri Cumhuriyetin izlerini elbirliğiyle Cumhuriyetin
başkentinden silmeye, Mustafa Kemal’in ‘En büyük eserimden biridir’ dediği
AOÇ’ye, gelecek nesillerimize bırakılması gereken kültürel mirasımıza ve mevcut
yasalarımıza karşı açıkça suç işlemektedirler. Bu planın TMMOB’ye bağlı
odalarımızca kabul edilmesi imkânsız olup, yasal tüm kanallar kullanılarak
planın iptali için gerekli tüm girişimleri üstleneceğimizi ve bu planın
takipçisi olmayı sürdüreceğiz” ifadeleri kullanıldı.