DASK'ın Deprem Dışındaki Doğal Afetleri de Kapsaması Gümdemde



Fotoğraf: Burak Akbulut

Doğal Afet Sigortalar Kurumu (DASK), zorunlu deprem sigortasını yaygınlaştırmaya yönelik projesi, ''Şehirler Yarışıyor, Sigortalılar Kazanıyor'' yarışmasını başlattı. 2011 boyunca sürecek yarışma kapsamında iller, 'En yüksek sigortalılık oranı', 'En yüksek oranda poliçe artışı' ve 'En iyi zorunlu deprem sigortası teşvik kampanyası' olmak üzere üç ayrı kategoride yarışacak. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, yarışmanın tanıtıldığı basın toplantısında yaptığı konuşmada, depremler nedeniyle can ve mal kayıplarını asgariye indirmenin birinci esas olması gerektiğini belirterek, Türkiye'de çok sayıda ruhsatsız yapı bulunduğunu, binaların deprem yönetmeliğine uygun yapılmasının büyük önem taşıdığını ve yerel yönetimlerin bu konuya büyük ciddiyetle eğilmesinin şart olduğunu kaydetti.
    
Ekonomik kayıpların sigorta yoluyla bir ölçüde telafi edilmesi ve insanların deprem sonrasında hayatlarının yeniden organize edilmesi için sigortanın büyük önem taşıdığını vurgulayan Babacan, geçen yıl meydana gelen Haiti depreminin 8 milyar dolar, Şili depreminin 30 milyar dolar ve Yeni Zelanda depreminin 15 milyar dolar faturaya neden olduğunu anlattı. Depremlerden kaynaklanan ekonomik kayıpların büyük bölümünün gelişmiş ülkelerde sigorta yoluyla telafi edildiğini, daha az gelişmiş ülkelerde ise sigortacılık sistemi yaygın olmadığı için bunun görülemediğini söyleyen Babacan, DASK'ın Türkiye'de depremin maddi sonuçlarının asgariye indirilmesiyle ilgili önemli bir sistem olduğuna işaret etti.
    
DASK'ın, Birleşmiş Milletler Uluslararası Afet Azaltma Strateji Merkezi 2005-2015 eylem planında yer alan afet riskinin azaltılması çalışmalarına özel sektörün dahil edilmesi, kamu-özel sektör işbirliği kurulması, sigorta ve reasüransla finansal risk paylaşımının sağlanması gibi unsurları karşıladığını aktaran Babacan, ''Şu anda Türkiye'deki yaklaşık 3,4 milyon poliçeye bakarsak ortalama yıllık prim tutarı 96 lira. Bu ortalama 96 liralık primle, ortalama 60 bin lira teminat alınıyor'' dedi. TBMM gündemindeki DASK'la ilgili yasa tasarısına da değinen Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü:
    
''DASK'ın kapsamını diğer doğal afetlere yaygınlaştırma konusu da gündemimizde. Bu yasama döneminde bu tasarı gerçekleşemeyecek olsa da, seçim sonrasında Meclisin ilk ele alacağı gündem maddelerinden bir tanesinin bu DASK yasa tasarısı olmasını önemsiyoruz. Sadece kapsamın genişletilmesi değil, vatandaşların biraz daha bu konuya yönlendirileceği, zaruret haline getirileceği ortamları oluşturmak da konuşulacaktır. Şu andaki sistemde en büyük yaptırım, daire alım satımında tapu işlemleri sırasında, 'Deprem sigortan var mı?' diye soruluyor ve deprem sigortası varsa tapu işlemi yapılıyor fakat bu yeterli değil. Sürekliliği nasıl sağlayacağız? Burada iş sigorta bilincine geliyor. Çok fazla zorlamalarla, yaptırımlarla gerçekleşmesini biraz güç buluyorum. Sigorta bilincini yerleştirmek için hep birlikte çalışalım ama yeterli olacak mı veya ne kadar süre alacak? Deprem kuşağında bir ülke için vaktimiz var mı? Benim ondan da kuşkum var. Burada bir orta yol gerekiyor. Zorlamayla gönüllülük arasında bir dengeyi kurup bunun uygulamasını Türkiye'de mutlaka geliştirmemiz gerekiyor.''

Babacan, zorunlu deprem sigortası konusunda kamu kurumları ve yerel yöneticilerin de daha fazla ilgi göstermesi gerektiğini de sözlerine ekledi.
    
''3 yılda 5,5 milyon poliçeye ulaşmayı hedefliyoruz''
    
DASK Yönetim Kurulu Başkanı Selamet Yazıcı da, zorunlu deprem sigortası kapsamındaki konutlardan bugün itibariyle yaklaşık 3,4 milyonunu sisteme dahil ettiklerini belirterek, bunun, sigortalanması gereken toplam konut sayısı içinde yüzde 26'lık bir orana karşılık geldiğini söyledi. Vatandaşların zorunlu deprem sigortası için ayda ortalama 12 lira prim ödeyerek olası bir depremde ödeme gücü 5 milyar lirayı bulan bir kurumun güvencesi altına girdiklerini kaydeden Yazıcı, bugüne kadar toplam 21 milyon lira hasar ödemesi yapıldığını belirtti. Yazıcı, ''3,4 milyon olan poliçe sayısını 3 sene içinde 5,5 milyona çıkarmayı, bunun için 10 milyon kişiye ulaşmayı hedefliyoruz'' dedi.
    
Şehirler Yarışıyor, Sigortalılar Kazanıyor
    
DASK'ın 2011 boyunca sürecek ''Şehirler Yarışıyor, Sigortalılar Kazanıyor'' yarışması kapsamında iller ''En yüksek sigortalılık oranı, ''En yüksek oranda poliçe artışı'' ve ''En iyi zorunlu deprem sigortası'' teşvik kampanyası olmak üzere üç ayrı kategoride yarışacak. Yarışmada her üç kategorideki birincilere Güvenli Hayat Parkı armağan edilecek. İkinci ve üçüncü olan illerin İl Afet ve Acil Durum Müdürlüklerine depremle ilgili çalışmalarda kullanılmak üzere ayni yardım yapılacak.
    
Toplantıda 2010'da zorunlu deprem sigortasında gösterdikleri performans nedeniyle Bolu ve Bingöl'e teşekkür plaketi verildi. Bolu yüzde 56 ile en yüksek zorunlu deprem sigortalı konut oranına sahip il, Bingöl ise yüzde 73'le en yüksek oranda zorunlu deprem sigortası poliçesi artışı kaydeden il unvanına sahip oldu.
    
Kısa film yarışması ödülleri
    
Ali Babacan, toplantı kapsamında üniversitelerin iletişim fakültelerinde okuyan öğrencilerin katıldığı, ''Deprem geçecek, hayat devam edecek'' temalı DASK 2. Kısa Film Yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödüllerini verdi. 21 üniversiteden 80 filmin katıldığı yarışmada birincilik ödülüne Marmara Üniversitesi'nden Akif Çelebioğlu'nun ''Çığlık'' filmi layık görülürken, İstanbul Üniversitesi'nden Onur Barış ''El'' filmiyle ikinci, Fırat Üniversitesi'nden Süleyman Atlan ''Umursamamanın Önlenebilirliği'' filmiyle üçüncü oldu. Yarışmada mansiyon ödüllerini ise Doğu Akdeniz Üniversitesi'nden Kürşat Sekmen ''Kapı'', Ege Üniversitesi'nden Ömer Sinir ''Maalle'' filmiyle aldı.