Doyurabileceği kadar yavru yapan allı turnalar (flamingo), beslenme alanları olan Tuz Gölü 260 bin hektardan 150 bin hektara inince, 1998'de 11 bin 400 olan yavru sayısını, bu yıl 3 bin 309'a düşürdü. Göldeki diğer kuşların sayısı da hızla azalıyor. İnsanlar ise, her şeye rağmen göl havzasında açılan 48 bin kuyudan su çekmeye devam ediyor.
Doğa Derneği Alan Envanter Sorumlusu Tuba Kılıç, Türkiye'nin tuz ihtiyacının yüzde 50'sinden fazlasının karşılandığı Konya Tuz Gölü'nün, kuraklık ve kirlilik nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu bir kez daha hatırlattı. Kılıç, göl havzasında açılan 48 bin su kuyusundan, denetimsiz olduğu için ciddi boyutlarda su çekildiğini, bu durumun da gölün kurumasını hızlandıran etkenlerin başında geldiğini belirterek şöyle dedi:
"Yıllardır Tuz Gölü'ne gelerek yavrusunu büyüten çok sayıda türde binlerce kuş, adeta alarm verircesine gölden kaçtı. Tuz Gölü, flamingolarıyla tanınır. Flamingoların en önemli üreme alanlarının başında gelen Tuz Gölü'nde 1992'de yapılan sayımlarda 14 bin çift flamingoya rastlandı. Bugün ise sayı 11 bin 500'e kadar indi. Ancak kuruyan Kulu, Tersakan ve Seyfe göllerindeki flamingoların da Tuz Gölü'ne geleceği düşünüldüğünde, bu kuşların göldeki sayısının daha fazla azaldığı görülüyor. Bu göller flamingoların en önemli beslenme alanları arasında. Beslenme alanlarının yok olmasıyla flamingolar, artık besleyebileceği oranda yavru yapıyor. 1998'da 11 bin 400 olan yavru sayısı 2004'te 7 bin 300'e, bu yıl 3 bin 309'a düştü. Flamingolar artık Gediz Deltası'nı tercih ediyor. Tuz Gölü'nün değişmez misafirlerinden olan bu kuşlar da gölü terk ediyor."
Mezgeldek de kalmadı
Konaklamadan öte üremek için Tuz Gölü'ne gelen birçok türdeki kuşun artık gölü tercih etmediğini belirten Kılıç, şöyle devam etti: "Türkiye'de son olarak sadece Tuz Gölü'nde 2002'de görülen mezgeldek kuşuna artık rastlanmıyor. Tuz Gölü, bu kuşun Türkiye'deki son üreme alanıydı.
1989'da 57 bin olan sakarca sayısı 2005'te ise 263'e, 1989'da 60 bin olan sukuşu sayısı da 2005'te 1424'e kadar düştü. Kılıçgaga ve büyük cıbılıt gibi kuşların sayısı da azaldı. Kuşlar, adeta alarm verircesine gölden kaçıyor."
'Kuşları dinlemeliyiz'
Kılıç, önce kuşların, ardından insanların bölgeden ayrılacağını savundu, "Kuşların verdiği alarmı dikkate almalıyız. Tuz Gölü, Tuz çölüne doğru gidiyor. Kaçak kuyulardan kontrolsüz şekilde çekilen sular, salma sulama yöntemi gibi birçok etken günümüzde gölün sonunu getiriyor" dedi.