Dispanser Olmadı, Davaya Konu Oldu!



Habertürk'ten Öznur Karslı'nın haberine göre; hayırsever Lamia Güvener, İstanbul’da Kadıköy rıhtımındaki sahibi olduğu 7 katlı binayı 1987 yılında Türk Kızılayı’na bağışladı. Ancak avukat kızı Ayla Gürelli, binanın amaç dışı kullanıldığı gerekçesiyle mahkemeye başvurdu. Bunun üzerine bina dispanser olarak hizmet vermeye başladı ve Laima Güvener Kan Alma Birimi oluşturuldu.

Bu süreçte binanın çeşitli katlarının kiralandığı gerekçesiyle Gürelli yeni davalar açtı. Gürelli, binada Kızılay’ın dispanser hizmeti vermesini, aksi halde mirasın kendisi ve 2010 yılında ölen emekli büyükelçi ağabeyi Haluk Güvener’in 2 çocuğuna iade edilmesini talep etti. Dava sürecinde binanın giriş katı geçmişte kan alma birimi olarak hizmet verse de bir süre sonra otobüs firması ile bir telefon bayiine kiralandı. Gürelli’nin iddiasına göre 6 davadan 5’ini Kızılay kaybetti. Gürelli, “Bina için satılamaz, dispanser dışında kullanılamaz” şerhi aldırdı. Taraflar arasındaki hukuki süreçte önümüzdeki günlerde binada bilirkişi incelemesi yapılacağı öğrenildi. Gürelli, yıllardır çözülemeyen konuyu Anayasa Mahkemesi’ne taşıyacak.

Gürelli “Şu anda Kadıköy Meydanı’ndaki çadırda kan alınıyor. Binanın son katı ise deniz manzaralı restoran” diyor. Annesinin Kızılay’a bağışladığı taşınmazın kendisi ve 2 yeğenine iadesi halinde annesinin vasiyetinin yerine getirileceğini söyleyen Gürelli, binanın iadesi yönünde karar çıkması halinde her katında sağlık hizmeti verdireceklerini kaydetti.

Kızılay: Kira geliri ihtiyaç sahiplerine

Kızılay yetkilileri ise, davaların yerel mahkemede ve Yargıtay’da Kızılay lehine sonuçlandığını belirterek binanın son durumuna ilişkin şu açıklamayı yaptı: “6 katlı binanın 2 katı aile sağlığı merkezine dönüştürülmüştür. Diğer 2 katının da yine sağlık alanında hizmet veren kamu idarelerinin kullanımına sunulması planlanmaktadır. Diğer iki katın biri şube hizmet binası olarak hizmet vermekte, diğer katı ise şubeye gelir getirmesi amacıyla kiraya verilmiştir. Kızılay’ın faaliyetlerini sürdürmek için bağışlardan ve bunlardan elde edilen gelirlerden başka bir geliri bulunmamaktadır.”