Doğu Marmara Bölgesel Yenilik Stratejisi ve Yol Haritası Geliştirme Projesi Tanıtıldı



Toplantıda konuşan Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) Genel Sekreteri Erkan Ayan, artık üretimin yenilikçilik ve Ar-Ge temelli yapılması gerektiğini vurguladı. Ayan, Kocaeli, Sakarya, Bolu, Düzce ve Yalova illerini kapsayan Doğu Marmara Bölgesi'nin, Batı ile Doğu'yu birbirine bağlayan stratejik konumda olduğunu belirtti.
    
Türkiye'nin finans merkezi İstanbul ve idari merkezi Ankara ile güçlü ulaşım bağlantılarının varlığına ve Karadeniz ile Marmara Denizi üzerinden dünyaya açılan kapılarıyla uluslararası sanayi üssü konumunda olduğuna dikkati çeken Ayan, ''Doğu Marmara Bölgesi, Türkiye ortalamasının yaklaşık iki katı ile kişi başına düşen gayrisafi yurtiçi hâsılada 1. sırada. Kişi başına düşen gayrisafi katma değerde ise 'düzey 2' bölgeleri arasında İstanbul'dan sonra 2. sırada yer almaktadır. Türkiye ekonomisini sırtlayan yapıya sahip olan Doğu Marmara Bölgesi, Türkiye imalat sanayinin kümelendiğini ender yatırım ve üretim havzalarından bir tanesidir'' diye konuştu.
   
''Doğu Marmara Bölgesi, teknolojinin ticarileştirildiği bir bölgedir''
   
''Doğu Marmara, 75 milyar dolarlık dış ticaret hacmi ile Türkiye dış ticaretinin merkezi konumunda'' diyen Ayan, bölgeye ilişkin şu bilgileri verdi:

''Deniz, kara, demir ve hava yollarının birleştiği eşsiz konumu ile Türkiye'nin dünyaya açıldığı stratejik bir lojistik merkezidir. Bölge ihracatının yüzde 93'ü sanayi sektörlerinden gerçekleşmektedir. Türkiye'de tahsil edilen vergi gelirlerinin yaklaşık yüzde 15'i Doğu Marmara Bölgesi'nden tahsil edilmektedir. Bölge, ülkemizin en çok üretim ve ihracat yapan 35 organize sanayisi ve yapılmakta olan en büyük 5 organize sanayi bölgesi ile Türkiye yatırımlarının cazibe merkezidir. Bölgede, Türkiye'nin iki yüksek teknoloji üniversitesinden biri olmak üzere toplam 6 üniversitenin, ülke genelindeki toplam 37 teknoparktan 7'sinin, 1 teknoloji serbest bölgesinin ve ayrıca 2 teknoloji geliştirme merkezinin, ülkenin en büyük araştırma ve enstitülerinin bulunması ile Ar-Ge'ye yüzde 100 destek kanununa göre kurulmuş 105 Ar-Ge merkezinin 60'ının bölgede kurulu olması bölgenin yenilikçi kimliğini yansıtmaktadır.
    
10 bini aşkın araştırma ve Ar-Ge personeli, bölgeyi Türkiye'nin Ar-Ge ve teknoloji üssü haline getirmiştir. Bölge, yüzlerce tekno girişimcisi ile ülkemizin tekno girişim ve yenilikçi üretim merkezidir. Doğu Marmara Bölgesi otomotiv teknolojileri, ilaç ve kimya sektörlerinden birçok mükemmeliyet merkezini bünyesinde barındırmaktadır.
 Doğu Marmara, Türkiye'nin mükemmeliyet merkezidir. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız tarafından bölgemizde Gebze Muallimköy'de kurulması planlanan Bilişim Vadisi çalışmaları bölgeye ayrı bir değer katmaktadır. Doğu Marmara Bölgesi, hızlı bir şekilde teknolojinin ticarileştirildiği bir bölgedir.''
   
''SRI'ın teknolojiyi ticarileştirme tecrübelerinden yararlanacağız''
   
Bölgesel kalkınmada yenilikçilik, girişimcilik ve rekabetçiliğin ana kalkınma eksenleri olduğunu anlatan Ayan, bölgenin uluslararasılaşması ve dünya trendlerini yakalaması amacıyla dünyanın öncü bağımsız Ar-Ge kuruluşlarından olan SRI International ile iş birliğine gittiklerini söyledi. Ayan, 1946 yılında Stanford Üniversitesi tarafından kurulan ve Silikon vadisinde yer alan, kar amacı gütmeyen bir devlet kurumu olan, 2 bin 100 kişinin istihdam edildiği SRI'nin, dünyada 20'den fazla temsilcilikle yaklaşık 600 milyon dolar ciro ile faaliyet gösterdiğini dile getirdi. Doğu Marmara Bölgesi olarak SRI'ın teknolojiyi ticarileştirme tecrübelerinden yararlanacaklarını ifade eden Ayan, ''SRI, için Silikon Vadisi'nin ruhu deniliyor. SRI, Doğu Marmara'yı seçti. Silikon Vadisi Doğu Marmara'da artık'' dedi.

Steve Ciesinski: Ar-Ge'nin desteklenmesi yatırım da çekecektir

Toplantıda konuşan Stanford Research Institute (SRI) International Dünya Başkan Yardımcısı Steve Ciesinski de, Ar-Ge'nin daha da desteklenmesiyle birlikte gelişmekte olan ülkelere ABD de dahil olmak üzere birçok ülkeden yatırım geleceğini belirtti.Ciesinski, SRI'ın kamu kuruluşları, kalkınma ajansları, ticari işletmeler, vakıflar ve diğer kuruluşlar için sponsor desteğiyle Ar-Ge çalışmalarında bulunan bağımsız ve kar amacı gütmeyen bir araştırma enstitüsü olduğunu belirterek, ''SRI, farklı özellikleriyle pazara yenilik getirmekte ve yeni girişimler yaratmaktadır. 66 yıldır dünyadaki inovasyon hareketinin kurumsallaştırılmasında öncülük yapmaktadır'' dedi. 1946 yılında Stanford Araştırma Enstitüsü olarak Stanford Üniversitesi tarafından kurulan SRI'ın, 1970 yılında üniversiteden resmi olarak ayrıldığını ve 1977 yılında ismi SRI International ismini aldığını anlattı.
   
HD TV, ultrasonik görüntüleme, uzak mesafe veri transferi ile pc ve mouse'u geliştirip ticarileştirdi
   
Ciesinski, ''Dünyanın önde gelen bağımsız Ar-Ge kuruluşlarından olan SRI International'ın faaliyetleri araştırma-geliştirme, proje üreticiliği ve idareciliği, ürün lisansları ve danışmanlık hizmetlerinden oluşmaktadır. Kurumun teknoloji ticarileştirme başarıları arasında internetin ilk uygulayıcısı olarak uzak mesafe veri transferini gerçekleştirmek, pc ve mouse'un geliştirilip ticarileştirilmesi, tıpta kullanılan DaVinci Sistemi, ultrasonik görüntüleme, HD TV, İletişimde Siri Uygulaması ve Disneyland konsepti ile yapay zeka (AI) platform projeleri sayılmaktadır'' diye konuştu.

Gelişmekte olan ülkelerin girişimcilik konusunda ilerleme kaydettiğine dikkati çeken Ciesinski, ''Gelişmekte olan ülkeler küresel düşünmek zorundadır. Bu ülkelerde girişimcilik zaten mevcut, Ar-Ge'nin daha da desteklenmesiyle birlikte bu ülkelere ABD de dahil olmak üzere birçok ülkeden yatırım gelecektir'' şeklinde konuştu.
    
Toplantıda konuşan Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Funda Sivrikaya Şerifoğlu ise, yerele ait özellikleri kullanarak oluşturulan ürünlere daha yüksek katma değerler katarak, onları uluslararası düzeye taşıdıklarını söyledi.