Dozerim Yoktu Villayı Yıkamadık

Unakıtan'ın çocukları için yaptığı villa 2.Nolu Koruma Kurulu kararıyla kaçak olmaktan kurtuldu! Bu açıklamayı yapan Üsküdar Belediye Başkanı Mehmet Çakır'ın ta kendisi. Bakan'ın kaçak villası için daha önce 1991, 1998 ve 1999 yıllarında üç kez yıkım kararı verildiğini ancak yıkımın gerçekleşmediğini anlatan Başkan Çakır, bakın bu durumu nasıl izah ediyor..

Bakan 'villamı yıkacağım' diye size dilekçe vermiş, ama siz 'bekle' demişsiniz?
Bakan, 1984 yılında arsasına inşaat yapmak istemiş ve imar durumu almış. O tarihteki imar durumuna göre tabanda kuruluş oranı yüzde 25 iken, yani 2200 metrekare iken 500 küsur metrekare tabanda oturum hakkı olan inşaat yapma izni varken 140 metrekareye oturan bir ev yapmış. Daha sonra oraya kaçak bir ev daha yapmış. Ancak bu yaptığı evler depreme dayanıksız, aşağı yukarı 1 yıl önce olası deprem ihtimali nedeniyle "Ben bunları yıkmak istiyorum" diyerek belediyemize dilekçe verdi. Dedik ki "Eğer yıkarsanız şu anda yüzde 6 ile yenisini yapmakta zorlanırsınız. Bekleyin plan çalışmalarınızdan sonra Kurul'dan ve Büyükşehir'den geçtikten sonra siz ne yapacağınıza karar verirsiniz."

Plana göre Bakan'ın arsası doğal sit alanı içinde mi?
Hayır. Doğal sit alanı için yüzde 6'lik imar izni verildi. Bakanın arsası, yüzde 15 imar izni olan alan içinde kalıyor.

Ama villası kaçak?
Evet, kaçak. 1991, 1998 ve 1999 yıllarında da Encümenden yıkım kararları alınmış. Adamcağız zaten yıkacağım diyor.

Bir bakanın kaçak villa yaptırmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Adam Bakan değil ki o zaman, Bakan olacağını nerden bilsin ki! Bunun baş sorumlusu belediye başkanları.

Neden yıkılmadı peki?
Bu kaçak yapıları yıkmaya gücümüz yetmez. İhaleye çıkıyoruz, parasını verelim bir müteahhit yıksın diyoruz. Maalesef ihalelere iştirak eden yok.

Ama usulsüzlüğün ortadan kaldırılması gerekiyor?
Üsküdar'da yüzde 60-70 binalar kaçak, hangi birine gireceğim.

Niye adamcağız dediniz Bakan'a?
Çok üzerine gidiliyor, üzülüyorum. Aynı haktan istifade eden başkaları konu edilmiyor.


Kaçak villaya göz yuman Başkan Ağır Ceza'da nasıl beraat etti?
Kaçak yapılarla ilgili yıkım kararını Belediye encümenleri alıyor. Bu kararı uygulayacak olan ise, Belediye başkanları. Ancak başkanlar, yıkım kararlarını genellikle siyasi gerekçelerle uygulamıyor. Bu durumda, TCK devreye giriyor. Çünkü yıkım kararını uygulamayan başkanların görevi ihmal suçundan cezalandırılması gerekiyor. Başkanlar, hakim karşısında kendilerini savunabilmek için ilginç bir 'hileye' başvuruyor. Bu da şu: "Yıkıma gerçekleştirecek araçlarımız yok." Bu bilgi tutanakla tespit ettiriliyor ve ardından sözde bir yıkım ihalesi açılıyor. Bu ihalenin ilanı, küçük bir yerel gazetede yayınlanıyor ve doğal olarak ihaleye kimse başvurmuyor. Bu bilgiyi tutanağa geçiren başkan, sanık duruma düşünce savunmasını yapıyor ve beraat ediyor.

Unakıtan olayında da dönemin Üsküdar Belediye Başkanı Yılmaz Bayat, benzer bir yolu izledi ve beraat etti. Belediye Encümeni 7.10.1998 tarihli kararında ile yıkılması istenen Unakıtan vilalalarını mühürledi ancak yıllarca "araç yok" gerekçesiyle yıkılamadı. İçişleri Bakanı Müfettişleri, Başkan'ın bu savunmalarına o tarihte itibar etmemiş ve cezalandırılmasını istemişlerdi. Raporda "Belediye Başkanı'nın 3 ayrı yıkım kararının uygulanması için herhangi bir gayreti olmamıştır. Belediye Başkanı bu olayda görevini kötüye kullanarak, adeta ruhsatsız inşaatın bitirilebilmesi için gayret göstermiştir." Bu suçlamaya rağmen, Başkanı Bayat, İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandı ve 2003'te beraat etti.