Çevre ve Şehircilik Bakanlığı; İstanbul İli Kartal İlçesi Orhantepe Mahallesi’nde bulunan alanda plan değişikliğine gitti. Bakanlık, Kartal Kaymakamlığı İlçe Müftülüğü’nün talebi üzerine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından hazırlanan Nazım İmar Planı’nda söz konusu alanı dini tesis olarak onayladı. Söz konusu plan değişikliği 1 ay süre ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünde askıya çıkarıldı.
Söz konusu alan ; 15 Haziran 2009 onaylı 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planında “Kentsel ve Bölgesel Yeşil ve Spor Alanı” lejantında kalmaktaydı.
Birgün Gazetesi'nin haberine göre, adı geçen planın uygulama hükümlerinin Kentsel ve Bölgesel Yeşil ve Spor Alanları maddesinde; “Kentin bütününe hizmet eden, halkın eğlenme ve dinlenme gereksinimlerini karşılamaya yönelik aktif ve pasif yeşil alanlar ile spor alanlarıdır. Bu alanlarda parklar, hayvanat bahçeleri, spor alanları, mezarlık alanları, rekreasyon alanları ile olası afet ve kriz durumlarında toplanma ihtiyacının karşılanması amacıyla da kullanılabilir şekilde tasarlanacak bölge parkları yer alabilir” denilmektedir.
Mevcut planlarda günü birlik düzenleme, gezi alanı, “sökülür- takılır” geçici tek katlı yapı gibi fonksiyonlara izin veriliyordu.
Düzenlemeye eleştiri
İbrahim Doğan, (İnş.müh. İBB. Önceki dönem CHP meclis üyesi) yaptığı değerlendirmede “Planlarda da görüleceği gibi bu parselin çevresinde, komşu adalarda iki adet camii alanı bulunmaktadır. Ancak Bakanlık, kıyı – kenar çizgisi ile ilgili yasayı da ihlal ederek bu dinlenme ve açık alan olan yere dini tesis alanı yapmıştır” dedi.
Toplanma alanı
“Yapılan incelemede söz konusu alan kısmen de dolgu alanında kalmakta. Ve hemen bitişiğinde sit alanı bulunmaktadır. Diğer taraftan bakıldığında bu alanda yapılaşma yok. Yani meskun mahal değil” diyen Doğan, “Çevre Düzeni Planlarında söz konusu alanın ‘deprem toplanma’ alanı olarak kullanılması da belirtilmiştir. Yani Bakanlık üst ölçekli plan ilkelerini yok saymaktadır” ifadelerini kullandı.
Kamu yararı yok
İnşaat mühendisi Doğan ifadelerine şöyle devam etti: “Etrafında ve yakınında iki adet camii alanı bulunan yere neden yasalara aykırı bu düzenleme yapılıyor. Bunun izahı yoktur. Biz halkımızın kutsallarına ve inançlarına saygılıyız. Varsa ihtiyaçlar karşılanmalı. Ancak planlara ve yasalara uyulmalıdır.
Bizim toplanma alanına, park alanına, gezi ve dinlenme alanına, eğitim alanına da ihtiyacımız vardır.
Söz konusu parselin çevresinde, yüz metre mesafede iki adet cami alanı planlarda belirtilmiştir. Ayrıca 321 parselde büyük kısmı ‘Kıyı- Kenar’ çizgisinin içinde kalmaktadır. Yani bu alanda kalıcı yapı yapılması yasalara ve plan ilkelerine aykırıdır. Diğer taraftan bölge halkının, yerel yöneticilerin, kent parlamenterinin ve plan otoritelerinin görüşleri alınmayan bu planlar katılımcılık ilkesine aykırıdır. Zira plan kamu yararı gözetilmeden yapılmıştır.”