Yazar Ingeborg Bachmann'in yapıtlarının yer aldığı sergi Yapı Kredi Kültür Merkezi Sermet Çifter Salonu'nda. Yazar Ingeborg Bachmann 'ın yapıtları sergisi, ''Bir Usta Bir Dünya'' içeriği ve ''Savaşa Karşı Yazmak Ingeborg Bachmann 1926- 1973'' başlığıyla Yapı Kredi Kültür Merkezi Sermet Çifter Salonu'nda açıldı. Sergi, 9 Ocak 2006'ya kadar ziyaret edilebilir.
1926'da Avusturya'nın Klagenfurt kentinde doğan Bachmann, 1945-1950 yılları arasında Innsbruck, Graz ve Viyana üniversitelerinde felsefe, psikoloji ve Alman filolojisi okur. Çalışmalarında özellikle Heidegger ve Wittgenstein üzerine yoğunlaşır. İlk şiirleri 1948-49 yıllarında yayımlanır. 1964'te George Büchner Ödülü'nü kazanan Bahchmann, aralarında Fransa, İngiltere, İtalya ve ABD'nin de bulunduğu pek çok ülkeye yolculuk eder. 1965'te Roma'da yaşamaya başlar. 1973'te çıktığı Polonya yolculuğunda Auschwitz ve Birkenau toplama kamplarını görür. Aynı yıl Roma'daki evinde çıkan yangında ağır yaralanarak yaşamını yitirir.
1945'ten sonra hiç kimse, savaş ve barış sorununu Ingeborg Bachmann'dan daha koşulsuz biçimde kendi yazma eyleminin odak noktası yapamamıştır. Yazar, olup bitenlerin 'habercisi olabilmek' amacıyla kendini zamanın yıkıcı deneyimlerine açmış ve dünyadaki sürekli savaş durumunun karşısına kendi başarıya ulaşmış yaşam ütopyasını çıkarmıştır. ''Çünkü şu kadarı hâlâ elimizde'' der Frankfurt Dersleri'nin sonunda, ''bulduğumuz kötü dille uğraşmak; bugüne kadar daha hiç saltanat sürmemiş olan, ama sezgilerimizi yöneten ve bizim de taklit ettiğimiz bir dile doğru gitmek.''
Savaş ve barış sorunu...
Bachmann için, ''Göle İnen Üç Yol'' adı son öyküye kadar savaş ve barış sorunu dil ve imgelere değgin bir sorun olarak kalmıştır. Bu anlamda, Bachmann'ın medyatik açıdan son derece başarılı savaş fotoğraflarının anlamından kuşku duymaya başlayan bir kadın savaş muhabirini anlatan öykü yazmış olması raslantı değildir. Savaş, Bachmann'ın yaşamına da sanatına da çok erken girmiştir. 1943'te, Hitler' in ilan ettiği 'topyekûn savaş' döneminde, Klagenfurt'ta büyük 'Sınır Bölgesi Sergisi' düzenlenir. Ingeborg Bachmann'ın erken tarihli bir öyküsü olan 'Honditschkreuz' (Honditsch Haçı) (1943), özellikle sınırın böyle askeri bir bölgeye dönüştürülmesine, savaşın yüceltilmesine ve yurt duygusunun Almanlaştırılmasına karşı çıkar.
Savaşa böylesi karşı olan, dünya edebiyatında şiirden öyküye, oyundan romana hemen her alanda yetkin ürünler veren usta yazara, onun dünyasına ve yapıtlarına yakın duruş penceresi açıyor 'Savaşa Karşı Yazmak'. Sergi, savaşın hâlâ sürdüğü, hep sürdüğü şu günlerde ayrı bir önem taşıyor. ''Savaş ilan edilmiyor artık, sürdürülüyor. İnanılmaz olan sıradanlığa dönüştü....'' Savaşa karşı duranlara, ne kadar haklı olduklarını anlatıyor Bachmann ve yalnız olmadıklarını da.