EAA'nın Ali Sami Yen Projesine Haziran'da Başlanıyor



Ali Sami Yen Stadyumu arazisine yapılacak olan proje, bugün (31 Mart 2011) Four Seasons Hotel'de gerçekleşen basın toplantısı ile tanıtıldı. Toplantıya, proje ortaklarından Torunlar GYO ve Kapıcıoğlu İnşaat'ı temsilen Aziz Torun ve Eray Kapıcıoğlu’nun yanı sıra projenin mimarı Emre Arolat da katıldı. Arolat, İstanbul’da oldukça merkezi bir konuma sahip projenin mimari tasarımına ilişkin detaylı bilgi verdi.

Üç futbol sahası büyüklüğünde kent meydanı

Son yıllarda kent merkezindeki işlevini yitirmiş kamu arazilerinin çok dikkat çektiğinin ve potansiyelleri nedeniyle bir “arzu nesnesi"ne dönüştüğünün altını çizen Emre Arolat, bu tür bir projede kendileri için önemli olanın yalnızca güzel görünen bir proje tasarlamak değil, yapılan projenin kente ne kazandıracağı olduğunu belirtti. Arolat, bu alanın bir Galatasaraylı olarak kendisi için de ayrı bir önem taşıdığına değindi.

Projenin yerleşim planı, yüksek yapıları arsanın güneyine çekip yoldan uzaklaştırarak yol tarafında mümkün olduğunca büyük bir kamusal alan oluşturmayı amaçlıyor. Projede yer alan üç kulenin her biri 1000-1300 metrekarelik bir taban alanına sahip.

Mimari projesi yine EAA Architects’e ait olan bitişikteki Likör Fabrikası arazisindeki proje de gerçekleştiğinde, yol tarafındaki kamusal alan toplam 3 futbol sahası büyüklüğünde olacak. Emre Arolat kent için kamusal alan bakımından büyük bir katkı sağlayacak bu iki projenin kendisi için mimarlık kariyeri içinde önemli bir yeri olduğunu belirtiyor.

Yeni kuşak ofis anlayışı

Projenin bir başka dikkat çeken yanı ise, alışıldık plaza ofis yaklaşımının dışına çıkarak zeminde peyzaj ile doğrudan bağlantı kurması ve yatay ofisleri, blokların zemin kotu altına alması. Yol tarafında oluşturulacak kamusal meydan ise yolun gürültüsünden daha az etkilenmesi için yol kotunun altında tasarlanmış. Çevresinde yeme-içme ve rekreatif işlevlerin yer alacağı bu meydan ile doğrudan ilişkili bir de kent müzesi oluşturulması düşünülüyor. Bu kent müzesi alanın tarihi dolayısıyla Ali Sami Yen Stadyumu ve Galatasaray ile tematik bir ilişki kuracak. Zemin kotu altında yapılan bu düzenlemeler alanın güneyine doğru uzanan ve yatay akışkanlığı güçlendirecek bir “iç sokak” ile tamamlanıyor.

Arolat, projenin tasarımında yönlenmenin (tropizm) de önemli bir yere sahip olduğunu belirtiyor. Üç kulenin her biri manzaradan en iyi biçimde yararlanacak ve çevredeki potansiyel projelerden en az düzeyde etkilenecek biçimde konumlandırılmış.

TOKİ ile hasılat paylaşımı usulü ile yapılacak projenin ortaklık yapısı; %65 Torunlar GYO, %30 Aşçıoğlu İnşaat, %5 Kapıcıoğlu İnşaat biçiminde.

Üç bloktan oluşan projenin iki bloğu 43 katlı rezidans, bir bloku ise 39 katlı A sınıfı ofisten oluşuyor. Rezidanslar ise daireler 1+1’den 4+1’e kadar çeşitli metrekarelerde dairelerden oluşuyor. Ek olarak proje kapsamında yapılacak otopark alanın bir kısmı Belediyeye tahsis edilecek.   

Arsa dahil maliyeti 1 milyar TL’nin üzerinde olan projenin 2011 Haziran ayında start alması ve 2014 yılında tamamlanması planlanıyor.