EMO'dan Nükleer Santral Sergisi



Sergi kapsamında 150x200 cm ölçülerinde hazırlanan 5 adet poster yer alıyor. İlk poster sunumda Sinop'ta kurulmak istenen nükleer santralın etkileyeceği bölgeye ilişkin görsel dokümanlar eşliğinde çarpıcı bilgiler veriliyor. Nükleer santral için tahsis edilen 10.1 milyon metrekarelik alanın 1415 futbol sahası büyüklüğüne denk geldiğine dikkat çekilen posterde, Sinop'un doğal güzellikleri ve yaşam anları "Türkiye'nin En Mutlu Şehri Sinop" vurgusuyla sunuluyor. Nükleer Santral alanının Bozburun Yaban Hayatı Geliştirme Sahası'na bitişik; Karadeniz'in tek fiyordu olan Hamsilos Tabiat Parkı'na 3.1 km, Aksaz-Karagöl Sulak Alanı'na 4.9 km, Sarıkum Tabiatı Koruma Alanı'na 4.2 km uzaklıkta olduğu belirtiliyor. 

İkinci posterde santralın daha inşaat aşamasında yaratacağı olumsuz çevresel etkiler ortaya konuluyor
- Sahada kazı çalışmalarının 2019 senesinde başlaması ve ilk reaktörün 2025 senesinde devreye alınması planlanmaktadır. Sinop Nükleer Santral çalışması için İnceburun mevkiinde yapılacak hafriyat çalışması ile Sinop-Sakarya illeri arası 550 km uzunluğunda, şerit genişlikleri 15 m olan, 2 şeritli bölünmüş yolun 2 m derinliğinde dolgusu yapılabilir.

- Bu santralın en az 6 yıl süreceği öngörülen inşaat süresince milyonlarca ton çimento üretiminden ve diğer iş makinelerinden çıkacak sera gazları, toz, gürültü, titreşim ve tüm kirletici unsurların Sinop kent merkezi ve 30 km çaplı alanda bulunan karasal ve sucul yaşam alanlarına etkisi hesaplanamamaktadır.

Üçüncü posterde santralın işletme aşamasındaki çevresel etkileri ayrıntılı grafik ve şekiller aracılığıyla gözler önüne seriliyor. Santralda kullanılacak günlük soğutma suyu nedeniyle her gün 28 milyon metreküp Karadeniz suyunun "öldürüleceği" ifade edilirken, grafikle İstanbul'un günlük içme suyu tüketiminin 3 milyon metreküp, tüm Türkiye'nin ise 16 milyon metreküp olduğu anımsatılıyor. ÇED Raporu`ndan alıntılanan bilgilerle bölgenin maruz kalacağı sıvı, katı ve gaz radyoaktif atıklar listeleniyor.

Santralın maliyetini ele alan 4. posterde, EÜAŞ'ın vergi cenneti Jersey adalarına kurduğu offshore şirket üzerinden santrale ilişkin ticari faaliyetlerin yürütüleceği, bu şirket aracılığıyla santralın yakıtının ithal edileceği anlatılıyor. Santrala verilen alım garantisi fiyatının Türkiye'de ortalama elektrik fiyatından daha pahalı olduğu grafikle gösterilirken, Asahi Gazetesi'nden santralın yapım maliyetinin de yükseldiği haberi aktarılıyor.

Son posterde Sinop Nükleer Santralı'nın güvenlik boyutu irdeleniyor. ÇED Raporu'ndaki güvenlik vaatleri, ülkemizde yaşanan nükleer güvenlik sorunlarıyla karşılaştırılıyor. Türkiye'nin henüz nükleer santralı yokken İstanbul İkitelli'de 1999'da meydana gelen olayla "dünyanın en önemli 20 radyoaktif kazası" listesine girmeyi başardığı anımsatılıyor. Sinop halkının güvenlik güçlerince nasıl ÇED sürecinde Halkın Katılımı Toplantısı'na alınmadığı da fotoğraflarla sergileniyor.

Reklam Goruntulenme Bolumu