Kültür AŞ, İstanbul'u dünyanın kültür başkenti yapmak hedefini korurken, şehrin yerlisini de ihmal etmiyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı çalışan Kültür AŞ, kültür etkinlilerinin belirli merkezlerde yapılan faaliyetlerin ötesine geçip 'ev'lere girmesi felsefesi ile çalışıyor. Büyük kültür kompleksleri ve turizm tesisleri ile Kültür AŞ finansal ve teknik imkanlar konusunda sıkıntı yaşamasa da yapılan etkinliklerin daha çok kişiye ulaşması için yeni arayış içerisinde. Kültür AŞ Genel Müdürü Nevzat Bayhan, insanların haberdar oldukları takdirde etkinliklere büyük ilgi gösterdiğini dile getirirken, bu amaçla Kültür AŞ; 11 radyo istasyonunda her sabah yürütülen kültür-sanat faaliyetleri hakkında duyuru programları yapmaya başladı.
Seyyar kitaplar elden ele dolaşacak
Toplumun olarak okuma ve dinlemeden izlemeye ağırlık verdiğini belirten Bayhan, bireyi kültürün merkezine çekerek kültürü aile boyutuna taşımaya çalıştıklarını vurguluyor. Bu amaçla kültür etkinliklerini belirli merkezlerden çıkarıp mahallelere kadar götürdüklerini dile getiren Bayhan; gezici kitaplık, yazlık sinema projeleri ile bu doğrultuda ilk etkinlikleri gerçekleştirmeye başladıklarını belirtiyor. Kültürün yayılması için Kültür AŞ'nin geliştirdiği bir diğer proje de 'Seyyar Kitap'. Geçtiğimiz aylarda internet üzerinde e-posta zinciri şeklinde dolaşan bireysel ama küresel bir girişimin benzeri olan projede Kültür AŞ yayınladığı kitaplar insanların rahatça ulaşacağı kamu alanlarında bırakılacak ve kitapların sonunda insanlara kitabı okuduklarında yine başka insanların ulaşabileceği bir alanda bırakmaları önerilecek.
Bu sayede aynı kitaptan birçok insanın faydalanacağını belirten Bayhan, kitapların yarısının evlere girmesini, yarısının da dolaşımda olmasını amaçladıklarını ifade ediyor. Komisyonun yaklaşık 100 konuda kitap belirleme çalışmalarını yürüttüğünü belirten Bayhan, kitapların özellikle kolay okunabilir ve sentez bilgileri içerir nitelikte olmasına özen gösterdiklerini söylüyor.
İstanbul yalnız Avrupa'nın değil dünyanın kültür merkezi
İstanbul'u kültür başkenti yapma vizyonu ile hareket ettiklerini belirten Bayhan, 80 ilden hatta dünyadan göç alan İstanbul'un dünyanın özeti bir yapıda olduğunu vurguluyor. Eski İstanbul kültürüne dönmenin zor olduğunu belirten Bayhan, İstanbul'un olması ve olmaması gereken unsurları bir arada barındırdığına değiniyor. "Kültürel zenginlik; yeni bir İstanbul kültürü oluşturma mantığı ile hareket ediyoruz" diyen Bayhan, bunun için de gerek toplum bilimciler, gerekse sivil toplum kuruluşları ile birlikte hareket ettiklerini dile getiriyor. Zira, siyasi erkin baskısıyla kültür oluşturmak pek mümkün değil.
Kültür çalışmalarının uzun vadede sonuç verdiğini vurgulayan Bayhan, İstanbul'un 3 bin yılda ev sahipliği yaptığı medeniyetlere ait her türlü eserin bir arada bulunduğuna dikkat çekiyor. Bayhan'a göre "Polonyalıların, Arnavutların, Çerkezlerin yerleşip, Polonezköy, Arnavutköy, Çerkezköy gibi kendi isimlerini verdiği yerler var İstanbul'da. İstanbul Avrupa Birliği'ni daha çok önceden yaşamış. Coğrafi yapısı, kültür tarih ve demografik olarak farklı yapıların bir araya geldiği İstanbul bu nedenle Avrupa'nın değil dünyanın başkenti olma hedefinde."
Haliç kültür vadisi haline gelecek
Kültür AŞ 2 Ekim 1989 tarihinde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi bünyesinde kültür, sanat ve turizm hizmetleri sunmak üzere ticari amaçla kuruldu. İstanbul’un en kısa sürede Avrupa Kültür Başkenti ilan edilmesi için çalışmalar yürüten Kültür AŞ, mülkiyeti İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ait olan Miniaturk-Minyatür Türkiye Parkı, Cemal Reşit Rey Konser Salonu, Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi, İdris Güllüce Kültür Merkezi, Mecidiyeköy Kültür Merkezi, Yerebatan Sarnıcı ve Cemal Reşit Rey Stüdyoları'nın işletmeciliğini yapıyor.
Bunların yanı sıra kitap yayınları da gerçekleştiren Kültür AŞ'nin önümüzdeki dönemde gerçekleştireceği projeler arasında Haliç'in kültür vadisi haline getirilmesi var. Bu çerçevede Sarayburnu-Sütlüce hattında panaromik sinema, zaman tüneli yapılması gibi planlar gündemde. Anadolu yakasında ise İdris Güllüce Kültür Merkezi'ne ek olarak Kartal ve Maltepe'ye kültür merkezi yapılması planlanıyor. Ayrıca Miniaturk benzeri bir kronolojik olarak İstanbul eserlerinin yer aldığı bir park yapılması söz konusu. Yabancı bestecilerin İstanbul hakkında yaptıkları şarkılardan oluşan "Songs for İstanbul" albümü de yolda.