'Dokuzuncu Uluslararası İstanbul Bienali' kapsamında Eric Göngrich, 'Yeni İstanbul' adlı çalışmasıyla kentin mimarisindeki değişimi anlatıyor. Göngrich, Antrepo No:5'te yer alan enstalasyonu için, İstanbul'un tepe ve vadilerini andıran prizma biçiminde tahta bir yapı inşa etti.
Sanatçı, yapının etrafını ise kentin küçük ölçekte çizimleri, diaları ve yansıtılan görüntüleri ile çevreledi. İstanbul'daki yapıların birbirinden ne kadar farklı olduğunu gözler önüne seren Göngrich'in çalışmasında kent dokusu ile uyumsuz binalar ve eski yerleşim bölgelerinde yükselen çok katlı apartmanların görüntüyü nasıl değiştirdiği vurgulanıyor.
Eski sokaklar hatta sokak aralarından da karelerin yer aldığı çalışmada kentin zaman içinde nasıl değişime uğradığı ve eski ile yeniyi birarada tutmaya çalıştığı da ele alınıyor.
Göngrich'in çalışmasında başka bir görünüme kavuşmaya başlayan kentte yıllara direnmeye çalışan tarihi dokunun etrafında inşa edilen yeni yapılarla nasıl 'görünmez' hale geldiği de görülüyor.
1966 doğumlu Göngrich, Berlin'de yaşıyor. 2000 yılından bu yana aralıklarla İstanbul'a gelerek uzun sürelerle kalan ve mimari temeli olan Göngrich, insanların mekan yaratma ve kullanma şekilleriyle ilgileniyor.
Enstalasyon ve fotoğraf gibi çeşitli malzemelerle mekanlar içinde yeni mekanlar tanımlayan Eric Göngrich'in çalışmasında yer alan ahşap enstalasyona isteyenler oturabiliyor ya da ayakkabılarını çıkararak tırmanabiliyor.
İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı'nca düzenlenen ve 17 eylülde açılan bienal, 30 ekime kadar devam edecek.