Dokuz Canlı Köprü



Arnavutköy-Vaniköy arasına köprü fikri 1995'te ortaya atıldı, 1998'de de onay aldı. Gürtuna'nın 2002'de veto ettiği güzergâh en son Topbaş'ın önüne geldi. Tartışmalı üçüncü köprü projesi her yeni hükümetle yer ve şekil değiştirirken, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi, Karayolları Genel Müdürlüğü'nün üç yıl önce vazgeçtiği Arnavutköy-Vaniköy projesine onay verdi. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın karşı çıktığı güzergâha meclisin verdiği onay, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş tarafından veto edildi.

İlk kez 1993'te gündeme geldi
İstanbul Boğazı'na üçüncü bir köprü fikri, ilk olarak 1993'te, dönemin Bayındırlık ve İskân Bakanı Onur Kumbaracıbaşı'dan geldi. Kumbaracıbaşı'nın üçüncü köprü için fizibilite çalışmalarına başlandığını açıklaması kamuoyunda tepki yaratırken, bilim adamları İstanbul'da yeni karayollarının değil raylı sistem ağının geliştirilmesi gerektiğini savundu. Üçüncü köprünün yeri ve güzergâhın Arnavutköy'den geçmesine ilişkin ilk tartışmalar ise 1995'te başladı. Mevcut iki Boğaz köprüsünün kapasitelerinin dolduğunu savunan Karayolları Genel Müdürlüğü 17. Bölge Müdürlüğü, üçüncü köprü için beş alternatif koridor belirledi.

'Sivil topluma soracak değiliz'
Karayolları, trafik sorununa çözüm ve işletme maliyeti açısından en uygun seçenek olarak ikinci koridordaki Vaniköy-Arnavutköy güzergâhına 1100 metrelik asma köprü yapılmasını önerdi. Köprüye ait çevre yolu Göztepe-Hasdal ve Hasdal-Haramidere arasında 62 km uzunluğunda iki etaptan oluşurken, projede 4.7 km uzunluğunda sekiz tünel, 11.6 km uzunluğunda 25 viyadük, beş bağlantı yolu, 23 köprülü kavşak bulunuyordu. Mimarlar Odası, Şehir Plancıları Odası, üniversitelerin ulaşım anabilimdalı öğretim üyeleri projeye şiddetle karşı çıktı. Arnavutköy Semt Girişimi adı altında birleşen semt sakinleri, odalar ve bilim adamları, köprünün trafik sorununa çözüm getirmeyeceği gibi, İstanbul'un kent yapısına geri dönülemez zarar vereceğini ileri sürdü. Tepkiler üzerine Kasım 1998'de bir açıklama yapan dönemin Ulaştırma Bakanı Yaşar Topçu "3. köprü olacak, o kadar. Sivil toplum örgütlerine soracak değiliz" diyerek rest çekti.

Gürtuna'nın vetosu
1998'de yatırım programına alınmak istenen köprü projesi, dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna'nın "Planlarımda köprü yok" yazısı üzerine, yatırım programından çıkarıldı. Haziran 2002'de ise bu kez Bayındırlık ve İskân Bakanı Abdülkadir Akcan, "Üç-beş kişi karşı çıkıyor diye, 3. boğaz köprüsünü yapmaktan vazgeçmeyeceğiz" diyerek köprü ve güzergâhında ısrar etti. Akcan, köprünün 2005'te tamamlanabileceğini söyledi. Uluslarası Anıtlar ve Sitler Konseyi (ICOMOS) ise dünya genelinde risk altındaki kültürel miras raporunda yer verdiği 3. köprü projesinin kültürel ve doğal mirasta tamiri imkânsız tahribat yaratacağını bildirdi.

Gürtuna'nın başkanlığı döneminde, 20 Ağustos 2002'de Karayolları ve İBB arasında yapılan protokolle, D100(E5/01) karayolunun Avcılar-Pendik arasında kalan bölümünün belediyeye devriyle birlikte Vaniköy-Arnavutköy arasında yapılacak köprü projesinin, imar planlarına işlenmesi için İBB Meclisi'ne sunulmasına karar verildi. Ancak Gürtuna, veto yetkisini kullanarak projeyi meclis gündemine aldırmadı.

Temmuz 2004'te çıkan 5216 sayılı yeni Büyükşehir Belediyeleri Kanunu'na göre, komisyonlarda bir ay içinde görüşülmeyen raporlar geri gönderildiği için, 13 Eylül 2004'te proje planlama müdürlüğüne iade edildi. Ancak 16 Mart 2005'te yeniden komisyonda görüşülen proje, geçen cuma İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nde CHP grubunun muhalefetine rağmen AKP oylarıyla kabul edilerek İBB Başkanı Topbaş'ın onayına sunuldu. Topbaş, kendisinden habersiz bu kararı alan AKP grubunun üçüncü köprüyü Arnavutköy-Vaniköy güzergâhından geçiren kararını veto etti.

Karayolları: Proje bizim değil
AKP Grup Başkanvekili Hüseyin Evliyaoğlu, Topbaş'ın vetosundan henüz haberdar olmadığını ve konuyu inceleyemediğini söyledi. CHP Grup Başkanı Kemal Akar ise, projenin meclis ve kamuoyu tarafından detaylı olarak incelenmeden oldubittiye getirilmesinin kesinlikle kabul edilemeyeceğini belirtti. Karayolları Genel Müdürlüğü yetkilileri, İBB Meclisi'nin onay verdiği şekilde bir köprü projelerinin olmadığını ve belediyeden böyle bir talepte bulunmadıklarını söylerken, Büyükşehir yetkilileri projenin bir yıl içinde tamamlanacak olan 1/25 binlik plana işleneceğini kaydetti.

Erdoğan: Tüp geçit de yetmez
Oysa Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte, köprü projesi yeniden şekil değiştirmişti. Kentiçi trafiğe yönelik olarak Arnavutköy-Vaniköy'de düşünülen köprü için, 2003'te Erdoğan'ın isteği doğrultusunda Yuşatepesi-Rumelikavağı ve Garipçe-Poyrazköy seçenekleri eklenmişti.
İki köprü arasında yeni bir köprüye karşı çıkan Erdoğan, şehir içi trafik yerine en kuzeyden geçirilecek transit yol ve köprünün İstanbul trafiğini rahatlatacağını savunmuştu. Erdoğan, dünkü açıklamasında da tüp geçit ve transit yolun bile gelecekte İstanbul'a yetmeyeceğini söyledi.

Topbaş: Projeler karışmış olabilir
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş 3. köprüyü Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın yapacağını ve Meclis'te büyük bir ihtimalle projelerin karıştırıldığını söyledi. Topbaş, gazetecilerin, 14 Ekim'de İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nce onaylanan 'İstanbul Boğazı Raylı Sistemli 3. Karayolu Geçişi'ne ilişkin sorularını şöyle yanıtladı:

"Meclisin aldığı kararı, 1/25.000 nazım planları çerçevesinde yeniden değerlendirmek üzere dün (pazartesi) iade ettim. Meclisin, 3. köprüyle ilgili Başbakan'ın geçmişte düşündüğü kuzeydeki yerle karıştırmış olabileceğini tahmin ediyorum. İki köprü arasında karayolu taşımacılığı yapacak bir 3. köprünün yapılmasını mimar olarak doğru bulmuyorum. Kentiçi köprüsü haline gelmiş iki boğaz köprüsünde, kentlerarası ve uluslararası taşımacılık ciddi problemler oluşturuyor. Özellikle Gebze'den itibaren daha kuzeyde İstanbul'u etkilemeyecek bir ulaşım aksı olması daha doğru bir düşüncedir. Daha kuzeyde, arazileri tehdit etmeyen ulaşım ana akslarına oturan bir sistemin oluşturulmasını hedefliyoruz. Birinci köprüye zamanında karşı çıkıldı, ama şimdi üçüncüsünü konuşuyoruz. Belki yarın beşincisini konuşacağız. İstanbul'un siluetini bozmayan, estetiği ve çevreye saygılı köprüler her zaman için yapılabilir."