Gazi Üniversitesi (GÜ) Non-İyonizan Radyasyondan Korunma Merkezi
(GNRK) Sorumlusu Arzu Fırlarer, insanların evlerinde elektromanyetik alanlara
maruz kaldıklarını belirtti, alınacak bazı küçük önlemlerle evlerdeki elektronik
cihazların yaydığı radyasyondan korunmanın mümkün olduğu bildirdi.
Elektromanyetik alanların oluşturduğu radyasyondan uzun süreli etkilenilmesinin
psikolojik rahatsızlıklara, üreme ve görme fonksiyonlarında olumsuzluklara,
bağışıklık sisteminde zayıflamalara neden olabileceği uyarısında bulunan
Fırlarer, bazı önlemlerle evlerdeki elektromanyetik alanların azaltılabileceğini
söyledi.
Kablosuz internet etkiler
Fırlarer, evlerdeki elektromanyetik alanların azaltılması için
alınacak önlemleri ise şöyle sıraladı: "Kablosuz internet kullanıyorsak bundan
vazgeçmemiz lazım. LCD televizyonlar tüplü ve plazma televizyonlara oranla daha
az elektromanyetik alan oluşturur. Bilgisayar monitörlerinde ve televizyonlarda
LCD ekranların tercih edilmesi gerekir.
Sarı ışık yayan ampul
Evlerde tasarruflu ampul ve floresanların yerine sarı ışık yayan
ampulleri kullanmalıyız. Sarı ışığın oluşturduğu elektromanyetik alan floresan
ve tasarruflu ampullere oranla daha azdır. Komşularımızın buzdolabı, çamaşır
makinesi, televizyon gibi cihazların arkalarının da yaşadığımız odalara dönük
olmaması sağlanmalıdır."
Açık telefonlar bebek yakınında
bırakılmamalı
Bebek telsizlerinin de elektromanyetik alan yarattığına dikkati
çeken Fırlarer, "Bebek telsizleri mikrodalga fırın kadar elektromanyetik
alan oluşturuyor. Bu nedenle bebek telsizlerinin kullanılmaması gerekir" diye
konuştu. Fırlarer, açık cep telefonlarının bebeklerin yakınına bırakılmasının da
'yanlış' olduğunu söyledi. Bir günde cep telefonu ile görüşme süresinin 'bir
saatle sınırlı olması' gerektiğini savunan Fırlarer, "16 yaşından küçük
çocukların beyin gelişimi devam etmektedir. Beyin sıvı yoğunluğu yetişkinlere
oranla daha fazla olduğundan elektromanyetik alan iletkenlikleri daha çoktur"
dedi.