Halkı Müteahhitlere Teslim Etmeyeceğiz



35 bin kişinin yaşadığı Gülsuyu-Gülensu mahallelerinde 7 bin bina bulunuyor. Planlama dahilinde; 7 bin 536 metrekare çocuk parkı, 3 bin 634 metrekare dini tesis, 28 bin 328 metrekare okul, 92 bin metrekare yeşil alan, 900 metrekare sağlık hizmeti tesis, 8 bin 340 metrekare spor tesisi alanı mevcut. AKP meclis üyelerinin de onay verdiği proje Büyükşehir Belediyesi’nde onay bekliyor...

Birgün Gazetesi'nden Gülşen İşeri'nin haberine göre, Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç ‘yerinde dönüşüm’ü anlattı...

>> Gülsuyu-Gülensu için ‘yerinde dönüşüm ve yerinde yenileme’ yapıyorsunuz. Bu süreç nasıl evrildi?

30-40 yıllık bir geçmişi var kentsel dönüşümün. Her seçimde yeni vaatler ortaya çıkarken, bazılarına tapular verilmiş, bazılarına verilmemiş, vatandaş kafasına göre binalar yapmış. Kentsel dönüşüm ilanı edilince de bölgede tartışma süreci başlıyor, bölgenin aktörleri, sivil toplum örgütleri, Gülsuyu Güzelleştirme Derneği gibi, akademisyen, yazar çizer arkadaşımızın bu konuda kafa yorduğunu, müdahil olduklarını biliyoruz.

>> Sizden önceki süreçlerde de belli bir çalışma yapılmış. Farkınız neydi?

Mahallede çok ciddi dayanışma var. Bir katılımcı platform oluşuyor sonuçta. Mahallelinin bizim bilgimiz dahlinde olursa kabul görür diye bir yaklaşımı var. Biz görevi devraldığımızda da çok güçlü bir alt yapısı olan ekiple çalıştığımızı gördük mahallede, muhtar, mahalle sakinleri, meclis üyeleri, sivil toplum, akademisyen, işi bilen bir kadro vardı. Bu da işimizi kolaylaştırdı.

>> Gülsuyu-Gülensu farkı mı peki?

Gülsuyu kararlıydı. Yerinde dönüşüm ve yerinde yenilenmeyi talep ediyorlardı. “Mahallemizden sürülmek istemiyoruz. İstanbul ya da başka kentlerde yapılan kentsel dönüşümü burada istemiyoruz” dediler. Haklılardı biz de belediye olarak bu fikri benimsedik.

>> Bu sürece gelene kadar ciddi bir çalışma da yaptınız.

İlk olarak nisan ayında mahallede ofis açtık. 15 toplantıyı Maltepe Belediyesi olarak hayata geçirdik. Bir o kadar da mahalleli tarafından toplantılar organize edildi. O toplantılarda belediye yoktu, kendi aralarında yaptılar. Eksiklerimizi de o toplantılardan öğrendik.

Tapusu olmayan, kiracı olanlar vs derken hepsini içine katacak bir projeye dönüştü... Amacımız hiçbir kimseyi oradan bir yere göndermemek.

Aralık ayında da mahalleden gelen eleştiriler vs derken çalıştay yaptık. Atölyeler oluşturduk, herkes ilgi alanına göre bu atölyelerde çalıştılar. Akşamda atölyelerden çıkan fikirler yeniden harmanlandı, sunum haline getirildi... Son olarak da mahallenin karşısına çıktık, Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde sunum yaptık. 1 saat sunum sürdü, 3,5 saat soru aldık. Kimsenin sözünü de kesmedik. Bütün bunlardan sonra “40 yıllık kangren olan bu sorunu sizlerle birlikte çözmek istiyoruz” dedik ve toplantı sırasında bir vatandaş şöyle dedi: “ben bu olay gündeme geldiğinde babamın saçları ağardı şuanda benim saçlarım ağardı ama torunumun da saçlarının ağarmasını beklemeyelim, bu sorun mutlaka çözelim...”

>> Bu Maltepe Belediyesi’nin girişimi ama bir yandan da AKP’li meclis üyelerinin de onayıyla hayata geçiriyorsunuz bu yerinde dönüşümü...

Kafalardaki soru işaretlerini mümkün olduğunca gidermeye çalıştık. Planı meclise getirip oy birliğiyle meclisimizden geçti, Büyükşehir’de de Ocak ayında gündeme gelecek. Orada da tartışılıp mayıs ve haziran ayında da onaylanırsa bu mahallelerde yerinde dönüşümü gerçekleştireceğiz.

>> Son aşama Büyükşehir Belediyesi.

Büyükşehir’den geçtikten sonra başlayacak. 1,5 yılda sarf ettiğimiz emeğin teorisi yapıldı, şimdi bunun pratiğinde mahalleliyle iç içe olmak lazım.

>> Türkiye’de bir ilk deneniyor ve hayata geçerse yerel yönetim açısından da örnek teşkil edecek.

Doğru, Türkiye’de bir ilki deniyoruz. Gülsuyu ve Gülensu halkının başarısıdır. Onların o dayanışma ruhu olmasaydı, onların o direnci olmasaydı, bu kadar rahat taşıyamazdık bu projeyi.

>> TOKİ de olmadan yerel yönetimin gücüyle böyle bir proje hayata geçiyor demek ki, değil mi?

Gülsuyu ve Gülensu’da TOKİ ile çalışmadık. Tamamen kendi olanaklarımızla yaptık, bunu denemek istedik. Bilgi alış verişi yaptık ama TOKİ’yi bulaştırmadık bu işe.

Büyükşehir Belediyesi’nden geçtikten sonra istiyorum ki, masanın bir tarafında Gülsuyu Gülensu halkı otursun, kiminle çalışacaklarına halkın kendisi karar versin. Kaldı ki vatandaş da TOKİ ile çalışmam diyor... Hapsedilmiş bir kuş gibi TOKİ konutlarında oturmak istemiyor.

>> Ada ada boşaltacağınızı söylediniz, nasıl bir yöntem izleyeceksiniz?

Burada bütün mahalleyi boşaltırsanız zorlanırsınız... Bir adadan başlanarak yapacağız bir yere taşıyacağız, evleri bitince gelip evlerine yerleşecekler. Sonra diğer adalar... Böylece mahalle dokusunu da bozmadan yapacağız. 30 -35 bin nüfus var aynı kalacak... Yüksek kat olmayacak, vatandaşın da buna destek vermesi lazım.

Çözümü halk için yapıyoruz

>> Kentsel dönüşüm uzun yılların hikâyesi. CHP bu konuda biraz geç kalmadı mı, nasıl yorumluyorsunuz?

Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu’nun bu konuda tavrı çok net. O çözüm halk için olmalı diyor. Geç kalınmış olabilir. Avrupa’daki kentsel dönüşüm örneklerini de görüyoruz. Mesela Avrupa’nın en büyük kentsel dönüşümü Viyana’dır. Çok önemli başarılara imza atıldı. Orada halk için çözüm üretildi. Sosyal konutlar yapıldı. CHP olarak biz o çizgide siyaset yapıyoruz, geç kalınsa bile Gülsuyu halkının direnç, dayanışma ruhu diğer belediyelere örnek olur.

>> Tabii sizin bir de 35 yıllık Avrupa deneyiminiz oldu...

35 yılımı Avrupa’da geçirdim. Gazetecilik yaptım vs.. Orada gördüğüm hizmetleri buraya da taşımak istiyorum ama merkezine insanı alarak. Deneyimlerimi pratiğe çeviriyorum.

Gülsuyu’nun farkı örgütlü bir mahalle olması

>> Kentsel dönüşüm örneklerini, sonunun hüsranla bittiği mahalleleri biliyoruz, örneğin Sulukule... Ki Sulukule çok popüler bir yapıya sahipti..

Burası Sulukule gibi olmaz, biz show da yapmadık. Buradaki insanlar çok birikimli, yoldaşlarımız arkadaşlarımız siyaseten ilkeli, ne istediklerini biliyor, bireysel değil toplumsal menfaati gözetiyorlar. Buradaki çalışma diğerleri gibi olmaz...

>> Gülusuyu Gülensu mahallesi yıllarca çetelere karşı mücadele etmiş, Hasan Ferit Gedik bu mücadele içinde yaşamını yitirmiş biriydi... Bu yapıda mahalleler için, yıkımı meşru kılmak için çeşitli gerekçeler ortaya atılıyor...

Bahaneler üretilerek yeni rant alanlarının yaratılması dünyanın her tarafında var. Bu sadece bizim ülkemize özgü bir olay değil. Ezen ezilen çatışması her yerde vardır. Burada önemli olan bizim nasıl bir duruş sergilediğimizdir. Yerel yönetimler o kentin yarı başkanlık sistemini hayata geçiren, her şeyinden sorumludurlar, eğer siz gerçekten halkın yanında duruyorsanız, onların çıkarlarını gözetiyorsanız, kafanızın arkasında senaryolar, pazarlıklar yok ise orada rahat hareket edersiniz. Ben burada olduğum müddetçe o halkın taleplerinin yerine getirilmesi noktasında elimden geldiğince çaba sarf ederim. Ama dayanışma ruhunu kaybetmeden. Yine bazı faktörler devreye girecektir, çetedir, uyuşturucudur... O yüzden de mahalleyi bunlara teslim etmezsek, burada da sadece Gülsuyu Gülensu değil Maltepe kazanacaktır, daha doğrusu Türkiye kazanacaktır. Bu kazanım sonucunda da bir model olacak. Bu modeli, başka ilçelerimizde başka belediye başkanı arkadaşlarımız hayata geçirebilirler diye düşünüyorum.