Savaşların yol açtığı kıyım ‘insan hayatı’ ile sınırlı olmuyor. Yüzyıllara meydan okuyan nice mimari yapı ve sanat eseri var ki; savaşlarla birlikte bir daha eski haline dönmemecesine kendi haline terk edilir.
Savaşı iliklerine kadar hisseden bu yapılar, insanlara göre ise daha şanslıdır. Zira bir daha eski haline tam olarak kavuşamasa da usta bir mimarın elinde yeniden hayat bulma şansına sahiptir. Hitler de, II. Dünya Savaşı’nın sonlarına doğru kilise ve manastırların duvarlarını süsleyen fresklerin ‘savaş sırasında zarar göreceği’ öngörüsüyle hareket ederek binlerce fotoğraftan oluşan bir arşiv hazırlatmış. Hitler bu fotoğrafların ‘bombaların harabeye çevireceği’ yapıların savaş sonrasında yapılacak restorasyonunu kolaylaştıracağını düşünmüş.
İşte Hitler’in insan hayatından çok daha değerli gördüğü eserlerin renkli fotoğraflarından oluşan dev arşiv, geçtiğimiz hafta internette yayınlanmaya başladı. Alman kuvvetlerinin 1942-1943 kışında Stalingrad’da uğradığı bozgunun ardından alınan bu karar, kendini ‘mutlak zafere’ inandıran Hitler’in dahi savaşın ‘kaybedileceğini’ hissettiğini ortaya koyuyor.
Başta kiliseler olmak üzere yüksek değere sahip eserlerin savaş öncesi durumunu yansıtan fotoğraflar, sanata düşkünlüğüyle bilinen Hitler’in iç dünyasına dair çarpıcı emareler de barındırıyor. Başta Almanya olmak üzere Nazi işgali altındaki Avrupa’nın önemli kilise, manastır ve saraylarla bunların duvarlarını süsleyen binlerce freski ölümsüzleştiren bu fotoğrafların koca bir imparatorluğa ait kayıp bir hazineye yeniden hayat vereceği düşünülüyor.
Hitler’in talimatı ile Propoganda Bakanı Joseph Goebbels’in görevlendirdiği sanatçılar tarafından fotoğraflanan kiliselerin yüzde 60’ı savaş sırasında yapılan hava baskınları sonucu zarar görmüş. Savaş sonrasında zarar gören tarihi yapıların önemli bir kısmı, eski mimari planları esas alınarak restore edilmişti. Ancak iç kısımları oluşturan freskler orijinal hali bilinmediğinden çıplak kalmış ya da aslından uzak modern bir görünüme kavuşturulmuştu.
Dönemin öğretim görevlileri, sanat tarihçileri ve kimyagerlerinden oluşan ekibin işlerini çok gizli yürütmesi gerekiyordu. Zira Hitler’in böyle bir girişiminin ifşa edilmesi, Nazi yönetiminin ağır bir bombalamaya karşı hazırlıklı olduğunun halk tarafından bilinmesine yol açacaktı. Nazi yasalarına göre ise ‘yenilgiye dair bir düşüncenin’ açık bir dille ifade edilmesinin idama kadar yolu vardı.
Fotoğraflar arasında 19. yüzyılın en önemli eserlerinden biri sayılan ve Berliner Zeuhgaus’un duvarlarını süsleyen Friedrich Geselschap’ın ‘Savaş’ ismini verdiği fresk de bulunmakta. Dresden’deki Hofkirche Kilisesi’nin Franz Karl Palkos tarafından resmedilen freskleri ile İtalyan sanatçı Antonio Colombo’nun Frankfurt’taki Taxis Sarayı’nın duvarlarına resmettiği 18. yüzyıl allegorik eserlerinden ‘Melekler Panayırı’ adlı fresk de internette yayınlanmaya başlayan fotoğraflar arasında yer alıyor.
Söz konusu fotoğraflar kullanılarak restorasyonu yapılan Dresden’deki ‘Frauenkirche’nin (Kadınlar Kilisesi) iç bölümünün yenilenmiş hali 30 Ekim’de halka açıldı. Fotoğrafların internete taşınmasını büyük bir heyecanla karşılayan Alman halkının, 1945’te müttefik bombardımanının ardından taş üstünde taş kalmamış bir şehir olan Dresden’deki kiliseye ilgisinin yüksek olması bekleniyor. Frauenkirche, 1945 bombardımanıyla yıkıldıktan sonra savaşın ardından yeniden inşa edilmeye başlayan binalardan en ünlüsünü oluşturuyor. 1726-1743 yılları arasında inşa edilen Almanya’nın en önemli protestan kilisesi Frauenkirche’nin harabesi, 1990’a kadar anti savaş anıtı olarak ziyaret ediliyordu.
Depolarda saklanan 60 bine yakın fotoğraf, Münih’teki Sanat Tarihi Enstitüsü ve Marburg Fotoğraf Arşivi’ne devredilmişti. Ancak çok az mimar, tasarımcı ve kilise tarihçisinin varlığından haberdar olduğu söz konusu fotoğraflar, gereken değeri görememişti. Fotoğraflar, daha sonra orijinalleri esas alınarak renklendirilmek üzere Agfa firmasına gönderilmişti. 2002’de arşivciler tarafından dijital ortama aktarılmaya başlanan yaklaşık 480 yapıya ait fotoğraflar, geçtiğimiz hafta internette de yayınlanmaya başladı.
www.zi.fotothek.org adresinde fotoğrafları yayınlanan eserlerin tamamı tanınmış sanatçıların elinden çıkmış değil. Fotoğraflanan eserler arasında, o dönem Nazi işgali altında şimdi ise Rusya sınırları dahilinde bulunan Prusya’nın doğusunda küçük köy kiliselerinin tahtadan tavanlarını süsleyen fresklere ait resimler de bulunuyor.