İsimsiz Resimlerle 50 Yıl, 51.Sergi



50. sanat yılını kutlayan ressam Tayfur Sanlıman, 09-29 Aralık tarihleri arasında 51. kişisel sergisi ile sanatseverlerle buluşacak.

“Çoğu zaman düşünürüm ne için, kim için resim yapıyorum diye. Kesin, belirli bir yanıt bulamam. Ama kendimi kanıtlamak, unutulmamak (ölümü yenmek) gibi savlar aklıma yakın gelir. Sanıyorum benden sonraya seyredilecek birkaç şey bırakmak için resim yapıyor olabilirim. Resimle yaşarım, resimle kendimi adam sanırım. Resmin sonunu tasarlamam. Temel rengi hazırlar, onunla yola çıkarım” diyen Tayfur Sanlıman, stillerin etkisi altında kalmadan hayata geçirdiği soyut çalışmalarını mutlu Sanat Odası’nda sergileyecek.

Tayfur Sanlıman:

1930 yılında Adana’da doğan Tayfur Sanlıman ilk, orta ve lise eğitimini doğduğu kentte tamamladı. 1951 yılında girdiği Orman Fakültesi’nden 1953’te ayrılarak askerlik görevini yaptı. 1955 yılında Güzel Sanatlar Akademisi’ne girdi. Halil Dikmen ve Zeki Faik İzer atölyelerinde 5 yıl çalıştı ve pekiyi derece ile diploma aldı. Resim sevgisi ile ilkokulda tanışan Sanlıman ortaokulda Akademili hocası Latif Ariş tarafından yönlendirildi. Güzel Sanatlar Akademisi’nden sonra on yedi yıl çeşitli işlerde uğraş veren Sanlıman, 1977 sonunda çalışma para kazanma tasasını terk ederek Marmaris’in İçmeler Köyü’ne yerleşti ve resme yeniden başladı. Yerleştiği köy yeni yerleşim alanları ve turistik amaçlarla betonlaşmaya başlayınca 1984’te İstanbul’a döndü.

1985’ten bu yana insan-doğa ilişkisini doğadan yana çıkarak irdeleyen ve dünyalıların bu gidişle varacağı sonu resmin dili ile anlatmaya çalışan Sanlıman, soyut gibi algılanabilecek bir anlatımla doğayı, figüral tasarımları ile toplumu simgeledi. 1992 Chicago sergisinde, doğa katliamı ve hava kirlenmesi ile varacağımız kötü sonucu hatırlatan Sanlıman’ın resimleri için, “Marmaris’ten getirdiği mavilerle yeşillerin bolca kullanıldığı –fantastik bir karizma içine oturtulmuş– uzun süre seyredildikten sonra ne dediği hissedilen renkli masallar” denildi. 1992’de Asmalımescit’te kendi atölyesini kurdu. 2001’e kadar aralıksız çalıştı. 2001’de atölyesini ve İstanbul’u da terk ederek Bozcaada’ya yerleşti. Resim ile Marmaris’ten sonra “İkinci kez hesaplaşmaya oturdum” dediği çalışmalarına başladı. Şimdilerde resimleri için “kabahatlerim” diyen yaşlı karınca, Bozcaada doğasındaki atölyesinde çalışmalarını aralıksız sürdürüyor.