İstanbul’a gelen turistin Türkiye’nin
diğer bölgelerine kıyasla ortalama 350 USD daha fazla para
harcadığı gerçeğiyle yola çıkan turizmciler, İstanbul’u turizmin gözdesi bir
metropol haline getirmek için ellerinden geleni yapıyorlar. İstanbul’daki
otellerin toplam yatak kapasitesi 105 bin 999 iken 23 bin 078 yatak kapasiteli
konaklama tesisinin inşası ise halen devam ediyor.
Uzmanlar, İstanbul’da son dönemlerde Pendik,
Maltepe, Merdivenköy ile üçüncü havalimanının
yapılması planlanan Silivri bölgelerinde yeni otel
yatırımlarının sayılarının hızla arttığını, ancak yeni yatırımlardansa mevcut
otellerin yenilenmesinin daha mantıklı bir yaklaşım olacağını belirtiyorlar.
Bunun en önemli nedeni olarak da 2009’da İstanbul’daki otellerin ancak yüzde
60’ının dolabilmesi gösteriliyor. Turistik Otelciler, İşletmeciler, Yatırımcılar
Birliği (TUROB) Başkanı Timur Bayındır, İstanbul’daki yatak
kapasitesinin yeterli olduğunu, İstanbul’a daha fazla otel yatırımı yapılmaması
gerektiğini söyledi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre 2008 yılında ülkemizde kişi başı
turist harcaması ortalama 650 USD civarındayken, İstanbul’da yaklaşık 1.000 USD
olarak gerçekleşti. İstanbul’un ağırlıklı olarak kültür, kongre ve alışveriş
turizmine ev sahipliği yapmasından ötürü ortalama 3.2 gün gibi kısa bir süre
kalmalarına karşın kişi başı turizm gelirinin yüksek olması dikkat çekici bir
özellik olarak değerlendiriliyor. Kongre turizminden elde edilen gelir, diğer
turizm türlerinden elde edilen gelirlerden 3 kat daha fazla olarak
gerçekleşiyor.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Başaran
Ulusoy, İstanbul’u üst düzey, Akdeniz sahillerini ise orta halli
turistlerin tercih ettiğini söyledi. Ulusoy, “Türkiye’ye gelen yabancı
turistlerin eğitim seviyesinde yükselme, orta sınıf mesleklerin payında azalma,
yüksek gelir kesiminin payında artış eğilimi gözlenmektedir” dedi.
Özel Belgeli, Özel Nitelikli Turistik Butik Otelciler ve İşletmeciler Birliği
Derneği (ÖZBİ) Başkanı Hasan Gülkaynak, Türkiye’de gerçek butik
otel sayısının 9 olup bunların 4’ünün İstanbul’da bulunduğuna dikkat çekerken
Antalya Sunrise Otelleri’nin sahibi Saadettin Ulubay, Avrupalı müşterinin yüzde
40’ının butik otelleri tercih ettiğini belirtti.
TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, yabancı turislerin Türkiye’de
en fazla ziyaret ettikleri illerin sırasıyla Antalya, İstanbul ile Muğla
olduğuna dikkat çekerek, bu illerin turizm açısından popülaritelerini
kaybetmelerinin söz konusu olmadığını belirtti. İstanbul’a gelen turistle
Akdeniz kıyılarını ziyaret eden turist profili arasında ciddi farklılıkların
olduğuna işaret eden Ulusoy şunları söyledi:
“Tatil veya turizm ürünleri fiyatlarının, yöre veya tesislere göre çok farklı
bir tablo gösterdiğini belirtmekte yarar görüyorum. Örneğin İstanbul’da üst
gelir gruplarına hitaben yüksek standartlı otellerdeki konaklama veya tur/tatil
fiyatları ile Akdeniz veya Ege kıyılarında, kitle turizmi pazarından turist
çeken yöre ve tesislerdeki fiyat düzeyleri arasında çok büyük bir fark var. Bu
açıdan bakarsanız, Türkiye’nin her yeri fiyat itibarıyla ucuz tatil cenneti
olarak nitelendirilemez. Bununla beraber Türkiye, önemli pazarlarımızda kanımca,
halen ucuz olmaktan ziyade, fiyat-kalite ilişkisi açısından avantajlı ve çok
cazip bir tatil ülkesi olarak algılanmaktadır.”
Yüksek büyüme
Türkiye’ye son yıllarda gelen turistlerin eğitim seviyesi ile gelir
düzeylerinin yükseldiğine dikkat çeken Ulusoy, şöyle devam etti:
“Birliğimiz AR-GE Departmanı’nca, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK)
Yabancı Ziyaretçi Çıkış Anketi’ne istinaden yapılan analiz ve değerlendirme
çalışmasına göre son yıllarda ana başlıkları ile Türkiye’ye gelen yabancı
turistlerin eğitim seviyesinde yükselme, orta sınıf mesleklerin payında azalma,
yüksek gelir kesiminin payında artış eğilimi gözlenmektedir. Hepimizin bildiği
gibi, Türkiye turizmi, bugüne kadar, tamamı sektörümüzün dışında oluşan
faktörlere, konjonktürel olumsuzluklara bağlı olarak, zaman zaman dalgalanmalar
göstermesine karşın genelde çok yüksek bir büyüme trendi gerçekleştirmeyi
başarmıştır. Bu defa da ilk altı ayda kaydedilen bu çok küçük düşüşün ardından,
ülkemize gelen yabancı ziyaretçi sayısının, kısa sürede toparlanarak tekrar
hızlı bir büyüme trendine gireceğine inanıyoruz.”
TUROB Başkanı Timur Bayındır, İstanbul’da 105 bin 999 yatak
kapasitesinin bulunduğunu ve bunun yeterli olduğunu belirtti.
Bayındır, “İstanbul’a daha fazla otel yatırımı yapılmamalı, çünkü otellerin
dolmadığını görüyoruz. Şu an yapılması gereken, mevcut oteller üzerinden
yenileme çalışmalarına gidilmesidir. Devlet bunun için yatırımcıya destek
olmalı. Otelini yenilemesi gereken kişiye kredi verilmesi, otel sahibi verilen
krediyi sonradan karşılayacak gücü kendinde göremiyorsa otelin bir başkasına
devredilmesi gerekiyor” dedi.
Doluluk oranı yüzde 60
İstanbul’daki oteller geçen senelerde yüzde 70-80 oranında doluluk
gösteriyorken 2009’da yalnızca yüzde 60’ının dolabildiğine dikkat çeken
Bayındır, sözlerini şöyle sürdürdü:
“2002-2008 döneminde İstanbul’da turist sayısı yüzde 300 artmıştı. 2008
yılında, Kapıkule ve İpsala sınır kapılarından karayoluyla giriş yapan 2 milyon
turistin yarısının İstanbul’a geldiği varsayıldığında, turist sayısının 8
milyonu geçtiği dikkatleri çekecektir. İstanbul ortalama doluluk oranı 2007
yılında yüzde 74 iken 2008’de yüzde 69’a düştü. 2008 yılında meydana gelen
düşüş, yatak sayısında arz-talep dengesinin arz yönünde artışından oluşmuştur.
2009 yılında krizle birlikte İstanbul’daki otellerin doluluk oranı yüzde 60’a
kadar geriledi.”
Yeni yatırım merkezleri
Yeni otel yatırımlarının Anadolu Yakası’na çevrildiğini, bununsa birkaç temel
nedeninin olduğunu kaydeden Bayındır, şunları söyledi:
“İstanbul Park, Sabiha Gökçen Havalimanı’nın açılması ile Marmaray projesinin
ardından yatırımların yönü Anadolu Yakası’na çevrildi. Anadolu Yakası’ndaki
mevcut 9 bin yatak kapasitesinin kısa süre içerisinde tamamlanacak yeni
yatırımlar ile 15 bine ulaşması bekleniyor. Bu artışta özellikle arz-talep
dengesi ve buna bağlı olarak satış fiyatlarını koruyabilmek, yükseltebilmek için
tanıtım ve pazarlamaya gereken hassasiyetin gösterilmesine devam edilmesi
gerekmektedir.”
Kentteki gerçek butik otel sayısı; 4
Diğer yandan yapısal özelliği, mimari tasarımı, tefriş, dekorasyon ve
kullanılan malzemesi yönünden özgünlük arz eden, işletme ve servis yönünden
üstün standart ve yüksek kalitede, deneyimli veya konusunda eğitimli personel
ile kişiye özel hizmet verilen ve en az on odalı oteller olarak adlandırılan
butik otellere ilgi her geçen gün artıyor.
İstanbul’da ilk butik otel, Turing Otomobil Kurumu Başkanı Çelik
Gülersoy’un 1987 yılında Sultanahmet’teki açtığı Yeşil
Ev iken bugün Türkiye’de gerçek anlamda butik otel özelliği taşıyan 9
otel bulunuyor. Sakin bir ortamda ama 5 yıldızlı otel kalitesinde tatil yapmak
isteyenlere hitap eden bu otellerde genel olarak şu özellikler yer alıyor:
Modern, reprodüksiyon, antika gibi özelliği olan mobilya ve malzemeler ile
tefriş ve dekorasyon, beş yıldızlı otel odaları için belirlenen nitelikleri
taşıyan konforlu odalar, kapasiteye yeterli kabul holü, kahvaltı salonu, oturma
salonu, alakart lokanta, 24 saat oda servisi, spor aktiviteleri, odaya gazete
servisleri.
Konuya ilişkin görüşlerine başvurduğumuz ÖZBİ Başkanı Hasan
Gülkaynak, her küçük otelin butik otel olmadığını, Türkiye genelinde
600’ün üzerinde otelin kendini ‘butik’ olarak adlandırmasına karşın yalnızca 9
otelin gerçek anlamda butik otel özelliği taşıdığını söyledi. Gülkaynak, “Kültür
ve Turizm Bakanlığı’nca ‘Butik’ belgesi verilmiş otel sayısı 9 olup bunların 4’ü
İstanbul’dadır. Bu oteller toplam 89 oda ve 813 yatak kapasitelidir. Ayrıca Özel
Tesis Belgeli otel sayısı yatırım işletme belgeliler de dahil olmak üzere toplam
172 otel olup bunların 60’ı İstanbul’dadır. 5 bin 242 oda, 11 bin 333 yatak
bulunmaktadır” dedi. Gülkaynak, butik oteller açısından kısmi doluluklar
yaşanmış olsa dahi geçen yıllara kıyasla butik otellerdeki doluluk oranında
yüzde 15 düşüş yaşandığına dikkat çekti.
Gülkaynak “Butik otellerde yönetmelik gereği jakuzili oda standart hale
geldi, dekorasyonda özel tarihsel parçalar olabiliyor. Türkiye’de kültürel
etkinlik olan bölgelerde butik otelcilik gelişiyor, ancak krizden ötürü bu yıl
taleplerde yüzde 15’lik bir düşüş yaşandı. Türkiye’de butik otelleri tercih eden
turistlerin sırasıyla Amerika, Avrupa, Japonya’dan geldiğini görüyoruz. Butik
oteller için önemli destinasyonlar başta İstanbul olmak üzere Alaçatı,
Kapadokya, Antalya Kaleiçi, Bozcaada, Asos, Safranbolu, Çeşme, Bodrum, Datça,
Mardin olarak sıralanabilmektedir” diye konuştu.
Turistler butik otelleri tercih ediyor
Antalya Sunrise Otelleri’nin sahibi Saadettin Ulubay ise
Avrupalı müşterinin yüzde 40’ının butik otelleri tercih ettiğini belirtti.
Ulubay, şöyle konuştu:
“Müşterinin otel tercihi, yaşam tarzına göre değişiyor. Avrupa’dan Türkiye’ye
ziyarete gelen turistlerin yüzde 40’ı butik otelleri tercih ediyor. Rahat ve
nostaljik bir hava arzulayan turistlerin butik otellerde en çok tercih ettikleri
bölge ise Sultanahmet, Taksim, Topkapı bölgeleri. Ancak daha kalabalık bir grup
halinde gelen ya da business amaçlı gelen turistlerin hemen hepsi 5 yıldızlı
otelleri tercih ediyorlar.”
Türkiye Otelciler Federasyonu Başkanı Ahmet Barut,
İstanbul’un her bölgesinin birbirinden farklı özelliklerinin olduğunu, iş için
gelen turist Maslak bölgesinde bir otelde kalabilirken gezme amaçlı gelenlerin
ise Sultanahmet, Taksim, Topkapı bölgelerini tercih ettiğini söyledi. Barut
ayrıca, Silivri Gazitepe’ye yapılması planlanan üçüncü havalimanının da bu
bölgedeki turizmi canlandıracağını, otel yatırımlarının yönünün bu bölgeye
çevrilebileceğini söyledi.
2032 adet acenta
* Atatürk ve Sabiha Gökçen havalimanları ile Haydarpaşa, Pendik ve Karaköy
limanlarından alınan verilere göre; 2009 İstanbul’a gelen yabancı ziyaretçi
sayısı, geçen yılın ocak-haziran ayına kıyasla yüzde 0.6 azaldı.
* 2009 yılının ilk yarısında İstanbul’a gelen yabancıların toplamdaki
yüzdeleri şöyle: Almanlar: yüzde 14.7, İngilizler: yüzde 5.7, Fransızlar: yüzde
5.2, Ruslar: yüzde 5.0, İtalyanlar: yüzde 4.9, Amerikalılar: yüzde 4.7,
Hollandalılar: yüzde 3.7, İranlılar: yüzde 2.8, İspanyollar: yüzde 2.7,
Ukraynalılar: yüzde 2.4, Azerbaycanlılar: yüzde 2.1, Avusturyalılar: yüzde 1.8,
Japonlar: yüzde 1.8, İsviçreliler: yüzde 1.8, İsveçliler: yüzde 1.4, Diğer
ülkeler: yüzde 38.9.
* İstanbul’da tüm gruplar ve şubeler dahil toplam 2032 adet acenta
bulunuyor.
* İstanbul’da Avrupa ve Anadolu yakası olarak ayrı ayrı belirtilmiş olan
tesislerin tamamının yatak kapasitesi toplamı 61.054’tür. İstanbul’da ayrıca
belediye belgeli konaklama tesisleri de bulunmaktadır. Bunların sayısı: Tesis:
770, oda: 23.588, yatak: 44 bin 945’tir. Toplamlarına bakıldığında ise
İstanbul’daki yatak kapasitesi 105 bin 999 yataktır.
* İstanbul’da inşası devam eden toplam 23 bin 078 yatak kapasiteli konaklama
tesisi bulunuyor.
* İstanbul’daki “İşletme Belgeli” Yeme – İçme ve Eğlence Tesisleri’nin toplam
kapasitesi 78 bin 156 kişi.
* İstanbul’da inşası devam eden toplam 4 bin 803 kişi kapasiteli Yeme – İçme
ve Eğlence Tesisi bulunuyor.
* Ocak-Mart 2009 dönemine ilişkin ilk üç ayda yabancı turizm gelirleri, geçen
yılın aynı dönemine göre yüzde 10.7 düşüşle, yaklaşık 1 milyar 791 milyon ABD
Doları olarak gerçekleşti.
Rakamlarla Türkiye turizm sektörü
* 1 milyon yatak kapasitesi bulunuyor. * 50 sektöre ivme
kazandırıyor. * 22 milyar dolar döviz girdisi sağlıyor. * Dolaylı olarak 6
milyon kişiye istihdam sağlanıyor. * Turist başına Türkiye genelinde 650
dolar getiri sağlıyor.