İstanbul’un Balçığı Bile 25 Milyar Dolar!



İstanbul’un cazibe oluşturan havza alanlarındaki gayrimenkul arzında son iki yıldır önemli gelişmeler yaşanıyor. Yıldız Teknik Üniversitesi Teknopark’ta faaliyet gösteren Türkiye Veri İşleme Merkezi (TUVIMER), bu alanda gerçekleştirdiği araştırmasıyla İstanbul'da havza alanları içerisinde yer alan arsaların piyasaya arzında iki yıl içerisinde 2 kat artış olduğunu ortaya koyuyor.

2014 yılında havza alanları içersindeki 59 bin 146 arsa satışa sunulurken 2016 yılında bu rakamın büyük bir sıçramayla 124 bin 842’ye yükseldiği görülüyor. TUVIMER’in araştırması, havza alanlarında satışa sunulan gayrimenkullerin 2014 yılında 8.99 milyar dolar olan yıllık ticari hacminin 2016 yılında 24.81 milyar dolara yükseldiğini de ortaya koyuyor.

Bu da satışa sunulan arsalardaki ticari hacmin iki yılda 2.5 kat arttığını gösteriyor. Bir başka deyişle 2016 yılında havza alanları içersinde yer alan, 125 bin arsa satışa sunulurken, bu arsaların toplam değeri 24.8 milyar doları buluyor.

‘Trilyon $’lık pazar'

TUVIMER Genel Müdürü İshak Kurtuluş Altun, havza alanları içinde yer alan arsaların imar açısından riskli alanlar olduğunu belirterek, havza koruma alanlarına yönelik gayrimenkul yatırımlarının büyük oranda yatırım riski barındıran, sıralı fırsat veya ciddi tuzaklar olduğunu belirtti.

Altun, bu durumun önüne geçilmezse çok yakın zamanda yabancı yatırımcıların Türkiye'de gayrimenkul yatırımı yapmaktan vazgeçeceğini sözlerine ekleyerek "Havza alanları içersinde yer alan arsalar balçık, bataklık vasfı taşıyan arsalardır. Bu arsaların imar durumu belli değil. Garip bir şekilde son 5 yılda, özellikle 2013’ten beri milyarlarca dolarlık bir işlem hacminin bu alanlarda elden ele dolaşan tapu, satış sözleşmeleri, muhtarlık belgeleri gibi mülkiyet belgeleri söz konusu.

Sorunlu alanlara özellikle yabancı yatırımcılar araştırmadan ya da söylentilere, kesinleşmiş olmayan sözlere güvenerek milayarlarca dolar yatırmışlar. Bu durumun önüne geçilmezse çok yakın zamanda yabancı yatırımcıları görmekte zorlanacağımız çok açık bir şekilde ortada. Zira bu sektör çarpan katsayısı ile trilyon dolarlık bir pazarın parçası" açıklamasında bulundu.

Mega projeler satışları artırdı

TUVIMER Genel Müdürü Kurtuluş Altun, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, 3. havalimanı ve henüz yeri netleşmeyen Kanal İstanbul bölgelerindeki su havzaları ve rezerv alanları içerisinda yer alan ve imar durumu belli olmayan arsaların satışındaki artışa dikkat çekti.

Rezerv alanların değeri 3.5 milyar dolar

TUVIMER’in, İstanbul’daki rezerv alanlarına yönelik araştırması bazı potansiyel rezerv alanları içinde satışa sunulan gayrimenkul sayısının 2014 yılında 2 bin 568 iken, 2016 yılında 7 bin 723’e çıktığını gösteriyor.

Araştırma, belirli potansiyel rezerv alanları içinde arz edilen gayrimenkullerin parasal değerinin 2014 yılında yaklaşık 1.13 milyar dolardan 2015’te 1.89 milyar dolara, 2016 yılında ise 3.56 milyar dolara yükseldiğini ortaya koyuyor.

‘Düşük bedelle risk topluyorlar’

İstanbul’un 1000 kilometre yarıçaplı alanda dünyanın bu coğrafyasında doğal yatırım başkenti ilan edildiğini belirten Altun, “Bu sebeple kurumsal veya bireysel çok sayıda yabancı yatırımcı, İstanbul’un gayrimenkul piyasasında aktör olabilmek için şu anda risk alarak gayrimenkul topluyor” dedi.