İstanbul'un Trafik Sorununu Deniz Taşımacılığı Çözer

Fuat Özbekli, Marmara Denizi'nde karşılıklı bulunan ve her türlü geminin yanaşmasına müsait olan teknik donanımlı limanların trafiği çözme konusunda kullanılması gerektiğini söyledi.

Yük ve yolcu taşımacılığında son yıllarda yaşanan kısıtlı ilerlemelere rağmen genellikle denizlerin kullanılmadığına, özellikle son derece büyük imkânlar sunan Marmara Denizi dururken taşımaların karayollarından yapılmaya devam ettiğine dikkat çeken Tekirdağ-Akport Limanı Genel Müdürü Fuat Özbekli, “Hayret edilecek şekilde her yük karayolundan taşınıyor. Şu anda en önemli gündem maddelerinden biri olan İstanbul’un trafiği, şehri yaşanmaz bir duruma getirmiştir. Marmara Denizi, Anadolu ile Avrupa’yı birbirine bağlayan çok kısa olan bir denizyolu. Artık Marmara Denizi'nde karşılıklı bulunan ve her türlü geminin yanaşmasına müsait olan teknik donanımlı limanları, trafiği çözme konusunda kullanmalıyız. Şu anda bunlar görmezlikten geliniyor. İtalya, karayolunu denize dökerek paralel deniz taşımacılığını da teşvik etmekte, belki de mecbur etmek için çalışmaktadır" diye konuştu.

Önce Avrupa ve Anadolu bağlantısının temin edilmesi gerektiğini belirten Özbekli, şu bilgileri verdi:

"Anadolu’nun her yerinden gelen araçları Avrupa tarafına doğu-batı ve de kuzey-güney olarak deniz taşımasına yönlendirmek ve bu işi yapanları cesaretlendirmek lazım. Böylece Anadolu’dan çıkıp Avrupa’ya gidecek veya tersi istikamette gelenler Tekirdağ-Körfez ve Tekirdağ-Bandırma üzerinden hareket ederlerse bu araçlar İstanbul trafiğine girmezler. Ayrıca İstanbul’un Avrupa tarafına yapılan taşımalar da bu yolu kullanıp Tekirdağ’dan İkitelli’ye tersine bir yol kat etseler bile trafik yönünden daha verimli olacaktır. Çünkü süre kısalacağı gibi yakıt israfı, hava kirliliği, gürültü kirliliği yaşanmayacaktır. Böylece, İstanbul’un trafik sıkışıklığı bir nebze azalacaktır. Yakın limanlar arası gemilerle taşımaya imkân sağlanmamasından dolayı aynı durum tüm limanlarımızda olduğu gibi Altaş Ambarlı Limanlar bölgesinde de yaşanmaktadır."

Her şey karayolundan gidiyor
İstanbul’un genel trafiğine bakıldığında Ambarlı’ya giren çıkan araçların kullandığı iki yol olduğunu, bunlardan birinin E-5’e, diğerinin de TEM’e bağlandığını kaydeden Özbekli, "Ambarlı’da gemilerle tahliye edilen konteynerli yüklerin önemli bir kısmı kamyonlarla Anadolu yakasındaki alıcılara sevk ediliyor. Bu, her limanda böyle çelişkilerle dolu. Yine diyelim ki, Marmara’da Anadolu yakasındaki limanlarda tahliye edilen yüklerin benzer orandaki kısmı kamyonlarla, TIR’larla Avrupa yakasına taşınmaktadır. Bu durum tüm Türkiye genelinde boş konteynerler için de geçerli. Boş konteynerler limanlar arasında ağır taşıt vasıtalarıyla durmadan köprülerden karşılıklı geçip bir limana ulaşıyor. Karayollarına, hele İstanbul trafiğine nasıl akıl almayacak şekilde her gün binlerce kamyonun, TIR'ın girmekte olduğunu düşünün. Bunun en büyük nedeni denizlerimizi hâlâ görmezlikten gelmemiz. Hâlâ yakın limanlar arası kabotaj taşımacığına imkân yaratmıyoruz” diye konuştu.

Kabotaj taşımacılığı tıkandı
Bunun nedenlerini bulmak için ilgili bakanlıkların, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı’nın acilen sorunun üzerine gitmesinin beklendiğine işaret eden Özbekli, şöyle devam etti:

“Ayrıca Çerkezköy, Çorlu, Lüleburgaz, Tekirdağ, Edirne gibi Trakya Bölgesi istikametine giden çok ciddi bir ağır taşıt hareketi var. Emin olunsun ki, bu araçların çok ciddi bir orandaki kısmı biraz önce anlattığım şekilde bir hiç uğruna karadan taşıma yapıyorlar. Ne acıdır ki, denize alışamamışız. Denizin nasıl bir refah kapısı olduğunu göremiyoruz. Ekonomimize katkılarını yeterince değerlendirmekten uzağız. Ancak son yıllarda çok ciddi atılımlar gerçekleştirilmesine rağmen geldik yakın limanlar arası kabotaj taşımacılığında tıkandık kaldık. ÖTV’siz yakıt imkânını yaratan bu hükümet, adeta bir devrim yapmıştır. Yakın limanlar arası gemiyle taşıma, transit yük taşıması ise garip bir sessizlik içinde yıllardır bekliyor ve kamyonlar, TIR’lar ulaştırmanın yaşam biçimi olmaya devam ediyor."

"Tekirdağ Akport Limanı’nı yeniden inşa ederken arkamızdaki hinterland'ı meydana getiren Çorlu, Çerkezköy ve benzer Trakya bölgelerindeki sanayi alanlarının potansiyelini hesaplayarak yatırım yaptık" diyen Özbekli, "Fakat bugün bile görüyoruz ki, Trakya’dan dahi Ambarlı’ya yük hareketi yoğun şekilde devam ediyor. Ambarlı’dan da Trakya’ya karayoluyla taşıma var.

Çok geç kalınmış olsa bile karayolu denize dönüştürülmelidir" diye devam etti.

Bunun Akdeniz ve Avrupa ülkelerinde örneklerinin mevcut olduğunu kaydeden Özbekli, "Denizde limanlar arasında yük taşınırsa, ağır trafik diye bir sorun olmaz" dedi.

Bir diğer önemli konunun ise ana gemilerin boşuna ama zorunlu olarak Marmara’da en az iki limana uğrak yapması olduğunu belirten Özbekli, "Marmara’ya bir ana gemi geldiğinde bu gemiler zorunlu olarak üç, kesin olarak iki limana uğrak yapıyorlar. Ana gemilerin Marmara’da bir limana uğrak yapması her bakımdan en doğru şekil. Bu gemilerden tahliye edilen konteynerler feeder gemilerle son limana taşınacaktır. Bunları biz hayal etmiyoruz, dünya bunu uyguluyor. Oysa, ana gemiler için de bu boşuna kılavuzluk, römorkaj, zaman ilave maliyeti. Bunun bedelini boş yere hepimiz ödüyoruz. Zira ekonomiye artı maliyet olarak yansıyor" diye konuştu.

Tekirdağ Akport-Gemlik Ro-Ro hattı devreye girmeli
Birkaç sene evvel Akport-Tekirdağ- Bandırma arasında bir Ro-Ro gemisiyle karşılıklı sefer başlattıkları bilgisini veren Özbekli, "Bu hat yerine oturdu. Artık Tekirdağ Akport Limanı-Gemlik Ro-Ro hattı da devreye girmelidir. Bandırma ve Gemlik’ten gelecek taşıtlar doğrudan TEM’e girer. TEM’den gelen araçlar Akport’tan Gemlik-Bandırma’ya ulaşır. Marmara’yı karadan dolaşmazlar. Bir zamanlar Tekirdağ-Trieste bağlantılı Ro-Ro seferleri de vardı. Biz Akport olarak Ro-Ro işletmecisi firmaları davet ediyoruz. Geliniz hatlarınızı Tekirdağ-Akport üzerinden Trieste-Akport ve Akport-Marsilya-Akport olarak tesis ediniz. Böyle bir sistem herkesin menfaatine olacaktır" dedi.