İzmir EXPO 2020 için 160 Ülkede Lobi Yapılacak



EXPO 2020 İzmir Yürütme Komitesi Başkanı Mahmut Özgener, İzmir'in adaylık süreci hakkında bilgi vermek için İzmir'deki medya yöneticileri ve temsilcileriyle bir araya geldi. Özgener, EXPO 2015 sürecine göre daha şanslı olduklarını, daha geniş bir kadro oluşturduklarını belirtti. 2015 sürecinde ilgili yasanın oylamadan sadece bir hafta önce çıktığını hatırlatan Özgener, ''EXPO 2015 için çalışma yapan kadroyu kutluyorum. Yasa bile olmadan İzmir ve Türkiye için fedakarlık göstererek çalışmışlar. Aslında büyük risk almışlar'' dedi. Özgener, 2015 sürecinde Sağlık Bakanlığı'nın yeteri katkısının olamadığını, 2020 sürecinde ise bu alanda hiçbir eksikliğin olmadığını, yasal düzenlemelerin hızla çıktığını, Ankara'daki kurumların çalışmalara yoğun katılım gösterdiğini anlattı.
    
Bundan sonraki süreçte organizasyonla ilgili kentten çok temayı ön plana çıkaracaklarını söyleyen Özgener, İzmir'in de anlatılacağını ancak organizasyonu alabilmek için İzmir'den daha çok temanın ülkelere neler getireceğini anlatmak zorunda olduklarına işaret etti. İzmir'in temasının diğer aday ülkelere göre avantajlı olduğunu kaydeden Özgener, 'Lobi çalışmaları kapsamında 160 ülkeye gitmeyi öngörüyoruz. İlk turu 9 ayda tamamlayacağız. Konuyla ilgili randevuları alacak olan Dışişleri Bakanlığı'ndan onay bekliyoruz'' dedi.
    
İzmir'de EXPO'ya ilişkin istek, heyecan ve birlik olduğunu gördüklerini ama bunun iyi koordine edilmesi gerektiğini belirten Özgener, ''İyi koordine edemezsek bu istek, heyecan ve birlik sürece zarar da verebilir. İyi niyetle ama birbirinden habersiz olarak yapılacak çalışmaların vereceği zararı bir düşünün. Bu sürece katkıda bulunmak isteyen herkesi davet ediyoruz ancak bu katkının Yürütme Komitesi'nin koordinasyonunda verilmesi gerekiyor'' diye konuştu.


Foto: Murat Kaynak (AA)    

Tamamlanan ihaleler

Tamamlanan ihalelerle ilgili bilgi veren Özgener, tema, alan ve iletişim ihalelerini kazanan firmalar hakkında ayrıntılı bilgiler vererek dünya çapında başarılarıyla tanınan, dünyanın önde gelen organizasyonlarında imzası bulunan şirketlerle çalışacaklarını kaydetti.

İletişim stratejisi

İletişim stratejisi konusunda bilgi veren Özgener, İzmirli'nin EXPO'nun ne demek olduğunu bilmediğini saptadıklarını, organizasyonu alabilmek için önce EXPO'nun ne olduğunun İzmirli'ye anlatılması gerektiğini belirten Özgener, önümüzdeki günlerde önce kamuoyu algısını ölçeceklerini ardından tüm İzmir'i kapsayacak bir reklam ve iletişim kampanyası başlatacaklarını dile getirdi. 2015 adaylık sürecinde yapılan sunumlarda uzun tanıtım filmlerinin gösterilmesini ve sadece kentin tanıtılmasını hatalı bulduğunu söyleyen Özgener, sunumlarda gösterilecek filmlerin 4-5 dakikayı geçmeyeceğini, sunumların daha interaktif biçimde ve değişik aktivitelerle destekleneceğini belirtti.
    
İzmir'in EXPO 2020 adaylığına ilişkin Türkiye'nin ortak heyecanının gösterilmesi açısından yabancı girişinin yoğun olduğu tüm havaalanlarında adaylık görsellerinin kullanılacağını, yeni internet sayfasının 15 gün sonra yayına başlayacağını, twitter ve facebook adreslerinin oluşturulacağını anlatan Özgener, bir 'EXPO 2020 Manifestosu' hazırlığı içinde olduklarına işaret etti. Bu manifesto ile adaylık konusunda herkesin aynı dille aynı şeyi söylemesini amaçladıklarını söyleyen Özgener, bu manifestonun Uluslararası Sergiler Bürosu (BIE) Genel Sekreteri Vicente Loscartales'in 3 Mayıs 2012'de İzmir'e yapacağı ziyarette açıklanacağını kaydetti.
    
McKinsey'in danışmanlığı
    
Özgener, EXPO 2020 adaylık sürecinde projenin liderliğini tema ihalesini kazanan McKinsey Danışmanlık şirketinin yürüteceğini, bu şirketin daha önce EXPO ve olimpiyat gibi organizasyonlarda başarılı süreçler yönettiğini, sağlık konusunda da 2007 yılından bu yana 2 binden fazla proje geliştirdiğini ifade etti. McKinsey seçimini Sağlık Bakanlığı'nın da olumlu karşıladığına dikkat çeken Özgener, ülkelerin sağlık temasından beklentilerinin çok farklı olması nedeniyle gelişmiş ve gelişmemiş ülkeler için farklı dosyalar oluşturacaklarını, alt temaların 'Doğumdan Ölüme Sağlıklı Yaşam ve Yaşam Kalitesinin Artırılması' temelinden hareketle belirleneceğini söyledi. Alt temaların mayıs sonunda hazırlanmış olacağını ve 12 Haziran'da yapılacak sunumda açıklanacağını kaydeden Özgener, çalışmaların sadece EXPO'yu kazanmaya odaklanmaması gerektiğini, EXPO yapıldıktan sonrasının da iyi düşünülmesi gerektiğine işaret etti.
    
Sürece yönelik eleştiriler
    
Sunum sonrası soruların yanıtlayan Özgener, Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan'ın Yürütme Komitesi'nde dil bilmeyenlerin bulunduğu yönündeki eleştirisinin hatırlatılması üzerine, bu süreçte kimseyle polemiğe girmek istemediklerini, haksız eleştirileri içlerine atmak durumunda olduklarını, birlikteliği bozacak mesajlar vermekten kaçınacaklarını söyledi. Özgener, ''Ama bir şeyi söylemeden geçemeyeceğim. Hakan Bey çok samimiyetimiz olan bir kişi. Keşke o açıklamayla kimleri kastettiğini de söyleseydi. Biz üstümüze alınmadık. Çünkü bizde lisan bilmeyen kimse yok. Bizim bünyemizde tarif ettiği kişiler yok. Başka kişilerden bahsediyorsa da onların bizimle bir ilgisi yok'' şeklinde konuştu.
    
Yerel yönetimlerin bu sürecin dışında olduğu görüşlerine katılmadığını, 9 kişilik yürütme komitesinde Büyükşehir Belediyesi'ni Muzaffer Tunçağ'ın temsil ettiğini, her ilçenin belediye başkanına bu komitede yer vermenin mümkün olmadığını ifade etti. Özgener, 3 aylık süreçte İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun hep yanlarında olduğunu, iletişim ihalesi ve önemli toplantılarda kendilerini yalnız bırakmadığını, İnciraltı ile ilgili de tüm talepleri karşılayan bir taslak hazırladığını belirtti.
    
Büyükşehirdeki yargı süreci
    
EXPO konusunun siyasi gündemlere oturtulmaması gerektiğini, bu konunun siyaset üstü olduğunu ve bu özelliğinin hassasiyetle korunması gerektiğini vurgulayan Özgener, ''Lobi çalışmalarınız sırasında kentinizin belediye başkanının çetecilikle yargılandığını söylerlerse ne diyeceksiniz'' şeklindeki bir soruya ise şu yanıtı verdi:
    
''Büyükşehir belediye başkanımızın varlığı bizim için son derece önemli. Bizim en vazgeçilmez konularımızdan biri olmalıdır. Bu konunun hassasiyetinin herkes tarafından bilindiğine inandığımdan dolayı sürekli büyükşehir belediye başkanımıza yaptığımız bilgilendirme ve her türlü aktivitemize davet ettiğimizi özellikle belirtiyordum. Biz sayın Aziz Kocaoğlu'na inanan ve güvenen insanlarız. Bu işten de aklanarak çıkması hepimizin temennisi. Ama bir yargı süreci olduğu için daha fazla yorum yapma şansımız ve imkanımız yok. Bu yönde bir soru gelirse biz şunu söyleriz, (Biz belediye başkanımıza güveniyoruz, belediye başkanımızın aklanacağına inanıyoruz.''
    
Özgener, EXPO için sembol bir anıt yapılması konusunda de Yürütme Komitesi içinde değerlendirme yapacaklarını, bunun gerçekten gerekli olup olmadığı, kenti ne katacağını değerlendirdikten sonra gerekliyse ne yapılması gerektiği konusunda İzmirliye sormaya yöneleceklerini söyledi. Özgener, adaylık sürecinde sponsorluğa önem vereceklerini ulusal ve uluslararası sağlık ve ilaç şirketlerinin bu sürece sponsor olması gerektiğini THY, Avea ve ESBAŞ'ın sponsor olduğunu, geniş bir sponsorluk listesine ulaşmayı öngördüklerini sözlerine ekledi.