Kamu Arazisi Türkiye Verimlilik Vakfı’na Tahsis Edildi



Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından Ankara ili Beytepe Mahallesi 26053 ada 13 sayılı parsele 1/25000 ölçekli Nazım İmar Planı değişikliği, 1/5000 ölçekli Nazım ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı değişikliği yapıldı. Kente dair plan değişikliklerini takip eden Mimarlar Odası Ankara Şubesi, plan kararlarında Ali Doğramacızade Cami ve İhsan Doğramacı’nın anıt mezarı bitişiğindeki lise alanı olan, mülkiyeti hazineye ait Milli Eğitim Bakanlığı’na tahsisli parselin, MEB tahsisi kaldırılarak ‘bir vakfa’ tahsis edildiğini tespit etti.

Konuya ilişkin basın açıklaması yapan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “1/25000 ölçekli 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planı’nda, ‘Kamu Kurum ve Kuruluşları’ olarak kullanım kararı getirilen kamuya ait lise alanı, plan değişikliği yapılarak kamunun kullanımından çıkarılıyor. Plan kararlarına eklenen bir notla özel yurt ve yükseköğretim tesis alanı olarak emsal 1.5 olarak “bir vakfa’ diyerek gizemli bir tahsisden bahsediliyor. Araştırmalarımız sonucunda kamunun en değerli arazisi ve küçük bir koruluk haline gelmiş alanı üniversite alanına çevirerek ve 15 Mayıs 2019 yılında, ön izin sözleşmesi yapılarak Türkiye Verimlilik Vakfı’na tahsis ettiklerini tespit ettik” dedi.

Reklam Goruntulenme Bolumu

Vakıflar aracılığı ile kent topraklarının talanı
Candan, şunları kaydetti: “AKP’nin iktidara gelmesiyle birlikte son 10 yılda yeni vakıf kurulmasında ortalama yüzde 100 artış görülmüştür. 2000-2009 arası yılda ortalama 50 vakıf kurulurken, 2010-2019 arasında yılda ortalama 118 Vakıf kurulmaktadır. Kamu arazilerinin vakıflara tahsisi üzerinden yaşanan tartışmalarla birlikte vakıflara tahsisler aracılığıyla, yeni bir kentsel toprakların ve kamunun en değerli alanlarının talanı ile karşı karşıyayız. Bilkent’teki 35 bin 435 metrekarelik kamusal alanında Türkiye Verimlilik Vakfı’na tahsis edilmesi üniversite alanına dönüştürülerek, emsalinin arttırılması vakfın kurduğu üniversitenin 3 fakültesinin burada yapılması çok manidardır. İstanbul’daki Cevizli Tekel arazisi ve Şehir Üniversitesi’nin Ankara ayağını hatırlatıyor bize. Öte yandan söz konusu parsel yürütmeyi  durdurma verilen ve iptal edilen ODTÜ Yolu’nun da sınırında yer alıyor. Bu durum da oldukça dikkat çekici.”

“Ankara Kent Konseyi, kentin değerlerini korumakla görevli bir kurul olması gerekirken, kent topraklarının talan sürecine neden olan kurum ve kişiler hangi ilişkilerle burada temsil edilmektedir”
Candan şöyle devam etti: “Peki kimdir bu kamu arazisinin tahsis edildiği Türkiye Verimlilik Vakfı derseniz karşınıza yine AKP çıkıyor. Vakfın şu andaki Yönetim Kurulu Başkanı Cemallettin Kömürcü, aynı zamanda AKP Ankara Tanıtım ve Medyadan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı'dır ve 2015 genel seçimlerine asılsız broşürlerle müdahale ettiğine dair iddialar daha önce basına da yansımıştır. Ancak bizleri şaşırtan başka bir durum daha vardır ki, kendisi kenti korumakla sorumlu olan Ankara Kent Konseyi'nin de yürütme kurulunda yer almaktadır. Bu konuda da Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin kamuoyuna açıklama yapmasını bekliyoruz.

Bu vakfın Başkanı Cemalletin Kömürcü 31 Haziran 2019 tarihinde yapılan Ankara Kent Konseyi genel kurulunda Türkiye Verimlilik Vakfı adına Yürütme Kuruluna alınmıştır. Ankara Kent Konseyi, kentin değerlerini korumakla görevli bir kurul olması gerekirken, kent topraklarının talan sürecine neden olan kurum ve kişiler hangi ilişkilerle kimlerin onayıyla burada temsil edilmektedir. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin bu konuda açıklama yapmasını beklemek hakkımız.”

Plan değişikliği yargıya taşınacak, peki Türkiye Verimlilik Vakfı Başkanı Ankara Kent Konseyi Yürütmesinde olmaya devam edecek midir?
Candan sözlerini şöyle bitirdi: “Vakfa tahsis edilen alanın plan değişikliği 6 Ocak 2020 itibari ile Çevre Şehircilik il Müdürlüğü’nde askıdan iniyor, askıdan iner inmez plan değişikliğinin ve kamu arazilerinin vakıflara tahsisini yargıya taşıyacağız. Ayrıca Ankara Kent Konseyi yürütmesinde kamuyu zarara uğratan kamu kullanımındaki parselleri özel üniversite alanı olarak vakıflara peşkeş çekilmesinde rol alan, Ankara’nın talanına ortak olan kurum ve kuruluşların temsilcilerinin,  25 yıldır Ankara’yı korumak için mücadele verdiğimiz kesimlerin Ankara Kent Konseyi'ndeki temsiliyetleri endişelerimizi arttırmaktadır.

Anayasanın 135. Maddesi'ne göre kurulmuş kamu kurumu niteliğinde bir meslek örgütü olarak bu durumu halkımızla paylaşmanın sorumluluğumuz olduğunu kamuoyuna duyuruyoruz ve soruyoruz Türkiye Verimlilik Vakfı Başkanı Ankara Kent Konseyi yürütmesinde olmaya devam edecek midir?”