Proje Genel Koordinatörü İTÜ Maden Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Naci Görür, Çanakkale Limanı’ndan Urania araştırma gemisine hareketinden önce yaptığı açıklamada, Urania gemisinin yapacağı incelemeye İTÜ, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, MTA Genel Müdürlüğü ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Seyir Hidrografi ve Oşinografi Dairesi Başkanlığı’nın destek verdiğini söyledi.
Prof. Dr. Görür, proje kapsamında Saros Körfezi’nde Kuzey Anadolu Fay Hattı, Marmara Denizi ve Tekirdağ açıklarındaki Ganos Fayı ile deniz içindeki fayın birleşiminin, ayrıntılarıyla inceleneceğini bildirdi. Çalışmaların İzmit Körfezi’ne kadar devam edeceğini belirten Prof. Dr. Görür, “Bu projede İzmit Körfezi’nden gelen ve 1999 depremini üreten fayla Marmara’nın içinde henüz kırılmamış fay kesimi arasındaki deprem riski araştırılacak. Marmara Ereğlisi ile Tuzla’ya kadar olan şelf alanında özellikle ana fay kolundan ayrılıp, İstanbul’a gelen 2. fayların olup olmadığı incelenecek.’’ diye konuştu.
Özellikle muhtemel Marmara depreminden İstanbul’un nasıl etkileneceğinin, hangi büyüklükte riskle karşı karşıya kalınacağının araştırılacağını belirten Prof. Dr. Görür, “Çalışmada, Tuzla-Kartal-Maltepe ve Pendik hattında, daha önce karada iki fay meydana geldi. O zamana kadar hiç kimse İstanbul’da karada bir deprem olduğunu bilmiyordu. İlk kez karada bir kırık olduğu belirlenirken, izi yüzeyde belli olmayan zayıf bir zon tespit edildi. Bu araştırmada onun da üzerinde durulacak.’’ dedi. Urania gemisinde görevli bilim adamlarının elde edeceği sonuçların ilgili kuruluşlara verileceğini, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın bu verilerin sentezini ve yorumlarını yaparak şehri depreme hazırlayacağını anlatan Prof. Dr. Görür, şunları kaydetti: “Muhtemel bir depremden etkilenecek bölge olarak İstanbul yerine Marmara Bölgesi demek daha doğru olacaktır. Bütün dikkatler enerjinin biriktiği Marmara’nın tabanındaki fay kesimi üzerine yoğunlaştı. Bu fayın güney bloku, Marmara’nın güney kesimlerinin kara kısmı da önemli risk altında. Yaptığımız araştırmalarda, Marmara’nın güney kesiminin kuzeye göre daha fazla deforme olduğunu gördük. Fayın kuzey blokuna nazaran güney blokunda, 10 misli daha fazla enerji birikiyor.’’ Türk ekibi başkanı İTÜ Maden Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Namık Çağatay ise ilk olarak Saros’ta başlayacak çalışmaların, yaklaşık 20 gün devam edeceğini belirterek, kuzey şelfinde ikinci faylar olabileceğini, bu fayları haritalamaya çalışacaklarını kaydetti.