Kim Toprağı, Havayı, Suyu, Enerjiyi Daha İyi Kullanırsa, Yarışı Kazanacak



Türkiye Enerji Verimliliği Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Gürkan, ''Yeşil ekonomi aynı zamanda uluslararası rekabetin yaşanacağı, yeni bir yarışma alanı. Kim toprağı, havayı, suyu, enerjiyi daha iyi kullanırsa veya daha iyi kullanacak aletler geliştirirse, yarışı o kazanacak'' görüşünü bildirdi.

Türkiye Enerji Verimliliği Derneği, Türkiye Enerji ve Enerji Verimliliği Çalışmaları Raporu 2010 yılı sonuçlarını açıkladı.

Dernekten yapılan yazılı açıklamaya göre Gürkan toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye rekabetçilik, sürdürülebilirlik ve yeşil ekonomiye geçiş programı etrafında ulusal ve uluslararası işbirliklerinin geliştirilmesi gerektiğini bildirdi.

Enerji arz güvenliği sorunları, artan enerji maliyetleri, kentleşme, iklim değişikliği ve küreselleşmenin sebep olduğu etkiler nedeniyle enerjinin verimli kullanılması gerektiğini bildiren Gürkan, Türkiye'nin bu konuda kat edecek çok yolu olduğunu ifade etti.

Yeniçağın ekonomisini en iyi tarif eden kavramın ''Yeşil Ekonomi'' olduğunu anlatan Gürkan, şöyle konuştu:
''Yeşil ekonomi aynı zamanda uluslararası rekabetin yaşanacağı yeni bir yarışma alanı. Kim toprağı, havayı, suyu, enerjiyi daha iyi kullanırsa veya daha iyi kullanacak aletler geliştirirse, yarışı o kazanacak. İşte Türkiye açısından kritik soru, biz bu yarışmaya katılacak mıyız, katılmayacak mıyız? Türkiye'de yeşil ekonomi bilincinin acilen gelişmesi gerekiyor. Önümüzdeki dönemde Türkiye'nin enerji ve iklim odaklı yeni bir kalkınma yaklaşımı geliştirmesi şart.''

Karbon emisyon azaltımı faaliyetleri
    
Bir yandan yüksek enerji maliyetleriyle baş etmeye çalışan Türk sanayisinin diğer tarafta rekabetçi gücünü koruyacak bir biçimde karbon emisyon azaltımı faaliyetlerine başlaması gerektiğini kaydeden Gürkan, Türkiye'nin dünyada oluşan yeni gidişata uyum sağlamasının yaşamsal öneme sahip olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:
''Uluslararası Enerji Ajansı'nın ve Avrupa Birliği'nin verilerine göre, Türkiye verimlilik konusunda üye ülkeler arasında maalesef geride. Bin dolar gayri safi yurt içi hasıla başına, tüketilen enerji miktarı olarak tarif edilen enerji yoğunluğu Türkiye'de 0,27 ton eşdeğer Petrol (TEP) düzeyinde. Örneğin, bu rakam Japonya'da 0,10, Almanya'da 0,16 düzeyinde. Türkiye'nin ekonomisini büyütürken verimliliği de artırmak zorundayız. Yenilenebilir, yerli ve alternatif enerji kaynaklarının ve teknolojilerinin geliştirilmesi için derhal Enerji Araştırmaları ve Uygulamaları Merkezi'nin kurulması gerekiyor.''

''Türkiye enerji verimliliği sıralamasında sonuncu sırada''

Uluslararası Enerji Ajansı'nın raporuna göre, Türkiye'nin verimlilik uygulamalarının gerçekleştirilme yüzdeleri bakımından sonuncu olduğunu bildiren Gürkan, Türkiye'deki binaların yüzde 95'inden fazlasının yalıtımsız olduğunu vurguladı.

Atık ısı kullanımının yüzdesel olarak sıfıra yakın olduğunu bildiren Gürkan, ''Attığımız, verimsiz kullandığımız enerji için döviz ödemekteyiz. Son 10 yılda dış ticaret açığımızın yüzde 41'ini petrol ve doğalgaz ithalatı oluşturuyor. Son 10 yılda Türkiye, 154 milyar dolar birincil enerji ithal ediyor. Bu rakam dış ticaret açığının yüzde 41'ini oluşturmakta. Enerjiyi boşa harcamamak Türkiye için yaşamsal bir öneme sahip. Verimlilik tüm toplum katmanlarını ilgilendiriyor. Şehirler, sektörler ve şirketler artık yeşil stratejiler geliştirmeli ve uygulamalı'' bilgisini verdi.