Avrupa Topluluğu Adalet Divanı’nın
(ATAD), 28 Nisan’da KKTC’de 1974’ten önce bir Ruma ait arsa üzerine
villa yapan İngiliz Orams çiftini mahkûm eden Rum yargısına ait
kararların, tüm AB ülkeleri tarafından dikkate alınması gerektiği yönünde bir
karar alması KKTC emlak sektörüne darbe vurdu. Ülkede 15 bine yakın konut elde
kaldı. Sektör temsilcileri Türkiye’ye, “Yabancılara satılan emlak tapularının
arkasında durması” çağrısı yaptı. KKTC’de bir çok emlak, 1974’ten önce Rumlara
ait olan arsaların üzerine inşa edilmiş durumda. Yabancılar da emlak alırken
verilen “KKTC tapusu” için garanti istiyor.
Milliyet’e konuşan Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği Başkanı Hasan
Sungur, Orams davası sonrasında Kuzey Kıbrıs’ta oluşan olumsuz havanın,
Türkiye ve KKTC hükümetinin, “Tapuların arkasındayız” mesajıyla tamamen
yıkılabileceğini belirtti. Sungur, “Başbakan Erdoğan mesaj versin demiyoruz.
Türkiye’nin bir yetkilisinin veya Lefkoşa Büyükelçisi’nin açıklaması bile yeter
bizlere” dedi. Sungur, KKTC hükümetinin de tapulara sahip çıkmasını istedi.
‘Orta Doğu’ya yönelelim’
Ülkede yaşanan emlak satışlarında, Türkiye’nin ve Türk askerinin de büyük
etkisi olduğuna işaret eden Sungur, “Yabancılara mülk satarken, ‘Türkiye burada.
Türk askeri burada’ diye güvence veriyorduk. Ancak son dönemlerde yabancılara
yönelik, ‘Türkiye KKTC’nin arkasında’ değil hissi yaratıldı. Bu çok kötü.
Bizler, Türkiye’nin ve TSK’nın varlığına büyük önem veriyoruz” dedi. Türk tapulu
mülklerin fiyatlarının yükseldiğine vurgu yapan Sungur, Rum tapulu mülklere de
alıcı bulamadıklarından yakındı.
KKTC Müteahhitler Birliği Başkanı Soner Yetkili de Orams
davasıyla birlikte, İngiltere’ye satışların durma noktasına geldiğini
vurgulayarak, “AB ülkelerinden başka alternatiflerde yaratmalıyız. Orta Doğu
ülkelerine yönelik tanıtımlar yapmalıyız” dedi.