Konut kredisi faizlerinin beş yıl vadelerde bile yüzde
1’in altına inmesi son aylarda gayrimenkul ve bankacılık sektörünü harekete
geçirdi. İnşaat firmaları yeni konut projelerini kendileri finanse edip uygun
ödeme koşullarıyla hızla hayata geçirirken, bankalarda girdikleri faiz yarışında
önce bir yıl ardından beş yıl vadeli kredilerinin faizlerini yüzde 1’in altına
indirdi.
Bankacılık sektörü konut kredisi faizlerinde kâr marjlarını bindelerle ifade
edilecek kadar düşürdüklerini bu nedenle kısa vadede yeni indirimlerin zor
olduğunu söylemesine karşın vatandaşın ‘acaba daha düşer mi’ diyerek konut alım
talebini ertelediğine dikkat çekiyor. Bu nedenle konutta halen asıl talebe
ulaşılamadığı, önümüzdeki dönemde talepte daha büyük bir artış yaşanacağı görüşü
hakim. Buna karşın kriz dönemine göre konut kredisi hacimlerinde 2.5 kata varan
yükselişler yaşandığı belirtiliyor.
Talep arttı, sıra fiyatlarda
İnşaat firmaları ise konuta olan talepte kriz dönemine göre önemli oranda
artış yaşandığını öne sürüyor. Bazı proje üreticileri satışlarında yüzde 30’lara
varan artışlar yaşandığını ancak önümüzdeki dönem bu talepte daha büyük artış
yaşanmasını beklediklerini ifade ediyor. Sektörün önde gelen temsilcilerinin
ortak görüşü ise 2009’un son çeyreği veya en geç 2010’un ilk çeyreğinde konut
fiyatlarında bir miktar artış olacağı yönünde. Konut fiyatlarının halen kriz
öncesi seviyelerin altında bulunduğuna dikkat çeken uzmanlar, ‘Proje
üreticilerinin kriz döneminde elindeki konut stokunu satamaması yüzünden şu anda
fiyat artışı yapamadıklarını belirtip, “Biriken konut stoku yüzünden fiyatlar
kriz öncesi seviyelerinin altında kaldı. Özellikle ihtiyaç sahiplerinin
faizlerin yüzde 1’in altında olduğu ve fiyatların düşük seyrettiği bu dönemi iyi
değerlendirmesini öneririz” diyor.
Konut kredisinde faiz oranları düşmesine rağmen kredi kullanıcıları vadeyi üç
ile beş yılla sınırlı tutarken, kredi miktarı ise 50 ile 70 bin TL arasında
yoğunlaşıyor.
Kriz döneminin 2.5 katı kredi kullandırıyoruz
Yapı Kredi Bankası olarak Türkiye çapında 300’ün üzerinde konut projiesinde
aktif olarak çalıştıklarını ayrıca bireylerin konut kredi taleplerini de
karşıladıklarını belirten Yapı Kredi Konut Finansmanı Pazarlama Bölüm Başkanı
İsmet Erdem, konut kredisi talebinde ciddi artış olduğunu belirtip şu bilgiyi
verdi:
“Yapı Kredi olarak aylık kredi kullanımımıza baktığımızda Eylül 2009’un kriz
dönemindeki aylık kullandırımının 2.5 katı olduğunu söyleyebiliriz. Mart-Haziran
döneminde konut projelerinin talebinde artış yaşandı. Yaz aylarında ise talepte
mevsimsel etki ile bir miktar azalma görülmekle beraber, faizlerin yüzde 1’lerin
altına inmesiyle birlikte eylül ayında konut projelerinden gelen talep yaz
dönemine kıyasla yüzde 100 artarak yeniden haziran ayı seviyesine ulaştı. Ancak
halen bir kısım talebin faiz indirimlerinin devam edeceği beklentisiyle
gerçekleşmediğini dikkate alırsak talep artışının beklentileri henüz tam
yansıtmadığını söyleyebiliriz.
Konutta fiyat artabilir
Bu arada konuta olan talebin artması ile birlikte, fiyatların da konutun
özellikleri ,konumu, bulunduğu coğrafya v.b. özelliklere paralel farklı
oranlarda artışlar gözlemlenebilir. Ancak arz ve talebin piyasa koşulları
içerisinde dengeleneceğini, oluşabilecek fiyat artışlarının talep üzerinde kısa
vadede önemli bir baskı oluşturmayacağını düşünüyoruz. Konut kredisi talebinin
2009 Ocak-Eylül döneminde ortalamada yaklaşık 70 bin TL kredi tutarı ve 7 yıl
vade üzerinde yoğunlaştığını yılın ilk altı ayında ise kullandırım ortalama
tutarının ise 60 bin TL civarında olduğunu belirten İsmet Erdem, “Kriz öncesi
dönemde yeni talebin Yapı Kredi için 70 bin-75 bin TL, piyasa için 60 bin -65
bin TL bandında değiştiğini söyleyebiliriz. Tüketicinin vade tercihinin kriz
öncesi ve sonrasında çok değişmediğini, yine ortalamada 7 yıl olduğunu
görüyoruz. Faiz indirimlerinin ortalama kredi tutarını ve vadeyi bir miktar daha
arttırabileceğini düşünüyoruz” açıklamasında bulundu.
Talep şubatta başladı
Konut kredisine talebin şubat ayından itibaren artış kaydettiğini de söyleyen
İsmet Erdem, “Küresel krizin etkisinin görüldüğü Ekim-Aralık döneminde konut
kredisi pazarı aylık ortalama yüzde 0,4 oranında küçülmüştür. Ancak 2009 Şubat
ayı ile birlikte pazar pozitif büyümeye gelmiş ve nisan ayı ile birlikte aylık
büyüme oranı yüzde 1’in üzerine çıkmıştır. Ocak-Eylül döneminde konut kredisi
pazarı yüzde 6 oranında büyürken aynı dönemde Yapı Kredi olarak yüzde 10.56
oranında büyüme elde ettik” bilgisi verdi.
Krizden etkilenen reklam bombardımanı yaptı
Eylül 2008’de başlayan küresel kriz dalgasının son zamanlarda etkisini
yitirmeye başladığını söyleyen Teknik Yapı CEO’su Teoman Metehan, “Ancak üçüncü
çeyrekten itibaren bazı firmalar özellikle krizden fazla etkilenen-ertelediği
veya mevcut projelerinin satışına ağırlık vermeye başladı. Küresel krizin
etkisini iyice hissettirdiği aylarda yapamadıkları satışları telafi etmek için
reklam bombardımanına başladı. Diğer taraftan gayrimenkul sektöründeki
mevsimsellik özelliğine bağlı son çeyreklerdeki talep artışlarını da reklam
kampanyalarının bir diğer nedeni olarak gösterebiliriz” diye konuştu.
Konut kredi faizinin yüzde 1’in altına inmesinin talebi olumlu etkilediğini
de vurgulayan Metehan, konut talebini artıran diğer etkenleri ise şöyle
sıraladı:
“Uzun vadeli borçlanmalarda uygun faiz oranları, konut sahipliği isteğini
tamamen harekete geçirecektir. Belirli bir kesim için bu oran da uygun bir
seviyedir diye düşünüyorum. Diğer taraftan mevduat faizleri de düşmeye başladı.
Bu da tasarrufların gayrimenkul gibi alternatif yatırım araçlarına yönelmesini
sağladı. Ancak unutulmamalıdır ki, ortamdaki hafifte olsa olumsuzluk havası
faizlerin tekrar artmasına neden olur.”
TOKİ’nin fiyatları yükselebilir
Teknik Yapı olarak kriz ortamında bile ‘uygun’ diye niteledikleri fiyatlarda
düzeltme yapmadıklarını vurgulayan Metehan, “Piyasa hareketlendiği için
fiyatları şişirenler, 2006’dan sonra geri adım attı. Bu trend konut fiyatları
göreceli olarak düştüğü şeklinde algılandı. Kaynağı kıt olan hiçbir ürünün
fiyatı maliyetinin altına düşmeyeceği bir gerçektir. Geçtiğimiz yıllardan ders
alan firmaların aynı hatayı tekrarlamayacağını düşünüyorum. Dolayısıyla özel
sektörün yapacağı projelerde fazla bir fiyat artışı beklemiyorum. Ancak TOKİ’nin
gelir elde etmek için yaptığı ihalelerdeki rekabet, fiyatları bir miktar yukarı
çekebilir” dedi.
Talep küçük dairelere
Son dönemlerde küçük dairelere talebin giderek arttığını 1+1 tipi dairelerin
ötesinde artık stüdyo tipi dairelere de ilginin arttığını belirten Teoman
Metehan, alıcıların bu tip konutları genelde yatırım amaçlı olarak tercih
ettiğini vurguladı.
İnsanlar güven duyduğu projelerden ev alıyor
Varlıbaş Holding ve Varyap Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Varlıbaş
insanların konut alımı konusunda daha seçici olduğunu belirtip, “İnsanlar
eskisinden daha titiz davranarak projeye, firmaya, projenin lokasyonuna ve ödeme
şartlarına daha çok dikkat edip, en uygun gördükleri ve güven duyulan
projelerden ev almaya karar veriyor” dedi.
Banka faizlerinin yüzde 1’in altına düşmesinin yanı sıra konut fiyatlarının
düşük seviyelerde olmasının da alıcılara büyük avantaj sağladığını vurgulayan
Varlıbaş, “Konut fiyatları henüz kriz öncesi seviyeye gelmedi. Konut
fiyatlarının bu seviyede kalmasının bir sebebi de girdi maliyetlerinin düşmesi.
Piyasa bu şartlarda devam ettiği ve konut üretimini etkileyen faktörler de
değişmediği müddetçe fiyatlarda büyük bir hareketlilik gözlenmez. Ama
gayrimenkulde yatırımın artmasıyla birlikte girdi fiyatlarının yükseleceği göz
önüne alınırsa, bu olumlu gidişatın uzun süremeyeceğini söyleyebiliriz” diye
konuştu.
Satışlarımız son aylarda yüzde 30 arttı
Konut üreten firmaların tüketiciye yönelik ödeme kolaylıkları sunmasının yanı
sıra bankaların kredi faizlerini aşağı çekmesinin de konut almak isteyenler için
her zaman elde edilemeyecek önemli bir fırsat oluşturduğunu vurgulayan Soyak
Holding İcra Kurulu Başkanı (CEO) Emre Çamlıbel, “Bu yüzden yatırım için uygun
zamanı bekleyenlerin bu dönemde harekete geçtiğini gözlemliyoruz” dedi.
Soyak grubu olarak satışlarının son aylarda yüzde 30 oranında arttığını da
belirten Emre Çamlıbel şu bilgiyi verdi;
“İzmir’deki Soyak Siesta projemizin 2008 Ekim ayında satışa sunulan 376
konutluk ilk etabının yüzde 80’ini sattık. Ekim ayı itibarıyla satışa sunduğumuz
2. etapta da ilk hafta, dairelerin yüzde 20’sini satarak önemli bir başarıya
ulaştık. Bu grafiğin önümüzdeki dönemde de artan başarıyla süreceğine
inanıyorum. “
‘Fiyat indirmedik’
Krizin etkilerini öngörerek, nakit yönetimini doğru bir stratejiyle sürdüren
ve gerekli önlemleri alan şirketlerin ürettikleri konutların fiyatlarında
belirgin oynamalar olmadığını da açıklayan Emre Çamlıbel, önümüzdeki döneme
ilişkin de şu tahminde bulundu: “Projelerimize zaten her tür ekonomik koşulda
talep geliyor. Ancak içinde bulunduğumuz dönemde, fiyatların alım için uygun
olduğunu, konut faizlerinin de alımı destekler nitelikte olduğunu
söyleyebiliriz. Önümüzdeki birkaç ay içinde ise, hareketlenen piyasa ile
birlikte fiyatların da yükseleceğini tahmin ediyoruz.”
‘Fiyatlar 2010 ilk çeyreğinde hareketlenebilir’
Krizde bile hızımız yavaşlamadı diyen Ağaoğlu Projeler Satış Direktörü Esin
Algan, “Ağaoğlu Şirketler Grubu olarak 2009 yılında birçok projeye imza attık.
Sadece son üç ayda satışa çıkan projelerimiz My Towerland, My Roseville ve ilk
ofis projemiz olan My Prestige. Hızımız hiç yavaşlamadı. Bizim proje
sürekliliğimiz ve uyguladığımız ödeme kampanyaları halkın ilgisini çekti ve
krize rağmen yoğun talep yüzünden satışları erkene bile çekmek zorunda kaldık.
2010’da da aynı hızla devam edeceğiz. Genel olarak da yeni ve nitelikli
projelere olan talebin arttığını söyleyebiliriz. Bu arada biz de tüketicinin
alım gücüne destek olacak kampanyalar tasarlamaya önem veriyoruz. Bu dönemde
faizlerin de yüzde 1’lerin altına inmesi tüketiciye cesaret getirdi, yatırımlar
ise hızlandı” dedi.
‘Fiyatlar hareketlendi’
Gayrimenkul sektöründe yeni fiyat artışlarının 2009 sonu 2010 yılının ilk
çeyreğinde hareketli olabileceğini de vurgulayan Algan, “Nitelikli konutta kriz
döneminde bile fiyatlar hiçbir zaman gerilemedi ve değerini korumaya, prim
yapmaya devam etti. (Fiyat konusunda) 2009 sonu ve 2010 yılının ilk çeyreği çok
hareketli geçecek” değerlendirmesinde bulundu. Bu dönemde daha ziyade bitmiş ve
oturulabilir ev arayışlarının daha fazla olduğunu ve insanların 3 ve 4 odalı
evleri tercih ettiğini de belirten Algan, son dönemde faizlerin optimum
noktalara gelmesi yüzünden banka kredisinin tercih edildiğini de
vurguluyor.