'Konutta Geleceğin Ayak İzleri'



Konut Konferansı 2010’un ilk paneli olan, Soyak Holding CEO’su ve GYODER İcra Kurulu Üyesi M. Emre Çamlıbel tarafından yönetilen‘Konutta Geleceğin Ayak izleri’ başlıklı oturumda, panelistler Finansçı Tony Ciochetti (MIT Gayrimenkul Merkezi Başkanı), Makine Mühendisi Prof. Dr. Pınar Mengüç (Özyeğin üniversitesi Enerji, Çevre ve Ekonomi Merkezi Başkanı) ve Mimar Tatsuya Yamamoto (TAGO Mimarlık) konut sektörünün genel finansal değerlendirmesi ışığında; geleceği üzerinde en önemli etki alanını yaratan tasarımı enerji ve sosyal boyutları ile tartıştılar.

Panelin açılış konuşmasını yapan Çamlıbel, konut sektörü, dar gelirliler için konut üretimi ve enerji verimliliği bağlamında çevreci binalar olmak üzere iki önemli konunun oturum kapsamında detaylı biçimde tartışılacağını bildirdi. Daha sonra panelistleri tanıtan Çamlıbel, ilk konuşmacı olan Mimar Tatsuya Yamamoto’nun yeşil bina tasarımları ve pasif sistemler hakkında, Makine Mühendisi Prof. Dr. Pınar Mengüç’ün enerji verimliliği, binalarda enerji verimliliği hakkında, Finansçı Tony Ciochetti’nin dar gelirliler için konut üertimi ve enerji verimliliği hakkında bilgi vereceğini aktardı.

Konut sektörünün dinamikleri, özel sektörün bu bağlamda beklentilerini vurgulayan Çamlıbel, sektörün bütün paydaşlarının bir araya gelerek Türkiye’nin konut sektörünün temel dinamiklerini, ihtiyaçlarını ortaya koymasının önemi ve kapsamlı konut politikası üretilmesinin gerekliliğini belirtti. Bu kapsamda TOKİ’nin öncü olması gerektiğini belirten Çamlıbel, “Her yerde yayınlanabilecek, şeffaf bir konut politikası istiyoruz Başkanım” dedi.

Enerji verimliliği konusuna da değinen Çamlıbel, 2009 senesinde yürürlüğe giren ‘Binalarda Enerji Performans Yönetmeliğini’ değerlendirdi. Yönetmeliğin 3 farklı açıdan ele alınabileceğini ifade eden Çamlıbel, yönetmelik kapsamında binalarda ruhsat alımı konusunda enerji korunumuna yönelik daha analiz yapılması gerektiğini ve buna bağlı olarak ilave uygulamaların öngörüldüğünü belirterek bu iki unsurun konut sektörü tarafından desteklendiğini söyledi. Yönetmeliğin sadece yeni binalar için geçerli oluşunu ise eleştirdiklerini dile getiren Çamlıbel, mevcut binalarında bir şekilde bu kapsama girmesinin gerekli olduğunu ileterek sözü ilk panelist olan Tatsuya Yamamoto’ya bıraktı.





Tatsuya Yamamoto, yaşama yönelik kaynakların sınırlı oluşuna dikkat çekerek başladığı konuşmasında, modern pasif tasarımdan örnekler vererek fabrik ve hızlı üretilebilen konutlara dikkat çekti. Global düşünmenin önemini ifade eden Yamamoto, Türkiye’de yapı sektörü çalışanlarının ar-ge çalışmalarına odaklanmalarının gerekli olduğunu vurguladı.

Panelin ikinci konuşmacısı olan Prof. Dr. Pınar Mengüç, insanın ve inovasyonun önemine dikkat çekerek başladığı konuşmasına mühendislik, mimarlık ve eğitim bileşenlerinin bir arada düşünülmesinin gerekli olduğunu söyleyerek devam etti. Açılış konuşmasında Doğan Hasol’un da altını çizmiş olduğu ‘mimari kalite’ye vurgu yapan Mengüç, mimarinin merkezinde insanın olduğunu, insandan sonra ise inovasyonun düşünülmesinin gerekli olduğunu kaydetti.

Küresel iklim krizine ve ekonomik krize dikkat çeken Mengüç, sürdürülebilir şehirlerin bu bağlamda önemli olduğunu aktardı. Konuşmasının devamında Zero İstanbul 2050 çalışmalarını aktaran Mengüç, bu çalışmada toplum ruhunun öneminin ortaya çıktığını ifade etti. Mengüç son olarak bölgesel inovasyonları ortaya koymanın, bunları nasıl birleştirileceğini belirlemenin ve aktörlerin nasıl beraber çalışacağının ortaya konmasının önemine vurgu yaptı.

Tony Ciochetti, kentleşmenin artışının kaçınılmaz olduğunu ancak bunun bir takım imkanlar da sunduğunu belirterek konuşmasına başladı. Dünyanın geleceğini düşünülmesinin gerekli olduğunun altını çizen Ciochetti, yaratıcı düşünmemiz gerektiğini söyledi. Dar gelirliler için konut üretmenin önemini anlatan Ciochetti, optimum yatırım ve karbon tasarrufu arasında bir denge yakalamanın önemine vurgu yapan Ciochetti, sözlerine bir Kızılderili deyişi ile sonlandırdı: “Biz bu dünyayı atalarımızdan miras almadık, çocuklarımızdan ödünç aldık”.