“Hedef 2023” sloganı ile düzenlenen
10. Ulaştırma Şûrası, 3. köprü protestosu ile açıldı. Şûranın
açılışında konuşan Başbakan Tayyip Erdoğan, İstanbul’a
yapılacak 3. köprüye karşı çıkanları “ideolojik kilitlenme içinde
olmakla” suçlarken, dışarıda toplanan 3. Köprü Yerine Yaşam
Platformu üyeleri de kenti felakete sürükleyecek yeni köprüye geçit
vermeyeceklerini söylediler.
Sütlüce’deki Haliç Kongre Merkezi’nde 1 Ekim’e kadar devam
edecek olan 10. Ulaştırma Şûrası’na katılan Başbakan Erdoğan, İstanbul’un tarihi
ve doğal dokusuna zarar vermeden 3. köprünün yapılacağını bir kez daha yineledi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde 3. köprüye karşı olan
Erdoğan, “Bugün 3. köprüye karşı çıkanlar, birinci köprüye de ikinci köprüye de
karşı çıkmışlardı. Sonra utanmadan, sıkılmadan o köprülerin üzerinden seyahat
ettiler” dedi.
‘Engelleri aşa aşa...’
3. köprüye “her iki tarafı kapalı olanların, tek istikamete bakanların” karşı
çıktığını söyleyen Erdoğan, “İdeolojik kilitlenme var bunlarda. İnsan öncelikli
bir bakışları yok bunların. Sadece ideolojileri var. Yolumuza, kararlı şekilde
engelleri aşa aşa devam edeceğiz” diye konuştu.
Erdoğan, AB üyesi ülkeler içinde Türkiye ile karşılaştırılamayacak ülkeler
bulunduğunu belirterek bu ülkelerin birliğe alınmaları ile ilgili kararların
siyasi olduğunu ifade etti. Türkiye içinde bazı kesimlerin ve Avrupa’daki kimi
liderlerin Türkiye’nin AB üyeliğine karşı olmasını eleştiren Erdoğan şunları
söyledi: “21. yüzyılın vizyonundan, perspektifinden, ufkundan ve misyonundan
bigâne olarak Türkiye değerlendirmeleri yapıyorlar. 3-4 yıllık projeksiyonla
Türkiye’yi değerlendirmek yanlıştır. Türkiye’ye haksızlık olduğu kadar AB’ye de
haksızlıktır. Oluşmakta olan fotoğrafı herkes çok geniş bir bakış açısıyla
değerlendirmelidir. Bugün medeniyetler ittifakının eşbaşkanı olan Türkiye AB’yi
eğer bir adres olarak ortaya koymuşsa, İspanya’yla birlikte, bunun bir nedeni
var. Bu AB’ye artı bir güç katmaktadır.”
Türkiye’nin barışa katkısı
Başbakan ABD’de katıldığı BM Genel Kurulu ve G-20 zirvesi ilgili de şu
değerlendirmeyi yaptı: “32 devlet başkanı ve başbakan ile ikili görüşmelerimiz
oldu. BM Güvenlik Konseyi’nde nükleer silahlara ilişkin ilk defa Türkiye’nin
başbakan düzeyinde katıldığı bir liderler zirvesi oldu. Genel Kurul’da
Türkiye’nin dış politika vizyonunu ifade etme fırsatım oldu. G-20 liderler
zirvesinde küresel ekonomik krizi ve aldığımız tedbirleri Türkiye adına tüm
boyutlarıyla istişare etme imkânımız oldu. BM Genel Kurulu ve G-20 zirvesi
çerçevesindeki ziyaretimiz özellikle şunu gösterdi: Türkiye’nin bölgesel ve
küresel barış için refah, kalkınma ve istikrar için bugüne kadar sağladığı,
bundan sonra sağlayacağı çok büyük katkılar olacaktır
dünyamıza.”