Köprü ve Otoyollar Özelleştirilecek ama Tarifelerin Ne Olacağı Belirsiz



Hükümet 2008 yılıyla birlikte özelleştirmelere hız vermeyi planlıyor. Ocak ayında yapılacak Tekel'in sigara bölümünün ardından köprü ve otoyollar da özelleştirilmeyi bekliyor.

İşletme hakkının verilmesi yöntemiyle özelleştirilecek köprü ve otoyollarda, ihalenin ilk çeyrekte, sürecin ise 2008 sonuna kadar tamamlanması öngörülüyor. Köprü ve otoyol özelleştirmesinde en önemli noktayı tarifelerin belirlenmesi oluştururken, tarifeler konusunda yatırımcıların da görüşleri alınacak. Türkiye'de köprü ve otoyollarda uygulanan tarifelerin dünya uygulamalarına göre düşük olduğu ifade ediliyor.

Enflasyona bağlanır mı?
Fakat özelleştirmeden sonra köprü ve otoyollarda nasıl bir fiyat tarifesi uygulanacağı ve zam oranları halen belirsizliğini koruyor.
Köprü ve otoyol özelleştirmesinde, en önemli noktayı tarifelerin belirlenmesi oluştururken, tarifeler konusunda yatırımcıların da görüşleri alınacak. Dünya uygulamalarında tarifelerin belirlenmesinde 'sadece enflasyonun baz alınabildiğini ya da enflasyonun belli bir katsayıyla çarpıldığını' ifade eden yetkililer, bu konuda da modellerin incelendiğini belirtti. Türkiye'de köprü ve otoyollarda uygulanan tarifelerin dünya uygulamalarına göre düşük olduğu ifade ediliyor.

1 km'lik yol 2.6 yeni kuruş
Avrupa ülkeleri ile Türkiye'deki paralı yol ücretleri karşılaştırıldığında Türkiye'nin Avrupa'ya göre oldukça ucuz olduğu dikkati çekiyor. Örneğin 211 kilometrelik İstanbul-Edirne paralı otoyolunda halen otomobiller için 5.5 YTL ücret alınıyor. Yani her bir kilometrelik yol 2.61 kuruşa geliyor. Bunun avro karşılığı ise 1.51 avro/cent. Çek Cumhuriyeti her 1 kilometrelik paralı yola 1.9 avro/cent alıyor.

Ücret Avusturya'da 2.8, Almanya'da 3 avro/cent'e kadar çıkıyor. İsviçre ise en pahalı ülke. İsviçre'deki paralı otoyolları kullananlar kilometre başına 5.2 avro/cent ödüyor. Şayet bizdeki tarife İsviçre ile aynı olsaydı, Edirne-İstanbul arası yolculuğun otoyol ücreti 5.5 YTL değil, 18.75 YTL olacaktı.

Köprü ve otoyol özelleştirmesinde işletim süresinin henüz netliğe kavuşmadığını ve sürenin 15 ile 25 yıl arasında olabileceğini belirten yetkililer, sürenin 25 yıldan fazla olmasının düşünülmediğini de ifade etti. Tek paket mi, yoksa farklı paketler halinde mi satılacağına ilişkin kararın da henüz verilmediğini kaydeden yetkililer, bu konuda halen dünya uygulamalarının incelendiğini ancak fazla sayıda işleticinin olmasının bazı dezavantajlarının olabileceğini, tüm modellerin değerlendirildiğini belirttiler.

Kimler ilgileniyor?
Yetkililer, ihaleye kaç paket halinde çıkılacağından ziyade bazı teknik konuların çözümünün daha önemli olduğuna dikkat çekerken, teknik çalışmaların bütün ilgili kurumlarla istişare halinde yürütüldüğünü ifade etti. Konuyla ilgili ikincil mevzuatın bulunmadığını kaydeden yetkililer, ikincil mevzuat üzerinde çalışıldığını, mevzuatın yatırımcılar açısından da büyük önem taşıdığına işaret etti.

Otoyol ve köprülerin satışıyla ilgili olarak, beş yabancı şirketin ilgilendiği ve bu şirketlerin Avustralya'dan Macquarie Infrastructure, İspanyol Abertis, Portekizli Brisa, Japon Itochu Corp ve İtalyan Atlantia şirketleri olduğu açıklanmıştı. Özelleştirmeden elde edilen gelirin nasıl kullanılacağına siyasi irade karar verecek. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, sağlanan gelirin yeni yolların yapımında kullanılacağını açıklamıştı. Karayolları Genel Müdürlüğü'nün (KGM) yapım, bakım, onarım ve işletimini üstlendiği hizmet üretim birimleri olan otoyollar, köprüler ve üzerinde yer alan tesisler özelleştirilecek.

Edirne-İstanbul-Ankara, Pozantı-Tarsus-Mersin, Tarsus-Adana-Gaziantep, Toprakkale-İskenderun, Gaziantep-Şanlıurfa, İzmir-Çeşme, İzmir-Aydın Otoyolları, İzmir ve Ankara Çevre otoyolunun bağlantı yollarıyla Boğaziçi ve Fatih Köprüleri'nin bağlantı yollarının bakım, işletme ve ücret toplama merkezleri, işletme hakkı verilmesi yöntemiyle özelleştirilecek işlemleri tamamlanıncaya kadar her türlü bakım, onarım, işletim işleri ise KGM tarafından yürütülecek.

Bu tesisleri özelleştirme yoluyla devralıp işletecek yatırımcıların bakım, onarım, işletim gibi işlere yönelik yükümlülükleri, KGM ve Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından belirlenecek. Denetim ve kontroller KGM tarafından yerine getirilecek. Özelleştirme işlemlerinin de 2008 yılı sonuna kadar tamamlanması öngörülüyor.
Öte yandan, 5.2 milyar YTL olması öngörülen 2007 yılı özelleştirme gelirinin Türk Telekom'un satış bedelinin peşin ödenmesi nedeniyle toplamda 11.6 milyar YTL'ye çıkması beklenirken, 2008 yılı özelleştirme gelir hedefi ise toplam 11 milyar 798 milyon YTL olarak belirlendi. Boğaz köprüleri ve paralı otoyollardan yapılan geçişlerden sağlanan gelir, bu yılın kasım ayı sonu itibarıyla 486 milyon 188.7 bin YTL'yi buldu.

Geliri 530 milyon YTL
Aynı dönemde, işletmedeki altı paralı otoyol güzergâhından geçiş yapan 147 milyon 82 bin 507 araç, gişelere 306 milyon 125.7 bin YTL gelir bıraktı. Bu arada 2007 yılı aralık ayıyla birlikte bu yıl sonunda İstanbul Boğazı ve paralı otoyollardan elde edilecek toplam gelirin 530 milyon YTL'ye ulaşması bekleniyor. 2006'da köprü ve otoyolların toplam geliri 410 milyon 663.5 bin YTL oldu. Paralı yollara ve köprü geçişlerine en son 2006 temmuzda zam yapılmıştı. (Radikal, aa)

Halka arzlar başlayacak
Hükümet 2008 yılında kapsamlı özelleştirmelere hazırlanıyor. Özelleştirme uygulamalarının 2008-2010 döneminde tüm hızıyla sürmesi öngörülürken, halka arz yöntemine öncelik verilecek. Bunların başında da Telekom'un kamu hisselerinin halka arzı var.


Türk Telekom: Yüzde 15 ile 20 oranındaki hissenin arz edilmesine ilişkin karar Bakanlar Kurulu'na sunuldu. Yıl sonu bilançolarının yetişmesi için halka arzın ocak-mayıs döneminde gerçekleştirilmesi planlanıyor.

Ziraat Bankası'nın da aynı dönemde halka arz edilmesi düşünülüyor. Henüz strateji kararı çıkmasa da bankanın değişik aralıklarla yüzde 49 hissesinin arz edileceği ve kalan yüzde 51'lik hissenin ise kamuda kalacağı söyleniyor.

Henüz kararı çıkmamakla birlikte THY'nin kamuda kalan hisselerinin üçüncü kez halka arzı için de çalışmalar sürüyor.

Halkbank için de tüm hazırlıklar tamamlandı.

Sırada neler var?

Tekel sigara: 25 Ocak olarak belirlenen Tekel Sigara fabrikalarının özelleştirme süreci de en kısa zamanda tamamlanacak.

Elektrik dağıtım ve üretim: İki yılda önce elektrik dağıtım şirketleri özelleştirilecek, ardından elektrik üretim şirketlerinin özelleştirilmesi süreci başlayacak. Bu kapsamda, Ankara, Kırıkkale, Zonguldak, Bartın, Karabük, Çankırı ve Kastamonu'yu içine alan Başkent Elektrik Dağıtım A.Ş, Sakarya, Bolu, Düzce ve Kocaeli illerini içine alan Sakarya Elektrik Dağıtım A.Ş. ile İstanbul Anadolu yakasına elektrik sağlayan AYEDAŞ özelleştirilecek. Elektrik dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesi tamamlandıktan sonra, elektrik üretim şirketlerinin özelleştirilmesi süreci başlayacak. Yasal düzenlemenin tamamlanmasının ardından da, Milli Piyango İdaresi şans oyunlarının işletim lisansının verilmesi ihalesine de çıkılacak.

Liman ve şeker fabrikaları: Şeker fabrikalarıyla, Bandırma, Samsun ve İskenderun limanları da özelleştirilecek.

Devler Tekel Sigara'yı gözlüyor
Tekel sigaranın Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde bulunan altı fabrikası yatırımcılara gezdirildi. Gezi için işçilerin izinli olması nedeniyle özellikle Kurban Bayramı tatili beklendi. Bu haftadan itibaren de yönetici sunumları başlıyor. Sunum tamamlandıktan sonra ihaleye teklif verme kararı için yatırımcılar düşünmeye bırakılacak. 25 Ocak'ta tekliflerin alınacağı ihale, yaklaşık bir hafta sonra açık artırmayla sonuçlandırılacak. Türkiye'de faaliyet gösteren JTI ve BAT, Korea Tobacco gibi sigara üreticilerinin yanı sıra yerli firmalar da ihaleye yoğun ilgi gösteriyor.

Bunlar arasında Mey İçki'yi satın alan Texas Pacific Group, Çukurova ve Anadolu grupları ile Tekel Toptan Satıcıları Derneği'nin kurduğu SÜPAŞ var. Yerli-yabancı sigara operatörleriyle birlikte ilk iki ihaleden farklı olarak yabancı yatırım fonları da yerli ortakla teklif vermeye hazırlanıyor.

Maktum da ilgileniyor
Bunların başında şartname satın aldığını açıklayan Prens Şeyh Maktum'a ait Dubai Investment geliyor. Avrupalı yatırım fonu Cinven de bazı Türk girişimcilerle birlikte şartname almıştı. Öte yandan patenti alınmadığı için Hanımeli markasının ihaleye konulamadığı haberleri üzerine yetkililer, Patent Enstitüsü ile görüşmelerin sürdüğünü söyledi. Yetkililer, Hanımeli'nin teklifler alınmadan önce pakete dahil edileceğini açıkladı.