Küçük Ayasofya ve Afrodisias Antik Kenti Tehlike Altında



Merkezi ABD’nin New York kentinde bulunan Dünya Anıtları Fonu, Türkiye’den iki yapının daha tehlike altında olduğunu açıkladı.

Fon tarafından açıklanan 100 tarihî eserin bulunduğu ‘2006 Dünya İzleme Listesi’ne, Türkiye’den Afrodisias antik kenti ile Küçük Ayasofya Camii alındı. Dünya Anıtlar Fonu, dünya üzerinde yok olma tehlikesi ile karşı karşıya bulunan ve korunması gerektiğine inanılan yapı ve bölgeleri izleme listesine alıyor. Listeye daha önce de Türkiye’den Ayasofya, Efes, Nemrut, Aziz August Tapınağı gibi tarihî eserler girmişti.

Listeye bu yıl Güney Asya’daki ilk camilerden olduğu kaydedilen Afganistan’daki Hacı Piyade Camii, Bosna’daki Sokullu Mehmet Paşa Köprüsü ile Prizren Şehir Meydanı gibi İslamî eserler de yer aldı. Türkiye’den listeye giren Küçük Ayasofya Camii, 2002 yılından beri izleme listesinde bulunuyor. İstanbul’daki en eski Bizans eseri olarak bilinen Küçük Ayasofya Camii, depremden büyük zarar görmüştü. Yakınından geçen tren yolunun da etkisi ile çatlakları büyüyen caminin, her an yıkılma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu ifade eden fon yetkilileri, konuya dikkat çekebilmek için 4 yıldır listede yer verdikleri Küçük Ayasofya’yı, 2006 listesine de aldılar. Fon yetkilileri, liste ile dikkat çekilen yerlerin, üzerinde çalışılması ile listeden düştüğünü ifade ettiler. 2004 yılında İzmir Sinagogu, Efes, Kariye Camii, Küçük Ayasofya, Agustus Mabedi listede bulunuyordu. 2002 yılında Ani Harabeleri, Küçük Ayasofya, Agustus Mabedi ve Gaziantep Tepebaşı; 2000 yılında Ani Harabeleri, Çatalhöyük, Nemrut, Zeyrek Camii; 1998 yılında Ani Harabeleri, Patara, Ayasofya Camii; 1996 yılında ise Ani Harabeleri, Çatalhöyük ve Ayasofya Camii listeye alınmıştı. Fon yetkilisi John Stubbs, üzerinde çalışılan, hükümetlerin ilgi gösterdiği, bölgedeki halkın destek verdiği eser ve yerlerin zamanla listeden çıktığını söyledi. Türkiye’den daha önce listeye giren bazı yerlerin şu anda listede olmadığını vurgulayan Stubbs, “Buna karşılık Küçük Ayasofya Camii, uzun zamandır listemizdeki yerini koruyor. Kısa zamanda önlem alınmazsa, yüzlerce yıllık eserin tamir edilemez şekilde zarar görmesinden endişe ediyoruz.” dedi.

Bu yıl ilk kez listeye giren Aydın ili sınırları içinde bulunan Afrodisias antik kenti, en iyi korunmuş Roma eserlerinden biri olarak tanınıyor. 1961 yılında profesör Kenan Erim’in önderliğinde başlanan kazılarda, şehrin insanların yaşadığı dönemdeki hali ortaya çıkarılmaya çalışıldı. Halen New York Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nün desteği ile devam eden kazı çalışmalarının uzun yıllar sürmesi bekleniyor.

Dünya Anıtları Fonu, dikkat çekmek amacı ile yayınladığı listede, eserlerin korunması için maddi ve teknik desteğin yanı sıra eğitim desteğinde de bulunuyor. Fonun yönetim kurulunda ünlü plakçı Ahmet Ertegün’ün eşi Mica Ertegün ile New York’ta önemli bir fon işleten Murat Köprülü’nün eşi Nina Köprülü de bulunuyor.

Irak’ın tamamının korunması gerekiyor
Dünya Anıtları Fonu’nun bu yılki listesinde Irak’ın tamamı, korunması gereken yer olarak ilan edildi. Listelerin açıklandığı 10 yıllık süre içinde ilk kez bir ülkenin koruma altına alınması talebi, devam eden savaş şartları nedeniyle tehlike altında bulunan 11 bin tarihî eser ve bölgeye dikkat çekme amacı taşıyor. Fondan yapılan açıklamada, “Yıllardır süren politik izolasyon, İran ile yapılan savaş, ardından da 2003 yılında başlayan çatışma ortamı, medeniyetlerin beşiği olarak bilinen bir bölgedeki tarihî mirası yok olma tehlikesiyle yüz yüze bıraktı. Askerî işgal, sürekli devam eden makineli tüfek saldırıları, bunlara ek olarak Vandalizm Irak’taki eserleri yok olmanın eşiğine getirdi.” denildi. Babil, Ninova gibi tarihî bölgelerin, Samarra Minaresi gibi örneği bulunmayan eserlerin saldırılardan nasibini aldığı kaydedilen açıklamada, işgal sonrasında müzelerden 15 bin eserin yağmalandığı da vurgulandı.