Bir Kazıya Bir Ömür Yetmiyor



Toprak altındaki tarihî zenginlikleri ortaya çıkarmak için yapılan kazı çalışmalarına ömür yetmiyor. Genç yaşta kazılara başlayan birçok arkeolog, çalışmaların sonlandığını göremeden hayata gözlerini yumuyor. Kazıları onlardan devralan ikinci nesil de, çalışmaları bitiremeden ihtiyarlıyor. Osmanlı’nın son döneminde başlayan birçok kazı hâlâ sürüyor. Bu kazıların daha kaç yıl devam edeceği ise bilinmiyor.

Çorum’da 1906’da başlayan kazı faaliyetleri, önümüzdeki yıl 100. yılını tamamlayacak. Bir asrı deviren diğer kazılar ise, Çanakkale’deki Truva ile İzmir’deki Efes ve Bergama kazıları. Kırşehir, Adana ve Kayseri gibi illerde 70-80 yıl önce başlayan kazı çalışmaları da tamamlanamadı. Türkiye’de şu an 101 bölgede kazı çalışması devam ediyor. Kazılar için 10 milyon YTL ödenek ayrıldı. Bu rakam geçen yıl 2 milyon YTL’ydi.

Toprak altındaki tarihî varlığı gün yüzüne çıkarmak için yapılan kazıların tamamlanamamasının en büyük sebebi ödenek yetersizliği. Kültür Bakanlığı’nın yeterli ödeneği ayıramaması nedeniyle bazı kazılar yılda 1 ay yapılabilirken, bazılarına yıllarca ara veriliyor. Çalışmaların 100 yıl sürmesinin bir başka sebebi ise elverişsiz hava şartları. Açık arazide yapılan kazılar, ancak 3-4 ay sürdürülebiliyor. Havaların ısınmasıyla birlikte toprağın gevşediği haziran ayında başlayan kazılara, eylülde ara veriliyor. Kültür Bakanlığı Tabiat ve Kültür Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Orhan Düzgün, kazılar için yeterli ödenek ayrılamadığını söylüyor. Düzgün, ödeneğin yetersizliğinin yanı sıra çalışmaların yılın birkaç ayı yapılabilmesinin de kazıların uzun sürmesinin sebeplerinden olduğunu belirtiyor.

57 yıl Kültepe’de çalıştı
1948 yılında Kayseri’nin Kültepe mevkiinde kazı çalışmasını başlatan Prof. Dr. Tahsin Özgüç, çalışmalarının sonlanmasını göremeden geçtiğimiz günlerde hayatını kaybetti. Özgüç’ün 57 yıl boyunca devam ettirdiği kazı çalışmalarını şimdilerde ilerlemiş yaşına rağmen Prof. Dr. Kutlu Emre sürdürüyor. Prof. Dr. Emre, kendisinden sonra çalışmaları devam ettirebilmesi için ikisi Japon olmak üzere 6 öğrenci yetiştirdiğini anlatıyor. Emre, “Tahsin hocam 80 yaşını geçmişti. Bu çalışmayı göremeden hayatını kaybetti. Bu mirası bizlere bıraktı. Bizler de bu işi devam ettirebilecek kişileri yetiştirmeye çalışıyoruz.” diyor.

Kazı çalışmalarını, çok uzun zamanlar almasına rağmen büyük bir sabır örneği göstererek devam ettiklerini anlatan Kutlu Emre, “Gizli tarihin ortaya çıkartılmasına memleketimizin ihtiyacı var. Ancak önemli olan buraları açmakla kalmayıp koruyabilmektir. Kazı çalışmaları devam ederken veya tamamlandıktan sonra buraların doğa şartlarından etkilenip tekrar kapanmaması veya tahrip olmaması için üzerlerinin kapatılması gerekiyor. Bu da çok ciddi finansman istediği için maalesef gerçekleştirilemiyor.” diye konuşuyor.

Çorum’un Boğazköy mevkiinde 1906 yılında İstanbul Arkeoloji Müzesi adına Theodor Makridi tarafından başlanan kazılar, aradan geçen 100 yılda bitirilemedi. Kazılarda görev alan birçok isim, çalışmalar tamamlanamadan hayata veda etti. Alacahöyük’teki kazılar ise 1935’ten beri sürüyor. Çorum Müze Müdürü İsmet Ediz, Alacahöyük’teki kazılar için bu yıl yaklaşık 200 milyar ödenek ayrıldığını belirtiyor. Kazı çalışmalarının kelimenin tam anlamıyla ‘iğne ile kuyu kazmak’ olduğunu ifade eden Ediz, “Çalışmalar kazma ile başlayıp fırça ile sürer. Bunun yanı sıra mevsim koşulları ve çok karşılaşılan ödenek sıkıntısı çalışmaların bir asrı geçmesine yol açıyor.” diyor.

83 yaşında, 60 yıldır kazıyor
Adana Karatepe’deki kazıları genç bir doktora öğrencisiyken 1945 yılında başlatan Halet Çambel, bugün 83 yaşında. 60 yıldır kazı çalışmalarını sürdüren Prof. Dr. Halet Çambel, bu işin kendisi için ‘hayat tarzı’ olduğunu belirtiyor. Çalışmaların kendisinden sonra da süreceğini belirten Çambel, Karatepe’de daha kazılacak çok yer olduğunu söylüyor.