Madrid'in Ekolojik Bulvarı'nın Genç Yaratıcıları

Madrid’in banliyölerinden, 25 bin konutlu Vallecas’ın ana caddesi üzerinde bir estetik ameliyat gerçekleştirildi. Şehir konseyi, bölgenin daha fazla yeşillendirilerek az sayıda olan sosyal etkinliklerin de artırılmasına karar verince, bu alandaki boşlukları doldurabilecek bir proje yarışması açıldı. Yarışmanın birincisi ise, adından da anlaşılabileceği üzere,ekolojik duyarlılığı ve sürdürülebilirliği felsefe olarak benimseyen Ecosistema Urbano mimarlık bürosunun projesi oldu. Projede Ecosistema Urbano’nun “hava ağaçları” olarak isim verdikleri ve geri dönüştürülmüş malzemeden oluşan 3 silindir yapı kullanıldı.

Proje kapsamında, kendi enerjisini üretebilen, gerektiğinde sökülebilen “hava ağaçları”ndan birinin içine ve dışına; ikincisinin sadece içine, üçüncüsünün ise dışına yeşillik ekildi. Öte yandan, silindirlerin iç mekanlarına dev ekranlar yerleştirilerek, burası çevrede yaşayanlar için bir etkinlik alanı haline getirildi.



Hava ağacı, yalnızca kendi üzerinde bulunan güneş panellerinin üretebildiği kadar güç tüketen bir yapı. Ayrıca bu enerjinin genel güç ağının da satılmasıyla ortaya çıkan yıllık gelir fazlası, yapının kendi bakımı için yeniden değerlendirilebiliyor. Hava ağaçlarına yerleştirilen iklim uyarlama sistemi ise, genellikle seralarda kullanılan buharlaşma-terleme sistemlerinin daha basit bir türü. (*)

Hava ağaçlarının oluşturduğu bu mekan, yalnızca sosyal etkinliklerin yoğunlaşmasına ve iklimsel uyarlama sorunu düzeltilene kadar kullanılacak. Zamanı geldiğinde bu sistemler yerinden sökülecek ve eski dayanak noktaları ormandaki açıklıklar olarak kalacak.


Avrupa Birliği’nin çağdaş mimari alanında verdiği 2007 Mies van der Rohe Ödülleri kapsamında, sergilenmeye ve yayınlanmaya layık görülen 33 projeden biri olan Ekolojik Bulvar’ın yaratıcısı mimarlık bürosu Ecosistema Urbano; gerçeğe yönelttiği eleştirel bakış açısını, yaptığı projelerin politikası olarak benimsemesiyle mimari alanında aktif bir rol üstlenmiş durumda. “Çağdaş mimar, erişilebilir bütçe ve enerji kaynakları arasındaki ilişkiyi mükemmelleştirmek için çalışan bir yöneticidir” anlayışını benimseyen Ecosistema Urbano çalışanları ile Rospotline internet sitesi tarafından yapılmış bir söyleşiyi yayınlıyoruz:

Ecosistema Urbano kimdir? Ekip nasıl biraraya geldi?

Ecosistema Urbano, birkaç kişiden oluşan bir ekip değil. Biz, kendi yolunu çizmiş, zaman zaman değişikliğe uğrayan bir ekibiz. Biraraya gelmemizin temelinde ise, hepimizin aynı zamanda aynı yerde olması yatıyor.

Dünya çapında uluslararası projeler yapıyorsunuz. Küba, Bilbao, Slovenya, Çek Cumhuriyeti, Şili ve Philadelphia’da birçok işiniz var. Yerel yönetimler düşüncelerinizi nasıl karşılıyor? Değiştirmek istedikleri şeyler oluyor mu?

Kendimize yeni olanaklar yaratmayı deniyoruz sürekli. Mesela Madrid’de düşündüğümüz birşeyi gerçekleştiremiyorsak, bu düşünceyi herhangi bir yerde herhangi bir zamanda gerçekleştirmeyi deniyoruz. Madrid Belediyesi tarafından yaptırılan Vallecas’taki Ecobulevar, birçok defa dergilerde, gazetelerde, belediyenin yayınlarında yer aldı. Kopenhag ve Şangay belediyeleri yaptıklarımız hakkında bilgi almak için bizimle irtibata geçtiler. Bunlar ilginç gelişmeler...

EcoBoulevard’dan bahsedelim biraz. 2005 yılında Holcim Foundation Acknowledgement ödülünü alan EcoBoulevard nasıl bir proje?

Aslında Vallecas’ta yaptığımız bu ekolojik bulvar, bir takım aşamalardan oluşan bir kentsel geridönüşüm projesi. Bu proje kapsamında, mevcut bir kentleşme alanına “hava ağaçları”nın eklenmesi, varolan ağaçların yoğunlaştırılması, tekerlekli trafik araçları akışının düzenlenmesi gibi kalemler var. Ecosistema Urbano’nun amacı, kontrolsüz planlama sonucunda ortaya çıkan ciddi problemlere bir rötuş yapmak, bu “hasta” bölgelerde yaşayanları sosyal etkinliklere yöneltecek bir atmosfer yaratmak. Helcim Foundation’un ödülü ise çok anlamlı, bizim için çok güzel bir sürpriz oldu.

Ecosistema Urbano çalışanları 2000 yılından bu yana düzenlenen ulusal ya da uluslararası mimari ve tasarım yarışmalarında 15’den fazla ödül kazandı. Ayrıca ofisiniz, Antonio Camuñas Foundation tarafından hazırlanan, “40 yaşın altındaki İspanyol mimarlar” listesinde ilk 10’da yer aldı. Biraz da bunlardan bahsedelim...

Biz yaşları 27 ile 35 arasında değişen mimarlardan kurulu çok genç bir ofisiz, bu gençlik istediğimiz her yöne dokunmamızı sağlıyor. Birçok yarışmaya katılıyoruz, işlerimizi mümkün olan her yerde göstermek istiyoruz. Bunun amaçlarımıza hizmet eden iyi bir strateji olduğunu düşünüyoruz. Ödül kazanmak birçok kıstasa bağlı, ama çoğunlukla sürpriz oluyor bize de... Sadece şu an iyi bir dönem geçirdiğimizi ve bunu devam ettirmeye çalıştığımızı söyleyebilirim.

İspanya’nın en önemli mimarlık dergilerinden El Croquis’te, ya da en çok satan El Pais gazetesinde “İspanya’nın son anda ortaya çıkan ofisi” olarak yer aldınız. Ve Slovenya’nın Maribor kentinde düzenlenen EUROPAN8 yarışmasını kazandınız. Projelerinizden bahsedelim, hepsi oldukça ilginç...

Bizim bütün projelerimiz birbirinden farklı. Formalizm yerine strateji geliştirmeye çalışıyoruz. Bir projeye başladığımızda, sınırlarımızın ne olduğunu ve bu sınırların ötesinde olsak ne yapabileceğimizi düşünüyoruz. Philadelphia merkezinin yenilenmesi 10 yıllık bir stratejiydi, bu da demek oluyor ki harekete geçmek ve projenin büyümesi için zaman tanımak gerekiyor. Ecoboulevard projesi de bir stratejiydi. Bölgede 20 yıldan önce ağaç olmayacak. Biz oraya bir kamusal alan havası veren 3 hava ağacı kondurduk. Bu yönteme göre az teknoloji kullanıldı ve proje başarılı bir şekilde işliyor.

Şimdilerde Madrid merkezinde bir mahalleyi yeniden düzenliyorsunuz. Nedir bu proje? Böyle bir proje yapabilmek için ne yapmak gerekiyor?

İlk olarak bir yıl önce yarışmaya katıldık. Sonuç alamadık. Bir ay sonra televizyonda o mahalleyi gördük; çünkü o mahallede biri, gündüz vakti öldürülmüştü. Bunu görünce çok etkilendik ve orada yaşayanlara ücretsiz hizmet sağlayabileceğimizi, mahallelerini kurtarabileceğimizi düşündük. İnsanları aradık ve biraraya gelip projeler geliştirmeye başladık. Şu anda belediyeyle birlikte burayı değiştirmek için çalışıyoruz. En büyük avantajımız her zaman herşeyin farkında olmamız ve iş yapılmayan yerlerde iş yapabiliyor olmamız.

Projelerinizi gerçekleştirdiğiniz yerlerde yaşayanlar işlerinize nasıl bakıyor?

Bugünlerde medya sayesinde çok sayıda insan, Madrid merkezindeki mahallede yaptıklarımızdan haberdar oldu ve herkesten çok destek aldık. Her türlü reklamın bizim için iyi olduğunu düşünüyoruz; çünkü insanlar ne yaptığımızı görüyor, yaptıklarımızı beğendiklerini söyleyince bizim de çok hoşumuza gidiyor, çünkü buna ihtiyacımız var. Ecobulevar, banliyödeki dönüşüm henüz tamamlanmadığı için bitmiş bir proje değil ancak şimdiden tepkiler çok olumlu, herkes buradaki değişimi algılamış durumda.

Madrid’deki ofisiniz çok güzel gözüküyor. Burası için neler yapıldı?

Burayı ofis haline dönüştürmek için yeniden yarattık. Ofiste çalışan herkesin katkısı oldu. Dolayısıyla da herkesin kendine ait bir yeri.. Bir ofiste mutlu insanların olması gerekiyor diye düşünüyoruz.

Gelecekteki projeleriniz neler?
Şu anda Çin, Amerika ve Ortadoğu’da projeler yürütüyoruz. Tecrübelerimizi dünyanın çeşitli yerlerine taşımayı seviyoruz. Onun dışında, Eco-Techno-logical city adlı endüstriyel konut tasarımıyla ilgili, ulusal çapta araştırma programları yürütüyoruz. Yeni kentler, terkedilmiş bölgelerin yeniden düzenlenmesi, kentsel dönüşüm projeleri gibi konularda çok şey yapabileceğimizi düşünüyoruz. Burada, herkes elinden gelenin en iyisini yapmak zorunda.


Kaynaklar:
www.ecosistemaurbano.com
http://www.rospotline.com
www.miesbcn.com

* Ekolojik Bulvar hakkında detaylı bilgi almak için YAPI dergisinin Şubat sayısına bakınız.

Derleyen : Işıl Göreci