İzmir Dikili’ye bağlı Çandarlı beldesi bir çevre felaketiyle sarsıldı. Radikal Gazetesi’nin haberine göre Çandarlı’da 3 kilometrelik sahil şeridini petrol çamuru kapladı. 2 ay önce mavi bayrak alan ve sezona hazırlanan Çandarlı’da yöneticiler alarma geçti. Olayın afet olduğunu anlatan Çandarlı Belediye Başkanı Ahmet Dağdelen “Çandarlı’nın bunun altından kalkması mümkün değil. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın desteğini bekliyoruz. Kimin suçuysa ondan şikâyetçiyiz” dedi.
Türkiye ’de gemi sökümünün yapıldığı tek yer olan Aliağa’da 22 Mart’ta bir fırtına çıktı. Fırtınada söküm için sıra bekleyen gemilerden Alba adlı bir tankere başka bir gemi çarptı. Alba’nın dış cephesinde yaklaşık 4 metre yırtık oluştu. Alba’da taşınan petrolden arta kalan 1500 ton petrol çamuru olduğu tahmin ediliyor. Yırtıktan bu petrol sızmaya başladı. Kazadan 5 gün sonra, 27 Mart’ta Aliağa’ya komşu olan Çandarlı’da kıyıya petrol çamurları vurdu. İddiaya göre, Çandarlı’da görülen bu maddeler Alba’ya aitti.
‘Bu bir afet....’
Sızan petrol çamurunun miktarının 8 ile 10 ton arasında olduğu tahmin ediliyor. 27.8 kilometre sahili bulunan Çandarlı sahillerinin yaklaşık 3 kilometrelik şeridi simsiyah oldu. Petrolden daha yoğun haldeki petrol çamuru 1 gün sonra da bir bölgede yoğunlaştı. Felaketin ardından İzmir Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü harekete geçti. Çandarlı’ya ve Aliağa’ya giderek sızan maddelerden örnekler aldı. Çandarlı’da görülen maddenin tam olarak ne olduğu, kaynaığı bu tetkiklerin sonucunda belli olacak. Dağdelen, “İlgili kurumlar gelip inceleme yaptı. Kendi imkânlarımızla kıyıda setler oluşturduk. Belli bir yeri bloke ettik. Çalışmalara başladık. Atıkları toplayıp Petkim’e bertaraf ettirmek için göndereceğiz. Sahillerimizi kirleten her kimse, hangi şirketse, kuruluşsa hepsinden şikâyetçiyiz. Saadece kumsalı temizlemekle olmuyor, kafalardaki kirliliği de temizlemek lazım. Asıl bu zor. Bundan sonra ‘Çandarlı sahilleri kirli’ gibi bir imajı temizlemek de zor. Biz mavi bayrağımızı yeni aldık. Böyle bir olay oldu. Mavi bayrak için yine denetimler yapılacaktır. Gemi atığı yönünü biliyoruz. Tahtalar, süngerlar... Petrolle birlikte gelen maddeler de gemi atığı olduğunu gösteriyor.”
Gemi sahibi konuştu
İtalyan bandıralı ‘Alba’ adlı hurda gemiyi satın alan ve gemi söküm işi yapan Cevdet Termurtaş ise sızıntının kendi gemisinden olmadığını iddia etti: “22 Mart’ta büyük bir fırtına oldu. Aliağa’da gemi sökümü yapan 24 şantiye ve en az 150 gemi var. O gece fırtınadan dolayı kopan ve kırılan gemiler oldu. Gemiyi 8 ay önce aldık ve 8 aydır gemi söküm için bekletiliyor. Jandarmadaki tehlikeli atıklar açıktan da gelmiş olabilir, aynı gece hasar gören başka bir gemiden de gelmiş olabilir.’’
Çevre Mühendisleri Odası: Aliağa ömrünü doldurdu
Aliağa’nın çok hassas bir bölge olduğunu ve kapasitesini doldurduğunu anlatan İzmir Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Emine Helil İnay Kınay “Aliağa’da gemi söküm, yapım, rafineriler gibi bir çok bölüm var. Kapasitesini doldurmuş. Çok özel işletim koşulları gerektiren bir yer. Hassasiyet olması lazımken bir kaza oluyor. Bir kaza olmuş. Mutlaka ihmal var. Bu ihmalin nereden kaynaklandığı ortaya çıkarılmalı. Tehlikenin boyutu tam olarak ortaya çıkarılmalı. Yayılımı da çok hızlı oluyor. Ne kadar çabuk çalışma yapılırsa o kadar iyi olur” dedi.Kınay, “Petrol çamuru deponun dibindeki tortudur. Bu tarz gemilerde petrol çamuru denilen tehlikeli atığın özel koşullarda bertaraf edilmesi gerekir. Görüntü kirliliği en basit, en hafif etkisi. Görüntüden arındırabilir ancak kirlilik ortadan kalkmaz. Temizlenene kadar kirlilik sistemin içine girer. Ekosistem içinde oluşan kirliliği de temizlemek için çalışma yapmak gerekiyor. Çandarlı sonuçta turizm bölgesi. Böyle kazaların olması turizm potansiyelimizi de etkiliyor” diye konuştu.